• http://kitap.antoloji.com/kitap.asp?kitap=39531 adresinde görülebileceği üzre lucerna dergileriyle türkiye 'de klasik filoloji alanında üstüste taşlar yığan değerli hocamız..
  • http://www.latince.net/erendiz.jpg

    resminde görebileceğimiz hocamız.
  • http://www.latince.net/…nan_dunyasinda_sayilar.html adresinden bir makalesine ulaşabildiğimiz hoca.
  • erendiz hoca bambaşka imiş, 27 nisan 2006 navisalvia toplantısı 'nda konuşma arasında, vox discipulorum yani 'öğrencilerin sesi' isimli panomuza asmış olduğumuz bir yazının iğnelerini düzeltmiş olup, o kadar insan içinde buna dikkat ederek, kendini farklı bir yere koymuş hocadır.

    düşünceli olmak düşünmek ve görmektir.
    teşekkür ediyorum bu yüce vasfından ötürü hocama.
  • bir eylem insanıdır erendiz hoca.
    birgün istanbul zemin tespitinde yeralır, birgün anadolu kavagı 'nda, birgün makale yazar, brigün makale kritik eder, birgün hoşgörü toplantılarında, birgün sina hoca'yı anar, yanlışlıkları protesto eder, okul panosundaki hafif yana kaymış yazının iğnesini düzeltir. (bkz: jimi the kewl/#9474753)

    çok değerli bir isimdir kendisi.
  • dersine giren tüm ogrencilere, (k)ayirmaksizin "bey" ve "hanim" takilariyla hitap etmesiyle meshur hoca.
    sinavindan 50 alan bir ogrenciye: "sizin kafaniz calisiyor ama tembelsiniz. su kagidin haline bir bakin.. yine de, düsünce tarzinizi sevdim." diye hayiflanmisligi ve bir yandan da pohpohlamisligi, bir derse girmek üzere koridorda hoca onde ogrenciler arkada hizli hizli yürürken ayagindan topuklu ayakkabisi firlayiverdiginde ve aniden durdugunda arkasindan bir ordu gibi onu takip eden ogrencilerinden bazilari hizini alamayip kadincagizin üzerine cullandiginda bile sukunetini muhafaza edip: "aman efendim olur böyle seyler.. devam edelim devam edelim.." diye alelacele ayagini ayakkabisina sokusturup gülerek yola devam etmisligi, "oh cok yoruldum" diyip minicik cüssesini buldugu en büyük koltugun üzerine atmisligi vardir. oyle ki; dinlemesi, gozlemlemesi, sevmesi bir baska olan hocadir. ozleriz.
  • (bkz: #10714480)
  • hocanın "erendiz özbayoğlu, 'macrobius'un gözüyle eski yunan dünyasında sayılar', bilim tarihi araştırmaları, s. 01, güz 2005, sf: 93-99" künyeli makalesi için:

    http://uploaded.to/?id=9pmhe9
  • 26 nisan 2007 navisalvia toplantısı'nın açılış konuşmasında sina kabaağaç'ın not defterinden nostaljik bir bukle sunan bir magistra. gramercilere özgü mantığın sessiz galiplerinden.
  • arnold layne ağabeyimiz "gramecilere özgü mantığın sessiz galiplerinden" demiş, haksız değil, erendiz özbayoğlu müthiş bir zihne sahip olmanın yanında, yorgunluk nedir bilmez bir ilim-irfan işçisidir. galibiyet böyle bir şey olmalı, sanırsınız görseniz. klasik filolojinin aradığı insan tipi de zaten budur, zihnî yüceliği besleyen, anlamlı kılan azim ve kararlılılıktan mürekkep.

    bir gün sıkıcı olmaması gerekirken öyle görünmek durumunda bırakılan bir konferanstan çıkan bendeniz yasa gereği sigara içilmemesi gereken ama içilen bir odada tüttürürken dumanı, erendiz hanım gelmiş ve konferanstaki sıkıcı görünümü kendi deyişiyle "el alışkanlığı"na bahane etmiş, tüttürülen dumana iki fırtlık dumanla destek vermiştir, yaşamını hep üzerine serildiği masanın şeklini alamayan, kırışık masa-örtüsü kıvamında geçiren klasik filologlara özgü yerine sığmama, yettirememe özelliğinin sarih bir göstergesi olmayı anlamlı kılmıştır. doğrusu da budur nitekim.
hesabın var mı? giriş yap