*

  • rock n coke'ta yürütülmeye devam edilen kampanya. gelen geçene bir adet yuvarlak mavi sticker yapıştırılmakta.
  • ne kadar başarılı olduğu ve yeteri kadar ilgi gördüğünden şüphe duyduğum kampanya. gerçi geçen sene itibariyle başlatılan kampanya doğrultusunda 8 bin kız çocuğunun okula kaydı yaptırılmış olunsa da dikkati çeken husus eğitim ve öğretimin son derece önemli olduğu çağımızda geri kalmışlığın etkileriyle çocukların okula gidemeyip, gönderilmemesi. tabi bunun altında bilinçsiz toplumun suçu olduğu kadar, maddi imkanların yetersiz olmasınında etkileri var hiç şüphesiz.

    hürriyet gazetesinde yazan habere göre diyarbakır valisi nusret miroğlu diyor ki; diyarbakır’da okul çağında olup da okula gidemeyen yaklaşık 40 bin çocuk bulunuyor. ev ev dolaşılarak yapılan tespit çalışması sonucunda belki de bu sayı 50 bine ulaşır. diyarbakır’ın 4 bin derslik açığı bulunuyor. bunu, devletin imkanlarıyla kapatmak mümkün değil. yapımına başlanan 1200 derslik, 2005 yılı sonuna kadar tamamlanacak. bu konuda hayırsever vatandaşlarımızın desteğine ihtiyacımız var.

    ortaya çıkan tablo gerçekten üzücü. her bir çocuğun kazanılması ve faydalı birer insan olmaları için eğitimlerini almaları gerekirken bunları sağlayamamış olmak ülkenin en büyük eksilerinden birisi. bu sorun zaten uzun senelerdir ülkenin sırtına yüklenmiş büyük bir problem. evet sebeplerini derin derin düşünmeye lüzum yok, hem geçmişten gelen özellikle kız çocuklarını okula göndermemek düşüncesi hem de tabi ki başa geçmiş hükümetlerin eğitim alanına yeterince ilgi göstermeyip, okulsuz bölgelere okul yapmak, yaptırmak yerin habire eğitim sistemini değiştirmekle uğraşmaları, aferin size.

    türkiyede her 353 kişiye bir cami düşmesi gibi bir durum ortadayken senin çocukların okula gidemiyorsa, okuyacak eğitim merkezi bulamıyorsa sırf bu hükümetin değil gelmiş, geçmiş tüm hükümetlerin sorumsuzluğu açık şekilde ortada. biraz ilgisi/bilgisi olan insan sadece rakamlara bakarak bunun sağlamasını yapabilir. mesele cami vs okul gibi bir karşılaştırma yapmak değil, kabak gibi ortada görünen bu sorunun çözülmesi adına hem devlet hem de toplumun ne kadar başarılı olduğudur. hal böyleyken sonrasıda da türkiye'de eğitim problemi var diye hayıflanmak yersiz. eğitim üzerine tartışma yapılsa buna sözlüğün sayfaları bile yetmez.

    bazen diyorum ki "lan bu cem uzan her yere üniversite yapacaktı, acaba başbakan mı seçseydik adamı!?"*
  • ülkemizde erkek çocuklar arasında da okula gitmeyenler olduğu düşünüldüğünde genelleştirilmesinde fayda olan kampanyadır.her ne kadar kampanya erkek çocukları da kapsasa da tanıtım çalışmalarında kız çocuklar mevzu üzerinde durulduğu için kampanya ile eksik bilgilendirmeler meydana gelmektedir.ayrıca ülkenin ekonomik,sosyal ve kültürel özellikleri incelenerek hazırlanmış olsa da kampanyanın ciddi altyapı sorunları vardır.
  • kısa bir zaman önce $anlıurfa'da bir kısım ba$örtülü öğrenciler için haydi kızlar okula sloganının altına "atılmak için" yazılması ile ilginç bir durum olu$mu$ ve polis bu pankartı engellemi$ti..
  • milli egitim bakanihuseyin celikin times dergisine verdigi roportajda kiz cocukların ailelerine verilen parayi "bir nevi resmi rusvet" olarak nitelendirdigi kampanya
  • yürütülen 1 yıllık kampanya sonucunda, adana ilinde sadece 5 çocuğun okula kazandırıldığını öğrendiğim kampanya. hayal kırıklığına uğradım desem yalan olur. "bizim kızımız yok" diye kafadan yalan söyleyen bir babanın "kızlar okumalıdır, gelecekleri kurtulur böylece..." laflarıyla ne kadar ikna olabileceği görüldü böylece. taktik te değil sorun: sorun hedef kitle ve önerilen çözüm. 13 yaşından itibaren gelinlik kız olarak kabul edilen, her an evinin kadını olmaya namzet bir kıza "git, çocuklarla otur, oku..." diyorsunuz. bırakın babayı kız tuhaf bakıyor olacaklara. ha istemiyor mu okumak, kendine yetebilir olmak? istiyor elbet te... böyle mi sorusuna yenik düşüyorlar ailece. çözüm: 10 yaşa kadar olan kızları okula almak, daha büyükleri mahallelerde açılacak halk merkezlerine dahil etmek belki.
  • karanlıktan aydınlıga yonelişin hikayesi.kardelenler açmaya basladı...
    -ben koncagül.on yasındayım.hakkariliyim.ablam töre cinayetine kurban gitti,okuyamadı.
    -ben fadime,15 yasındayım.babam orospu olursun diye okutmadı.okumadım,orospu oldum.
    -ben ayşe,yirmi yaşındayım,basörtülü oldugum için okula alınmadım.okulu bıraktım.

