doodle

• o an baska seyler dusunurken cizdigimiz resimler. cogu zaman anlamsiz seylerdir. telefonla konusurken, ders, konferans ya da benzeri bir sey dinlerken yaptigimiz karalamalar ornek olarak verilebilir.
• (mimari çizimde) zenci saçı kıvırcığı kıvamında yapılan curly taramalara denir. genellikle landscape projelerinde ağaç, çiçek, böcek kondururken kullanılır. sistem detaylarında üstünde gezilmeyen teras çatının en üst katmanı olan çakıl ifade edilirken de baş vurulabilecek, free hand drawing zamanlarında bol bol hayal kurma, kahve dökme, çizerken uyuma olanağı veren süper tarama^* çeşididir.
• hatta bunun sanati vardir.. gecen yillardan birinde, adini simdi ve asla bilemedigim bir kadin ressamin, bilgi'nin 111 siniflarindaki bir fluxus sergisinde, telefon konusmalari sirasinda ciziktirdigi sekiller yer almisti mesela..
• ayrıca üzerinde zitişen iskeletlerin bulunduğu donumu imal eden^* firmanın adı
• (bkz: google)
• yahoo messenger ın bir aracı. muhabbet esnasında karşılıklı karalama zevki yaşatır.
• efenim , müzisyenlerin konser esnasında sahnede tek kalıp kafalarına göre çaldıkları kısa riff yada sololardan oluşan dinleti bölümlerine verilen isimdir.
• (bkz: yankee doodle)
• başka şeylerle meşgulken, o sırada yaptığımız anlamlı veya anlamsız karalamalara verilen isimdir. hepimiz yaparız; telefonla konuşurken, müzik dinlerken, birisi size birşey anlatırken, boş boş otururken vs.. elimizde kalem, çiziktiriveririz birşeyler. özellikle öğrenciyken derslerde çok yaptığımız birşeydir. henüz türkçe bir karşılığı yoktur ve büyük bir ihtimalle bu kelime de bu şekliyle dilimizde yer edecektir.
• artık basında hakkında haber yapılmasını saçma buluyorum. zira neredeyse google her özel güne devamlı olarak doodle yapmaya başladı.