goldfish

• (bkz: japon baligi)
• pepperidge farmin balik krakeridir.
• sabahtan beridir mailbox'uma herhalde 20 kez gelen, 40k'lik bir attachement iceren acmadan sildigim maillerin subject kisminda yeralan ibare. muhtemelen adres defteri uzerinden yayilan bir virus, bugun herhalde bayaa bir gezmistir.
• (bkz: tequila and goldfish)
• brian michael bendis'in yazdığı bir grafik romanın ve baş karakterinin takma adı. the good the bad and the ugly'yle ilgili tarantinesk geyikler çeviren, bilardoda kralını tanımayan, "bul karayı al parayı" ortamlarının kurdu olmuş adamımız oğlu için "şehre" geri döner ve olaylar gelişir.
• yaldızlar ve içindeki çıplak kızıl kadınları ile "klimtin elinden çıktım ben" diye bağıran yapıt.
• bu cinsin 'osman' diye bir alt mönüsü vardır. neredeyse yeni doğmuş bebek büyüklüğündedirler, 'osman' diye çağırıp parmağını sallayınca yem almak için yanınıza gelirler. balığın sizi duyduğunu farzederek salakça bir mutluluk duyarsınız..
• (bkz: goldfish and paracetamol)
• ingilizce mtg jargonunda bir destenin kendi kendine (savunmasız bir japon balığına karşı oynarmış gibi) oynaması durumunu ifade eder. o destenin çalışıp çalışmadığı, ne kadar hızlı kazandığı hakkında bize fikir veren bu testin adıdır.
  
  fiil olarak, "the deck goldfishes turn 4." dendiğinde, destenin savunmasız bir rakibe karşı genelde 4. turda kazandığını belirtir.
• kokeni guney afrikali olan, biraz elektronik-dans, az biraz nu-jazz, arada sirada da afrika ritmleri iceren muzikleri ile gayet basarili bir gruptur. "fort knox" isimli sarkilari pek cok kisinin kulagina tanidik gelebilir. severek dinliyoruz efendim.