farketmek

• (bkz: fark etmek)
• 7 yıldır hayatımda..
  hala beni sinir ettiğinde "balımmmm" kelimesini ne olursa olsun kalbimde hissettirecek kadar içten söyler.
• bir şeyleri farkettiğimde daha mutsuz oluyorum farketmezsem de salak olarak kalıyorum büyük ihtimalle. kalmak her zaman kötü, anlıyorum.
• yazım kurallarımıza göre "fark" kelimesinde bir ses değişimi(ünlü düşmesi, ünsüz türemesi vs.) olmadığı için doğrusu, "fark etmek" şeklinde olan bir birleşik fiildir. aksi halde "arz etmek, dans etmek, göç etmek, kabul etmek, terk etmek..." gibi birleşik fiilleri de bitişik yazma gereği doğardı ki bu, pek de mantıklı değil.
  
  yalnız dil dediğimiz şeyi insan oluşturur, şekillendirir. tamam, dil de insanı şekillendirir ama en azından burada yumurta mı, yoksa tavuk mu önce, bilebiliyoruz. o sebeple benim naçizane önerim:
  
  fark etmek şeklinde yazılışına, "bir şeyi farklılaştırmak, farklı kılmak, değiştirmek, fark eylemek" anlamlarının yüklenmesi.
  
  farketmek şeklindeki yazılışına da "aymak, anlamak, farkına varmak" anlamlarının yüklenmesi yönünde.
  
  diğer ayrı yazılan birleşik fiillerin de böyle ikircikli bir yapısı, yahut zaman içinde böyle bir nüansa ermişliği varsa onların da birleşik ve ayrı yazılan iki ayrı halinin olması gereklidir. bir şey olacağı yok, korkmayın, dili zenginleştiriyoruz işte.
  
  edit: yazım kurallarına ait bir yazıda, yazım hatası yapma azizliği.
• fark etmek bir meziyettir, herkes göremez çünkü baktığını. ama fark ettiğini söylemek bambaşka bir meziyet. söylediğinde içinde iyi var, sevgi var, biraz ben, biraz sen var. farkettim değil, ben seni fark ettim var.
• evrende yani hayatta çağrı, farkediş, uyanma, siyah beyaz her şey elele ortaklaşa yürüyor. yok öyle tek başına, yapayalnız filan. keza, "evrende sevgiye hiçbir canlı ve cansız varlık kayıtsız kalamaz."
  
  (ilk giri tarihi: 1.5.2019)
  
  (bkz: farketmez), fark etmek, farkına varmak, fark
  (bkz: farklanmak)
  (bkz: farkıldamak)
  (bkz: ayrımsamak)