*

  • amerika'nın neden taa dünyanın öbür ucundan ırak'a geldiğinin açıklamasıdır. sevgilisine, taptığı şeye yakın olmak istiyor.

    (bkz: aman petrol, canım petrol)
  • ingilizcesi:
    * "away from the eyes, away from the heart."
    &
    * " long absent soon forgotten."
    &
    * "out of sight, out of mind."
    &
    * "far from eye, far from the heart."
    &
    * "seldom seen, soon forgotten."
    &
    * "salt-water and absence always wash away love."
    olan deyimdir.
  • yalanın büyüğü, hası, kuyruklusu...

    "ben" bunun büyük bir yalan olduğunu "gayet net" biliyorum, ama "o" bilmiyor, bilmek istemiyor,

    hatta bu sözün doğru olması için dua ediyor.

    aslında onu "sevmemi" istemiyor.

    sürekli gerçeklerden bahsediyor, kendince haklıdır belki, bilemiyorum.

    biz, biz ikimiz, aynı gerçekliği yaşamıyoruz, zira.

    uzakta evet, çok uzakta...

    lakin, ne kadar uzak olursa olsun, kalbimden daha uzak olamaz bana... *

    ve "gerçek" şu ki:

    ben,

    yanıyorum, yanıyorum, yanıyorum...

    sana da hiç kızgın değilim,

    ne olur hep yak beni...
  • paylaşamadıkça çoğalamama durumu.
  • dogru önermedir, bazen bazende yanliş önermedir.çalişmak için ülkesinden ayrılıp başka bir ülkeye giden yeni evli erkek için gözünden ırakda olsa eşi gönlünden ırak değildir.amcasının oglu, mahalleden arkadaşi gönlündende uzaktir, gözündende ıraktir.
  • kısmen katıldığım önerme.

    ilişkiler açısından bakarsak benim tezim şu: eğer ilişki yakınken başlamış sonradan araya mesafeler girmişse o ilişki yürümüyor. fakat uzaktan uzağa başlamış ve o şekilde devam eden bir ilişki mesafelere yıllarca aslanlar gibi göğüs gerebilir (ilişkilerin uzaktan başlaması da ayrı bir mevzudur)

    dostluklar açısından bakılırsa gönülden ırak olma durumu dostluğun kalitesine ve temeline bağlı. evet.
hesabın var mı? giriş yap