    yukarıdki insan manzaralarının hiç birisini tasvip etmedigimizi bildirir, her türlü özgürlükleri engelleyen faşistlere ve halkımın kör cahillerine her seye ragmen selam ederiz. *
  • bahsi geçen kampanya yararına yılbaşı gecesi cnn türkte ferhat göçer, meral tamer, iclal aydın... konuk olduğu proğram mithat bereket ve nehir erdoğan tarafından sunuluyor idi. sebatlıyım ya bekledim ne olacak diye ve ısrarımın meyvelerini topladım birbir: öncelikle konuk mardinli kız çocuğu kırık türkçesine herkes okusun talebini takıp ağlattı beni. ama kızlar okusun derken erkekler anne babalarına bakmaz büyüyünce, kızlar bakar, okutun kızları demesi çok hoş olmamasına rağmen o yaştan sağduyu beklenmeyeceği için idare edilebilirdi.

    meral tamer hanımları ise hırs basmıştı o gece. etrafındaki hanzo/öküz/duyarsız... erkeklere baka baka bütün erkekleri bu bileşimden ibaret sandığından sanırım 6-7 yaşında erkek çocukları zan altında bırakarak (küçük hanzolar, düşmanlar... diye bakıyor olmalı) "hayır efendim, erkek çocuklara yok, hiç bir kız çocuk kalmayıncaya kadar erkek çocuklara yok burs..." filan diyordu. kızgındı, agresivdi ve "yapma be abla yazık değil mi, yapın şöyle haydi çocuklar okula kampanyası" denmezdi.

    eski eşinin "ona gamzeleriyle mutluluklar dilerim" diyerek evden uğurladığı iclal aydın ise bu uğurlanma biçimini doğrularcasına "bu kampanya kadının kadını tutmasından başka bir şey değil..." diye başlayan tuhaf cümleler sürüsünü başlattı, izleyememişim. aman!

    tamam kampanyanın mantığı güzel de, tuhaf olan eğitimli eğitimli insanların çıkıp okulda öğretilenlerle (ben bile öğretim diyorum; bu denli işlemiş demek içimize) uğraşmak yerine, tv de model gezen bir alay vasat zekalı/tornadan çıkmış/ bir gram ilerleme göstermeyen insancıklar yerine ( ki bunlara yapcez etcez diyen ortalarda transparan gezen cinsiyet reddini homoseksüellik zanneden durgun zekalarda dahil... şahsiyetlerle, dizilerdeki mesajlarla uğraşmayıp sadece herkes okula gittiğinde herşey değişecek sanıyor olması. değişmez canım. siz sistemdeki çarpıklıkları değiştirmeden, etrafınızda dönenleri değiştirmeden mesela yolun ortasında dayak yiyen kadını kurtarmak yerine kameraya çeken salağı orda tutan zihniyeti değiştirmezsen böyle kalır toplum. sayılarla yüzde yüzü de bulursunuz belki ama ensestiniz de, şiddetiniz de töre cinayetiniz de gül gibi devam eder.
  • kızlar okuyacak,erkekler koyun otlatacak ve birbirleriyle evlenecekler.
    kızlar kocalarını küçük görerek çatışmaya girecekler,erkekler ise onları bastırmaya çalışacak vs,vs...
    haydi çocuklar okula olmalıydı...
  • mesut yegen in "haydi kurtler asimilasyona, yeniden asimilasyona" diye okumayi onerdigi bir kampanyaya verilen ad.
    bakmak lazim, gormek lazim, duymak lazim. elbette herhangi bisey demeden once.. (cok acimasiz, asilsiz yahut aptalca demeden once
hesabın var mı? giriş yap