• bir nilgün marmara şiiri.

    -kadırgalar yokuşundan
    inerek geldim, dev hanim
    beni gülünüze alır mısınız?-

    bitimsiz bir kan tadıydı kutlanan;
    çarpık bir baharda
    uzay değmisti bana,
    aşk sakatı kadınlar zorlukla
    sürükleniyordu izlerken ben onları
    sokaklarda, geniş bir duvara rastladı yüzüm
    ve gözlerim başımda dağıldılar.

    bir elma bekleyişinde avlu kılmıştık çölü, ötede
    ay kamarasında çarpıştı kristal kafatasları,
    kanadı
    bulutlar
    buluşunca...

    sonra, o tebelleş kahkahasıydı odradek'in
    kulaklarımızı zorlayan ve yakalanamayan.
    küçük ölümcül bir şakaydı
    bir avazım yerde bir avazım gökte
    gülüyordum örümcek minesine.
    çirkin kokular büyüsüydü; kayıptı ama gerçek,
    yayılmış bir çılgın dokuydu gök
    yaralarını açmış,
    cam soyunuyordu şeffaflığını
    azgın bir kuma,
    ülkenin çatırdıyordu sınırları
    loş hatıralar cephesinde savaşırken.

    -dilenirken külrengi eşiklerde
    hangi kök anladı dileğini
    böyle ay gelgitinde yalpalayacaksın
    dediler-

    kimse kıyamazken size,
    ah, samurai yüzlü yengeçler, çoğalırken siz
    japon denizlerinde,
    tanrıcıklar, çılgınlarca uzuyor tırnaklarım
    yiter kutsallık korkusuyla kesemiyorum;
    açıklayın, açıklayın haydi herşeyi,
    vurun baltayı bileklerime!

    düştük
    ürkek bir tırmanışla geriye
    bir mırıltı uzaya kaptırıldı.

    mart, 86 - şubat, 87
hesabın var mı? giriş yap