islam devleti

• müslümanların devletidir. görevi islam'ın hükümlerini hakim kılmak, farzları yerleştirmek ve haramları ortadan kaldırmak, müslümanların ve hükmettiği tüm insanların can ve mal güvenliğini sağlamak, dünyanın farklı yerlerindeki insanları islam'la tanıştırmak, islam'ın hakimiyeti için kafirlerle mücadele etmek ve insanlığın gelişimi için gerekli ortamı sağlamaktır.
  
  peygamberimiz, medine'ye hicret ettiğinde burada bir islam devleti kurmuştur. bu devlet ile islam'ın hükümleri uygulanmış, bu sayede islam tüm siyasi ve toplumsal yaşama hakim olmuştur. kurulan bu devlet kısa bir süre içerisinde bir süper güce dönüşmüş, kurulduktan sonraki iki yüz yıl içerisinde iran'dan ispanya'ya, kafkasya'dan maveraünnehir'e kadar uzanan çok büyük bir coğrafyaya yayılmıştır. ayrıca bu devlet; bilimde, felsefede ve sanatta olağanüstü gelişmelere öncülük etmiş, bu alanların her birine çok büyük katkılarda bulunarak kendi döneminde dünyanın zirvesine çıkmıştır. bunun dışında, bu devlet sınırları içerisinde birçok farklı kavim ve dinden farklı farklı insanlar yüzyıllarca huzur içinde yaşamıştır. islam'dan önce bir devleti bile olmayan, kabileler halinde yaşayan araplar; islam'la birlikte işte böyle bir medeniyetin kurucuları olmuşlardır.
  
  bu sırada, dünyanın çeşitli yerlerindeki müslümanlar farklı farklı islam devletleri kurarken, moğol istilası sonucu peygamberimizin kurduğu devlet yıkılmıştır. bir süre sonra ise islam devletleri olarak tarih sahnesine memlükler, osmanlılar ve babürlüler gibi devletler çıkmış, bu devletler de (doğruları ve yanlışlarıyla) islam'a hizmet etmiş, islam'ı farklı coğrafyalara yayarak oralarda islam'ı hakim kılmış, müslümanları ve hükmettikleri tüm insanları iç ve dış tehlikelerden korumuş, milyonlarca insanı islam'la tanıştırarak hidayete ermelerine vesile olmuşlardır.
  
  ne var ki, sonraki yüzyıllarda müslümanlar islam'ı hakim kılmak için mücadele etmekte gevşeklik göstermiş, dünyaya dalmış, tembelleşmiş, nefsini düşünür olmuş, ahlaklarını da yitirmeye başlamışlardır. bunun sonucu olarak da zaman içinde ekonomi, bilim, felsefe vs. ne varsa hepsinde başka milletlerin gerisine düşmüşlerdir. daha da kötüsü, bunun farkına vardıklarında geri kalmışlıklarının faturasını kendi tembelliklerine ve gafletlerine değil, haksız bir şekilde islam'a keserek allah'ın hükümlerini terk etmiş ve başkalarına hayranlık duyarak onları örnek almaya başlamışlardır. bu ise durumlarının daha da kötüleşmesinden başka bir işe yaramamıştır. islam'ın hükümlerini terk edene allah yardım etmez.
  
  osmanlı'nın son yıllarından bu yana yeryüzünde bir islam devleti bulunmamaktadır. dolayısıyla, yüz yıldan fazla bir süredir müslümanlar bir fetret devri yaşamaktadır. yapay ulus devletlere bölünmüş, islam'ın hükümlerini rafa kaldırmış, kukla liderlerin ve batıl ideolojilerin yönetiminde; fakirliğin, darbelerin, iç ve dış savaşların, zalim diktatörlerin, katliamların ve her türlü geri kalmışlığın pençesinde yaşamaktadırlar. öte yandan, müslümanlar islam'ı dünyaya hakim kılma görevini yerine getiremeyince, bundan faydalanan başka medeniyetler de dünyayı parmağında oynatmaya başlamışlardır. çıkarları uğruna her yeri sömürmekte, gerektiği yerde de kan gölleri yaratmakta bir sakınca görmemişlerdir.
  
  şüphesiz ki tüm bunlar, dünyada müslümanları koruyacak ve tüm dünyaya islam'ın adaletini hakim kılacak büyük bir islam devletinin olmayışının bir sonucudur. bugün islam devleti olduğunu iddia eden kimi devletlerin ise islam'la bir ilgisi yoktur. islam maskesi takan batı uşakları tarafından yönetilen devletler nasıl islam devleti olabilir? bir devlet sırf hırsızın elini kestiği için islam devleti olmaz.
  
  çözüm ise elbette ki islam'a dönüştür. islam, yüzyıllar boyunca farklı coğrafyalarda farklı kavimlerce yaşanmış ve hükümleri uygulanmıştır, böylece her yerde iyi sonuçlar vererek kendisini kanıtlamıştır. farklı ideolojilere yönelmekten, kişileri ilah edinmekten, tembellikten, adaletsizlikten ve tüm günahlardan tevbe ederek yeniden allah'ın nizamına dönmek, şüphesiz ki bizleri içinde debelenip durduğumuz bataklıktan çıkaracak yegâne yoldur. kaldı ki, islam'ın hakimiyeti için mücadele etmek bugün her müslüman için farzdır. allah'tan daha güzel hüküm veren kim olabilir?
  
  "hep birlikte allah’ın ipine sımsıkı yapışın; bölünüp parçalanmayın. allah’ın size olan nimetini hatırlayın. hani siz birbirine düşman idiniz de allah gönüllerinizi birleştirdi ve o’nun nimeti sayesinde kardeş oldunuz. siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi allah kurtarmıştı." (al-i imran 103)
  
  (bkz: islam/@the dawn mist glowing)
  (bkz: islam medeniyeti/@the dawn mist glowing)