• her makro sınavında sorulan fix sorudur. ama yanlız takılmaz kendisi, keynes ve pigouyuda sürükler peşinden.
  • kamuoyunda oluşan para arzındaki herhangi bir değişikliğin faiz oranına etki etmeyeceği yönündeki inanç/beklenti sonucu oluşan durum.
  • (bkz: valör)
  • faiz oraninin belirli bir sinirin altina dusmemesi nedeniyle, gelirin, para arzinin artmasina ragmen beklenen artisi gosterememesi durumu.
  • grafikte bir noktadan sonra yatay eksene paralel giden bir doğru ile gösteriliyordu zannımca.
  • (bkz: sahte raki)
  • faiz, gelir ve para arzi arasindaki ilişkinin orantıli bir şekilde değişmeyeceğini varsayan keyneysen teoridir. keynes'in, yatirim araçları ne kadar getiri sağlarsa sağlasin insanlarin her zaman belirli bir miktar likit para tutma tercihine dayanan likidite tercihleri teorisinin bir parçasıdır. kapitalist bir ekonomide faiz ve para arzı gibi değişkenlerle oynama imkanlarının teorik sınırlarını gösterir. bu işin pratik sinirlari daha ağır bastığından bu teorik sınırın, üniversitelerdeki makro ekonomi dersleri dişinda fazla bir anlamı yoktur.
    harf oyunlu bir cinlik düşünürsek likidite tuzağı kavramının hemen yanında bir de likidite uzagi kavramı vardir diyebiliriz. bu kavram da çarpık gelir dağılımının bulunduğu ekonomilerde para'nın uzaklığını gösteren bir değişkendir. nüfusun sürekli sayisal loto ve at yarışı oynayan kesiminin, artık para kazanmaktan ümidi kesmiş çoğunluğa oranı sonucu elde edilir. tahminen 0,20 gibi bir değer verir ve lm eğrisi'nin altında kalmış yüzde 60'lık bir çoğunluğu temsil eder. popülizm yapıyorsun diyen pop-iktisatçılara da burdan selam ederiz.
  • para talebinin faizlere oranının sonsuz olduğu dolayısıyla insanların refah için sadece para tutmak durumunda bulundukları durum.çünkü burda faizler normal yani olması gereken faizlerden küçüktür.insanların bunun normal faizlere ulaşmasını beklemeleri capital zararı oluşturcağından insanlar parayı tercih eder.burda lm de yataydır.
hesabın var mı? giriş yap