*

  • imam-ı gazali'ye göre bütün ilimlerin başı iştikak-etimoloji ilmidir. bu ilimden nasibi olmayan diğer aşamalara geçemez...kısacası dil-terminoloji olmadan ilim olmaz...bunu obsesyon haline getirmişse bir şey diyemeyeceğim ama gayet şuurlu bir şekilde yapıyorsa o ilim ehlindendir...
  • doğru yoldadır. bilgileri salt gerçeklik gibi kabul etmeyip sorgulamadan önce, o bilgilerin aktarılmasındaki en yaygın olan sözcüklerin köküne inip aklının duvarlarını biraz daha genişleten adamdır bu.
  • şiir kelimesinin şuur, ve arş ile aynı kökten geldiğini duyunca aklı yerinden oynayan insandır bu. bundan da müthiş keyif alır. kendi içinde yaşayanlarına müdahale etmek amaçsız olduğu gibi yararsızdır da...

    edit: üstteki bilgide hata-arıza olabilir. hatta var sanırım longinussağ olsun, arşla şiir aynı kökten gelmiyor olmalıymış, o da emin değilmiş. bi ayar çekebilecek varsa bilgisiz bırakmasın bizi.
  • türkçe kelime köklerine inmek istiyorsa arapçayı iyi bilmesi gereken kişidir.
  • kesin akademisyendir..

    (bkz: etimolojik köken itibariyle)
  • benim bu. işimin de etkisi olabilir tabi bu durumumda.
  • küçük şeylerden kendine eğlence çıkarmayı seven insan modelidir:

    (bkz: hakem)
    (bkz: hakim)
    (bkz: hüküm)
    (bkz: mahkeme)
    (bkz: muhakame)

    edit:

    diğer yazarlar tarafından eklenenleri buraya yazayım bari:
    ercanayr: ahkam, tahakküm ve mahkum
    g man: tahkim

    bu "oyunu" seven ne çokmuş meğerse...

    ayrıca (bkz: ekşi sözlükte yalnız olmadığını görünce sevinen insan modeli)
  • kendimi standartizasyona dahil etmeyi, kalıplara sokmayı sevmem; fakat kimi zaman ben oluyorum bu.

    etimolojinin tarihe, dolayısıyla geçmişin gizli kalmış gerçeklerine açılan yegane kapılardan biri olduğunun bilincinde olduğundan mütevellit bunu alışkanlık haline getirir.

    mütevellit yani bundan doğan,
    tevellüt doğum
    velet doğmuş - bebek, çocuk
    evlat çocuklar, veletler

    mevlit, valide sonradan akla gelenler.
  • kelimeler ve kökenleri düşüncelerin şablonlarıdır. bu "tipler" düşünmeyi de severler. ha, kimi kelimelerle oynar, düşüne düşüne cemil meriç gibi olur, kimi sevan gibi, o ayrı.

    bir de bu "tipler" örneğin ebeveynlerim bana böyle öğrettiler gibi bir cümle duyunca bıyık altından gülerler.

    (bkz: arapça'da -eyn son eki)

    edit - arapça kökenli bir kelimenin örnek verilmesine ve cemil meriç'ten bahsedilmesine kızmış bazı arkadaşlar. onlara da kendi meslekleri ile ilgili bir kaç örnek verelim madem öyle.

    (bkz: sipitak) - alm. schiebedach
    (bkz: marşbiyel) - fra. marchepied

    teknik alanlardaki kelimelerin batı, güncel hayat ve düşünce dünyasındaki kelimelerin de arapça-farsça kökleri olmasının nedenleri de ev ödevleri olsun schutzstaffel çocuklarının.
  • türk dili'nde genellikle arapça kökenli sözcüklerin kökünü bulma konusunda usta olanlardır zira diğer kökenlerle ilgili birikimi yoksa sadece saçmalamakla kalan tipler toplamıdır.
hesabın var mı? giriş yap