• otoportresinde gozlerinden fiskiran zekayi gorebilirsiniz. tipki van gogh'unkinde yasadigi travmalari gorebildiginiz gibi.

    1837'de bugunku voronej'de dogmus, 1887'de st. petersburg'da olmustur. esinin ismini verdigi kizi sofya da kendisi gibi ressam olmustur.

    kendisi ile tretyakovsky muzesinde tanistim. (bkz: #35986195) coldeki isa tablosu agzimi bir karis acik birakmis ve karsisinda oylece dikilerek kimbilir kac dakika harcamistim. ogrencisi ilya repin kadar olmasa da yuzlere, mimiklere verdigi ifadeleri gerceginden ayirmak hayli guctur. repin kendisinden aldigi 19.yuzyil rus gercekcilik akimini ulasilmasi cok zor bir seviyeye cikarmistir. (boynuz kulagi gecermis)

    denizkizlari tablosunda yarattigi kompozisyon insani icine oyle bir ceker ki kendinizi o kiyiya dogru yol alirken dalgalari sayan mitolojik bir denizci gibi hissedersiniz.

    bu da repin'in kramskoy portresi (bayiliyorum bunlarin birbirlerinin portrelerini yapmis olmalarina)
  • gelmiş geçmiş en iyi ressamlardan biri. (1837-1887)

    ilya repin ve ivan shishkin gibi ressamların akıl hocasıdır ıvan nikolayevich kramskoi. bu üç ressam tüm sanat tarihine ''biz üçümüz, siz hepiniz lan'' dese bile başa baş bir mücadele çıkacağına eminim. bu yüzden ne yazsak az.

    hafif siyasi bir kariyeri var. 1863'te, sosyal reform için çıktığı ilk siyasi eyleminde on dört öğrencinin isyanına öncülük etti. wanderers olarak bilinen bu öğrenciler, resimlerinde tema için özgürlük talep etti. bu ne demek? bu şu demek; çarlık rusyası'nda istediğiniz her şeyin resmini yapamazdınız. buna karar veren bir akademi vardı. yıllar sonra benzer bir yasağı stalin de koyacaktı. dünyanın en iyi ressamlarına sahip ülkesi yine dünyanın en dangalak politikacılarıyla yönetildi çok uzun bir süre ne yazık ki. (hepsi dangalak değildi evet biz de biliyoruz)

    hayatının son saniyesine kadar resim yapmaya devam etti. 1887 yılında yine bir portre çizerken elinde bir boya fırçasıyla öldü.

    önemli çalışmaları için:
    https://www.artrenewal.org/artist/index/998
  • tam adı ivan nikolaevich kramskoy. en çok christos v pustyne (çölde isa) tablosuyla bilinir. kendinden önceki ressamları, mitoloji ve incildeki anlatıları kendi duygu ve düşüncelerini ifade etmek için kullanmakla suçlamıştır. bu sebeple çölde isa tablosunda isa’yı kendisine biçilen yazgıyı kabullenmiş, derin bir tefekkür halinde sıradan ve yalın bir insan olarak resmetmiştir. isa’yı bizim gözümüzde başkalaştıran ise bu ruh halidir. bu derin düşüncelere dalma, tefekkür hali diğer tablolarındaki figürlerde de karşımıza çıkar.
    dostoyevski, karamazov kardeşler’de kramskoy’un ‘seyirci’ isimli bir tablosundan bahseder. bu tablonun romanda betimlenişinden ‘meditator’ tablosu olduğunu anlarız. meditator’da, tablonun adından da anlaşılacağı üzere, ormanda derin düşüncelere dalmış bir köylüye rastlarız. dostoyevski, bu adamın kolundan dürtülse birden silkinerek kendine gelecek bir hali olduğunu, kendisine az önce ne düşündüğü sorulursa hiçbir şey anımsayamayacağını ifade eder. adamın bilinçsizce izlenimler biriktirdiğini, günün birinde bu izlenimlerle dolduğu takdirde her şeyini terk edip ruhunu selamate eriştirmek adına bir şeyler yapabileceğini belirtir. halk arasında bu tablodaki gibi seyircilerin pek çok olduğunu dile getirerek, rus halkının yazgısına da göndermede bulunur.
    kramskoy’un anlatımı yalın olduğu kadar aynı zamanda mistiktir de. tarkovsky filmi izler bir etki yaratır. meditator’da yaşlı köylünün arkasında uzanan orman yolu da tabloya aynı şekilde mistik bir hal katmıştır. sanki yaşlı adam, kendi benliğini aradığı uzun bir yola çıkmış ve eli boş dönmüştür de bu durum yüzündeki ifadeden okunmaktadır.
    kramskoy’un mitolojik ögeler barındıran the mermaids tablosu en mistik atmosferi barındıran tablosudur. bir araya gelen deniz kızlarının hazırlık yapar bir halleri vardır. suyun altında da sanki bir kıpırdanma yaşanmaktadır. deniz kızlarının suyun altında gördükleri bu kıpırtının ne olduğunu tabloya bakan asla göremez. ilya repin’in ‘sadko’su ise benim için tablonun göremediğim bu giz dolu dünyasını aydınlatır sanki. sadko tam da deniz kızlarının gitmek üzere hazırlık yaptıkları deniz altındaki dünyayı kafamda canlandırdığım şekliyle betimlemiştir. belki repin de hocasının tablosundan etkilenerek yapmıştır resmi. kim bilir?
  • (bkz: herodias)
  • “kedili kız”, 1882 görsel
hesabın var mı? giriş yap