• baskın avangard-deneysel ve sıradaşı yanıyla şiir tarihine eklemlenen önemli ve ilginç isimlerden birisidir eugen gomringer. dizeden düzenlemeye adlı manifestosunda dillerin genel geçer bir iki dilin egemenliğine doğru gittiğinden dem vurup, cümlelerin tek sözcükle kurulduğu, kısacası basitleştirilmiş ve yalınlaştırılmış kullanımların şiiirin sonuna işaret edip etmediğini sorar. yanıtı hayırdır şiir için ve bu yalınlaştırma/yoğunlaştırma olgusunun şiirin temel taşlarından birisi olduğunu savlar. gündelik dilin ve şiirin ortaklığını arttırması, bu iki yanın biçim ve öz gibi birbirini desteklemesi gerektiğini savunur. kısacası şiir düzleminde, gündelik hayatın dilinin sloganlarının, sözcüklerinin, harflerinin olumlu kullanılması halinde yeni ve toplumsal bir şiir modelinin doğabileceğini düşünür. böylece toplum dışında kalan şairin konumu yeniden belirlenebilecektir.

    yeni şiir dilin de gidişatı gözönüne alındığında yalın olmalıdır, parça parça ya da bütün olarak görsel biçimde algılanmalıdır. böylece hem görülebilecek hem de kullanılabilecek bir nesne olacaktır: düşünce barındıran ve oyunla somutlaşmış bir nesne. şiirin ana meselesi kısalık ve özlülüktür. kolayca hatırlanmalı bir resim gibi zihinde yer etmelidir. modern hayat içerisinde nesnel bir oyun olacak şiir hem dil hem de oyunun kuralları konusunda yaratıcı olacak, kendi kurallarını yaratacaktır yeniden ve yeniden. biçim, öz yenilikleri...vs : kendi düzenlemesini düzenleyen şiir. böylece yeni şiir gündelik yaşamı da etkileyecektir.

    düzenlemeci şiir, en temeli sözcük olan şiir, basit bir şekilde yapılandırılmasıdır. kelime kümeleri boşlukların içerisinde gökyüzüne yerleşen yıldızlar gibi yerleşir. sayfanın gökyüzü böylece şiir için imkansızlığa ulaşmak anlamında sonsuz türlülükteki bir oyun alanıdır, eğilip bükülebilir zaman ve mekan. şair işte bu gökyüzünün tek hakimidir sonlu olmasına rağmen, kuralları yeniden yaratır, hükmeder, güç ilişkilerinin şeklini belirler.

    düzenleme, hegelci anlamda, kendinde kalmaz, kendi için bir gerçeklik olur. düzenleneme nesneleri dünyaya getirir ama sonsuzluğa bırakır, yıldızlar olan kelimeler süper novalarda erimez gündelik yaşamın içine katılır. bu toplumsal bir çağrıdır.
hesabın var mı? giriş yap