• bir morrissey şarkısı
    (bkz: louder than bombs)

    i left the north
    i travelled south
    i found a tiny house
    and i can't help the way i feel
    oh yes, you can kick me
    and you can punch me
    and you can break my face
    but you won't change the way i feel
    'cause i love you
    oh ...

    and is it really so strange ?
    oh, is it really so strange ?
    oh, is it really so, really so strange ?
    i say no, you say yes
    (and you will change your mind)

    i left the south
    i travelled north
    i got confused - i killed a horse
    i can't help the way i feel
    oh yes, you can punch me
    and you can butt me
    and you can break my spine
    but you won't change the way i feel
    'cause i love you
    oh ...

    and is it really so strange ?
    oh, is it really so strange ?
    oh, is it really so, really so strange ?
    i say no, you say yes
    (but you will change your mind)

    i left the north again
    i travelled south again
    and i got confused - i killed a nun
    i can't help the way i feel
    i can't help the way i feel
    i can't help the way i feel
    (i lost my bag in newport pagnell)

    why is the last mile the hardest mile ?
    my throat was dry, with the sun in my eyes
    and i realised, i realised
    i could never
    i could never, never, never, go back home again
  • (bkz: the smiths)
  • ludwig wittgenstein'ın “ilkin gezginliğe çıkman gerek; ancak sonra, yurduna dönebilir, o zaman da ötekileri anlayabilirsin.” sözüne uymuş ancak hayalkırıklığı yaşayıp/aradığını bulamayıp* asla eve geri dön/e/meyeceğinin farkına varan birinin hikâyesidir sanki bu .. ve gerçekten de bu kadar tuhaf mı bu? diye sordurur dinleyene ..
  • şu sıralar londra lezbiyen-gay film festivalinde yayınlanan, william e. jones'un yönettiği, morrissey'in los angeles'da ortaya çıkan yeni fanları, latinler ve hispanikler arasında yayılan morrissey hayranlıgı üzerine bir film. morrissey fanları, sanatçının şarkılarının ve şarkı sözlerinin kendilerine ne ifade ettiğini, sanatçının çeşitli spekülasyonlara yol açan hayatını tartışıyorlar. l.a alt kültüründe yaygınlaşan, bu yeni morrissey hayranlıgı, fanların saç stilleri, dövme ve giyinişlerinde dikkat çekiyor.
  • bence saplantıyı anlatan bir the smiths şarkısı.

    herif bağımlı, takmış kafayı.

    ben böyle insanlara uyuz olurum.
    "insan kime aşık olacağını seçemiyor ki"cilere.

    "elimde olsa seni sever miydim?.."

    ulan kader mahkumluğu daha mı iyi?

    sevgi neydi? emek değil mi?
    bence biraz öyle.
    bu ne demek?
    asıl bile isteye sevince bir halt ifade ediyor demek.

    kontrolün dışında gerçekleşiyorsa her şey, gönlün yoksa aslında, uzak durayım canım senden, "istemem yan cebime koy" tribini geçtim, rızan var mı o bile belli değil...

    ***

    fark ettim ki şu an nedense sinirliyim.

    bu entry'ye aylar önce başladığımda yarım bırakmasaydım muhtemelen böyle bitirmezdim.

    neyse aman...
hesabın var mı? giriş yap