• en baba conan cizerlerinden biri. conan'i killi cizmesi ile unludur. arka fondaki ayrintilar ve kadin cizimleri mukemmeldir.
    (bkz: john buscema) (bkz: ernie chan)
  • cizerin hasi, karakteri sirtindan da gosterse size ifadesini, duygusunu hissettirmesinden belli olur. gary kwapisz cizimlerinde ise karakterin yuzunu de gorseniz birsey hissetmezsiniz genelde, lisede defter arasina yapilan karalamalarla ayni hissizlikte olurlar. belki de bu yuzden canavar cizimleri, insan cizimlerinden kat kat iyidir.

    vaktiyle conan cizmis (keske cizmeseymis), sonra biraz punisher, son bi 1998'de xena cizgiromani yapti diye hatirliyorum.
  • gün bitmeden yazayım, bugün doğum günü olan çizermiş. klasik conan serilerinde (daha çok ssoc) totalde buscema ve chan’den sonra en fazla sayıda çalışan 3. çizer olduğu kanaatindeyim. hassaten sixpack ve kanat kasları çizmekten keyif alırdı. kirli sakallı, kolu, göğsü kıllı, güneşte terleyen çok daha gerçek, daha insan bir conan çizerdi. bazen muhteşem bazen çok savruk, insanlarda özellikle conan dışı yan karakterlerde, kadınlarda falan orantı problemli çizimleri vardı. bazen çok güzel taş gibi red sonja, valeria çizer bazen sıçar batırırdı.

    conan’ın en iyi en beğenilen çizeri değildi ama en hergele, en taşşak conan’ı o çizerdi. kwapisz’in çizdiği bir ssoc macerası kan, ter, gözyaşı, içki, sakarlık, öfke, beceriksizlik, deli ekşın, kirli sakal, hırs, açgözlülük, saflık, itlik serserilik içerir ve kesinlikle eğlendirirdi. kwapisz conan’ı bir şekilde iyi kötü çirkin’deki sarışın ve tuco’nun mükemmel bileşimiydi.

    nice yılları olsun, hep çizsin. ben de açıp bir kwapisz conan’ı okuyayım. koca bir but almak için girdiği kasapta elinde satırla kendisine posta koyan ayı gibi iri, orta yaşlı kasap kadına “nemedya parası bu be! tüm hiborya’da geçer, ne demek tanımıyorum, almıyorum!” diye yarı öfkeli yarı çaresiz hönkürdüğü öyküyü misal. *
hesabın var mı? giriş yap