*

  • kopenhag kriterlerinin sonuncusu.
    ekonomik ve siyasi düzenlemeler öngören ilk üç kriter yerine getirilse bile bir ülkenin ab'ye üyeliği konusunda inisiyatifi üye ülkelere bırakan kriter.

    fazla uzatmadan sözü sayın hocam can baydarol'a bırakıyorum:

    bir başka kopenhag kriteri daha var, ona ne diyorlar? “biz de sizi hazmedeceğiz.” hazım kriteri yani... “siz bütün bunları yaparsanız çok güzel, bravo ama, siz geldiğiniz anda, kusura bakmayın bizim entegrasyonumuzu dağıtmamanız lazım, o yüzden bazı işler yapmanız gerekiyor.” bence gap idaresinin bölgeyle ilgili olarak anlattığı şeyin biraz daha ülke sathına yayılarak yapılması gerektiği düşüncesindeyim. -biraz evvel çok güzel vurgulandı- genç nüfus, kalkınmak yolunda son derece de önemli bir silahtır, büyük bir avantajdır, ama o genç nüfus aynı zamanda çok büyük bir tehlikedir. tehlikeyi avantaja çevirmenin yolu da, eğitimden geçiyor. hangi eğitimden geçiyor? çağdaş verilere dayanan bir eğitimden geçiyor. yani sadece bugünün fotoğrafını çekip, yarının vizyonlarını düşünmeksizin “hadi bunları eğitelim” dediğimiz anda, eğitimli işsizler yaratırız, başka da bir şey yaratmayız. o açıdan türkiye'nin artık çok ciddi bir eğitim planlaması yapması, oradaki hazım kriteri açısından doldurması lazım. niye biliyor musunuz? çünkü türkiye ab'ye girecekse şayet, gene o genç nüfusu sayesinde girecek. çünkü şu anda avrupa'daki trendlere bakıyorsunuz, başta almanya olmak üzere bir nüfus azalma sorunu yaşıyorlar. ne yapmaları lazım? bir yerden sonra bunu dengelemek için genç nüfus ithal etmeleri lazım. peki nereden ithal edecekler? “yaşasın sıra bize mi geldi?” hayır. nereye gitmeye başladılar? hindistan'a gidiyorlar, çin'e gidiyorlar. neden? ekonomilerinin eskisi gibi kalifiye olmayan bir nüfusa talebi yok. o ekonominin ihtiyacı, oradaki bilgisayar yazılımcısından geçiyor, oradaki hizmet sektörüne uygun eğitilmiş insanlardan geçiyor. yani türkiye'nin bu anlamda çok ciddi bir eğitim politikasını derhal devreye sokması bence kaçınılmaz. düşünün, türkiye'de meslek lisesi sayısı aşağı-yukarı 60. almanya'da bu sayı 320. yani bizim bilmediğimiz 260 tane meslek var. bizim artık bu konularda akıllı olmaya ve fikir üretmeye başlamamız gerekiyor. gerisi bence laf-ı güzaf. türkiye'nin eğitim politikasının revizyondan geçtiğine içtenlikle inanıyorum. bu bölgenin de yapması gereken en önemli işlerin başında bu yatıyor diye düşünüyorum.

    yazının tamamı için (bkz: http://www.byegm.gov.tr/…/mardin_viii/mardin_12.htm)
  • şimdiye kadar pek üzerinde durulmayan ancak ab ile müzakereler sürecinde sık sık duyacağımız kriter. oysa ki konunun uzmanları yıllardır dikkat çekiyorlardı.
hesabın var mı? giriş yap