*

  • ayni yerde dogmus insanlarin,gurbette karsilastiklarinda birbirlerine sarilmalarini saglayan,aslinda hicbi anlami olmayan soz......
  • aziz nesin in bizim hemşeri adlı öyküsünden bir dayalog:

    hapisten yeni çıkmış genç, istanbula iş aramaya gelmiştir. buradaki bir büyüğü onu köyden hemşerisi olan 60 yaşlarındaki bir amcaya getirmiştir. amca ona neden hala iş tutmadığını sorup hapisten yeni çıktığını öğrenmiştir. içeri neden girdiğini sormuştur gence.

    - gayfede kahat oynuyorduk. herifin biri oyunda söğdü.
    - söğdü mü?
    - hee, söğdü.
    - ne diyerek söğdü?
    - çoh ağır söğdü emice
    - ne didi canım?
    - huzurunda haya iderim emice.
    yaşlısı söze karıştı:
    - buna 'len' dimiş
    bahçıvan hemşerimin yüzü kızgınlıktan pancar gibi kızardı:
    - nee? len, sana nasıl len dir? yabanı, ses itmedin mi?
    - etmem olur mu?
    - temizledin mi?
    - bıçağı vurdum ya, ölmemiş yaralandı.
    - temizleseydin. eferüm len. eyi etmişsin.
  • (bkz: topraam)
  • * eminönü'nde bir sokak adı.
  • içerigiyle pek te hos görülmemesi, horlanmasi ve köylüce-tasralica bulunmasina ragmen ancak sehir
    (yahut genel anlamda gurbet) söz konusu oldugunda mana kazanan sözcük..
  • ankarada yaşar iken, kimi akşamlarda insanın yanında olandır. altın gibi bir kalbi vardır. halk arasında tekirdağ altın seri diye de bilinir. öyle de sevilir.
  • gurbette hell yeah.
  • sahipleri hemşehrim olmasına rağmen bu kafayla biraz zor iş yapacaklarına inandığım işletmedir. yemeksepeti'nden sipariş vereceğine telefonla sipariş ver diyip, işletmede ücretsiz verdikleri kaşarlı pideyi eve gönderirken 2 tl isteyen bir kafayı sahiptir işletme sahipleri. aydınlı adama yakışmıyor böyle şeyler.
  • yeter ki işi düşsün hemen hemşeri ilan edilirsiniz.

    vatandaş: memleket neresi
    usta hugh: ordu
    vatandaş : aa hemşeriymişiz ya
    usta hugh : siz nerelisiniz (en azından giresun falan bekliyorum)
    vatandaş : boluluyum
    usta hugh : hımm (yok anasının kamboçyası)

    oldum olası sevmem hemşericiliği, soranlara (bkz: haymatlos) * diyeceğim ama o ne diyecekler, fazladan 2-3 cümle kurmak istemediğimden söylemiyorum.

    tanım: soyu aynı şehir olan kişilerin aralarındaki suni bağ.
  • hemşehri kelimesinin konuşurken ağzı yuvarlayıp söylendiği hali.

    hem, farsça'dan dilimize geçmiş olan birlikte anlamına gelir. şehir de malum...

    birlikte şehir / aynı şehir manasında kullanılan ve aynı şehirde doğmuş ya da yaşayan, aynı şehirli olan kişileri ifade eden bir kelime.
hesabın var mı? giriş yap