• almanya'da müzik eğitimi aldıktan sonra paris'e yerleşip edebiyat okumuş, kültürüne kültür, bilgisine bilgi katmış, kendini geliştirmekte sınır tanımamış irlandalı şair, oyun yazarı.
    synge, ince ruhlu entelektüel parisian sıfatlarıyla paris'in sofistike ortamlarında sekerken, irlanda'nın kurtuluşunun topla tüfekle değil kültürel anlamda öze dönmeyle gerçekleşebileceği fikrini yaymaya çalışan ve lady gregory'yle açtığı tiyatroya yetenekli irlandalı yazarlar arayan william butler yeats ile tanışır. ''harikulade keman çalıyorsun iyi hoş da, müzikte ulaşabileceğin en üst nokta seni tatmin edemeyecektir; oysa oyun yazma kabiliyetin adını irlanda'nın en iyileri arasına koyabilir. atla gel irlanda'ya, kimliğinle tanış, gez dolaş, halkınla bütünleş'' demiştir yeats kendisine ve aran islands'a gidip bir süre köylüler arasında yaşamasını, entelektüel kimliğindeki tecrübe noksanlığını kapamasını salık vermiştir. synge, büyük lafı dinleyip adalara yerleştiğinde hayatın bambaşka yüzleriyle tanışmış, yepyeni ufuklara yelken açmış, mother ireland hissiyatına bezeli oyunlar yazmıştır. in the shadow of the glen, riders to the sea, the well of the saints, the tinker's wedding bunlardan bazılarıdır.
  • irlandalı oyun yazarı. irlanda edebiyatının canlanmasında ve ulusal tiyatronun kurulmasındaki önemli katkılarıyla tanınır. kısa yaşamı (37 yıllık) boyunca yalnızca altı oyun yazmıştır. en çok tanınan oyunu 'the playboy of the western world' (babayiğit) adlı yapıtıdır.
  • babayiğit'i (bkz: the playboy of the western world) beğenmeyen bir eleştirmenin kız kardeşini (niye kendisini değil de kız kardeşini hedef alıyor orası muamma) hedef alarak öfkeyle yazdığı the curse beddua adlı şiiri hakikaten de bizim halk edebiyatındaki beddua türüne benzer ve ingiliz dilinde bu tarz yazılmış en 'tatlı' şiirlerden biridir.

    aslında hiçbir zaman yayımlanmak için yazılmamıştır. synge bu şiiri akıl hocası yeats'e yollar. yeats de şiirsel yapısını çok sevdiği için 20. yüzyıl başı irlanda edebi rönesansının bir başka efsane ismi lady gregory'yle paylaşır. lady gregory hiçbir şeyi atmadığı gibi bu şiiri de saklar. ve beddua, synge'in 38 yaşındaki erken ölümünün ardından yayımlanır.

    lady gregory, yeats ve synge ile birlikte irlanda ulusal tiyatrosu'nun üç önemli kurucusundan biridir. irlanda ulusal tiyatrosu ocak 1907'de perdelerini synge'in babayiğit oyunuyla açar. ancak oyun öylesine yoğun protestolara sebep olur ki ancak pandomim olarak sergilenebilir. halihazırda irlanda tiyatro geleneğinin en canonic örnekleri arasında sayılan babayiğit, dönemin sinn fein lideri arthur griffith'in de aralarında olduğu kesimlerce çok ağır eleştirilmiş oyun abd'de sahneye fırlatılan çürük sebzeler, koku bombaları ve dinmeyen yuhalama ve alkışlı protestolar nedeniyle hiçbir zaman baştan sona oynanamamıştır.

    işte synge bu eleştirilerden birine şu bedduayla yanıt verir;

    the curse

    lord, confound this surly sister,
    blight her brow with blotch and blister,
    cramp her larynx, lung, and liver,
    in her guts a galling give her.

    let her live to earn her dinners
    in mountjoy with seedy sinners:
    lord, this judgment quickly bring,
    and ı'm your servant, j. m. synge.

    yıllar var ki şiir çevirmedim, şimdi de vakit o yok o yüzden şiirselden ziyade anlamsal bir çeviri yapacağım, affola...

    beddua

    tanrım, şu terbiyesiz kız kardeşi kahret
    kavur kaşını lekeler ve kabarcıklarla
    gırtlağına ve ciğerlerine kramplar bahşet
    sıkıntılar ver bağırsaklarına

    düşür onu mountjoy hapishanesine
    yemeğini hak etsin suçlu hırpanilerle
    tanrım, bu hükmü hızlıca ifa eyle
    ve ben hizmetkarın j.m. synge

    türkçesini okuyunca bunun neresi şiir diyebilirsiniz evet bu bir şiir değil beddua ama ingilizcesini keyifli kılan x aaaa bbxx kafiye yapısı...
hesabın var mı? giriş yap