ikinci sınıf

• en iyisi olmayan, değer verilmeyen
  (bkz: birinci sınıf) (bkz: üçüncü sınıf)
• sigara içen insanların tümü için kullanılır. (ama yabancı ülkelerde)
• bebelerin yaz tatilinde okumayı unutup geldiği, ilk dönem birinci sınıfın genel tekrarı yapılan, süt dişlerinin dökülüp, kalıcı dişlerin çıkmaya başladığı, kızamık ve kabakulak salgının yaygın olduğu öğretim kademesi.
• ilkokul 2. sınıfta, devlet okuluna geçmiştim. evimizin yakınındaydı. bir sabah, kendi kendime kalkıp formamı giydiğimi görünce annem benimle ilgisini kesmişti. artık her sabah kendi kendime kalkma ve okula gitme sorumluluğu bana aitti. bu yüzden o günden itibaren her gün istemsiz geç kalırdım. geç kalanları okula sokmazlar, hava çok soğuk olsa bile bir kaç ders dışarıda bekletirlerdi. orada sıra olurduk. genelde aşağı yukarı hep aynı öğrenciler geç kalırdı. fakat sanki diğerleri benim kadar geç kalmıyormuş gibi hissedip utanırdım. yine listede kendi ismim yazılı. her seferinde. ortaokul ve lisede de böyle geçti. verdiğim sınavdan daha çok geç kağıdı aldım elime. lise son ise aynı eski zamanlardaki gibi annem beni uyandırmaya ve utanmasa giyindirmeye başladı. çünkü yıllarca düzen değil kaos ördüm kendime. her şey içinden çıkılması zor bir hale büründü. üniversitede ise artık düzensizliği ben yönetmiyordum, o beni yönetiyordu. ve bugün yine geç kaldım. öğleden sonraki derslere girmek istedim. hoca gelmemiş. whatsap kullanmıyorum, haberim de yok. geldim ekşi sözlük'te yazmak istedim. dağılmış zihnim, okulun boşalttığı yıllarım ve pişmanlıkla dolu benliğimi.
• "ona madonna'nın resimlerini istemediğimi söyledim. bana ikinci sınıf bir italyan drag queen gibi davranmayı bırakmamı söyledi." jennifer clement - dul bayan basquiat
  
  (bkz: ikinci)
  (bkz: ikinci el)
  (bkz: ikinci mevki)
  (bkz: üç tekerlekli bisiklet/@ibisile)