karanlığın çağrısı *
-
türkiye'nin ilk gotik yazarı olan genc yazar okay tiryakioglu nun mart ayında beyan yayınlarından piyasaya cıkacak olan ilk kitabının ismi...
-
-
güzel bir ümit yaşar oğuzcan şiiridir.
karanligin çağrisi
ya senden çok uzak olmalıydım
aramızda aşılmaz engeller olsun istiyordum
büyük dağlar,derin denizler olsun istiyordum.
sana gelmeye gücüm yetmemeliydi
çaresizliğimin bütün hıncını mesafelere yüklemeliydim
dağda yanan bir çoban ateşi gibi
gökte bir yıldız gibi
seni görmeli
seni yaşamalı ve senden çok uzaklarda olmalıydım
biliyorum güzelliğin yer altı nehirlerine benzer
biliyorum bir sır gibi güzelsin
hani anlatılmaz duygular vardır
hani şarkılar vardır
sevip söyleyemediğimiz
şiirler vardır unuttuğumuz
aşina çehreler vardır hani
zaman zaman hatırlayamadığımız
işte sen o kadar güzelsin
ve ben o kadar karanlıklar içindeyim ki
şunlar ellerindir diyorum,tutamıyorum
şunlar gözlerindir diyorum bakamıyorum.
düşün kahrımdan ölmeliyim artık
ölemiyorum.
inanmak var olmaktır,bilirsin
inandığımız şeyler için yaşayalım
nice sabahlar,nice aydınlıklar
gelecek nice günler için yaşayalım.
sarı gülleri seversin
sarı karanfilleri seversin
sarı kasımpatılarını
sarı bir dünyayı seversin
ben sende olan bütün renkleri seviyorum
işte tek farkımız bu
yoksa hiçbir şey önemli değil bu dünyada
senden başka.
ne zulümler
ne kavgalar
ne günler,ne geceler hiçbiri önemli değil
sen yaşadıkça.
ve yaşamak hiçbir zaman
bunca güzel olmayacak
sen yaşadıkça.
bir kalbim var et,kan,sinir
iki gözüm var seni görür
ayaklarım sana gelir
ellerim seni arar
bir dünya ki kocaman
bir evren ki sonsuz
sen olmasan neye yarar
şimdi söyle bana bütün çirkinliğimi
yalanlarımı
kötülüklerimi yüzüme vur artık
utandır beni yaşadığıma
çaresizliğimi suratıma bir tokat gibi indir
yanağımda beş parmağının izi kalmalı
sonra geç karşıma
olanları unutalım
iki eski dost gibi
her şeye yeniden başlayalım
yeniden yaşayalım geçmiş,gelecek bütün yılları
bütün keder ve sevinçleri paylaşalım
sana sevinç düşsün,bana keder
benim ellerimde kanlı diken yaraları
senin ellerinde kanlı güller.
bir yere yaklaşıyoruz
kulağıma sesler geliyor
bir gemi demir alıyor olmalı
belki bir adam ölüyor
ne biliyorsun
belki de bir sona yaklaşıyoruz
yum gözlerini her şeyi zamana bırak
yum gözlerini nasılsa akşam olacak
korkma yaklaş karanlığa
orda ben varım
çaresizliğimize,zavallılığımıza
gel,beraber ağlayalım. -
-
aşağıdaki satırlarda bir bitişe kendini hazırlamak var bence. kendini en güzel anda en kötüye hazır etmek. ikna olmak için ikna etmeyi denemek. sonu kötü olacak diye kendini daha baştan kanatmayı hazır olmadan kabul etmek var. sonra tekrar tekrar sadece güzelliklerin olduğu, arkasını düşünmediğin zamanlara dönüş arzusu var. yine de son âna gelince pay ettiğin şeyden kendine acıyı almak var.
şimdi söyle bana bütün çirkinliğimi
yalanlarımı
kötülüklerimi yüzüme vur artık
utandır beni yaşadığıma
çaresizliğimi suratıma bir tokat gibi indir
yanağımda beş parmağının izi kalmalı
sonra geç karşıma
olanları unutalım
iki eski dost gibi
her şeye yeniden başlayalım
yeniden yaşayalım geçmiş,gelecek bütün yılları
bütün keder ve sevinçleri paylaşalım
sana sevinç düşsün,bana keder
benim ellerimde kanlı diken yaraları
senin ellerinde kanlı güller.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap