• yönetmenliğini xiaoshuai wang 'ın yaptığı 2019 yılı yapımı çin filmi. istanbul film festivalinde seyirci karşısına çıkacak filmimiz için şöyle bir tanıtım yazısı var.
    ''pekin bisikleti, sürüklenenler, 11 yaşındayım, kızıl amnezi filmlerini festivalde izlediğimiz wang xiaoshuai’ın “epik bir melodram” sözleriyle övülen son filmi, her iki başrolüne de gümüş ayı ödülünü getirdi. 30 yıllık bir süreci anlatan film, çin’in tek çocuk politikasının yıkıcı etkilerini derinden yaşayan bir çifti izliyor. ülkenin ekonomik büyümesinin ardından gelen toplumsal dönüşümünü de gözlemleyen film sevgi, arkadaşlık, çocuk sahibi olmak, keder, affetme gibi kavramlara da değiniyor.''
    https://www.imdb.com/title/tt9581076/?ref_=nv_sr_1
  • 38. istanbul film festivali'nde izlediğim muhteşem film. wang jingchun ve yong mei'nin performansları mükemmel. berlin film festivali'nde en iyi erkek oyuncu ve aktris dalında gümüş ayı'yı kazanmaları şans eseri değil. film bir aile dramı gibi görünse de çin'in son 30 yıllık politik ve sosyolojik devinimini de ince bir işçilikle anlatıyor.

    --- spoiler ---

    çin'de tek çocuk politikası, aşırı nüfus artışını kontrol altına almak amacıyla 1979 yılında uygulanmaya koyuldu. çocuğu olan ailelerdeki diğer hamilelikler devlet zoruyla sonlandırılıyordu. film de bu noktadan yola çıkıyor. liu ailesi ikinci çocuklarını zorunlu kürtaj ile kaybettikten kısa bir süre sonra tek çocuklarını da elim bir kazada kaybediyorlar. ailelerin komünist parti tekelindeki yaşamları ve çevre ile ilişkileri bu kayıplar üzerinden şekilleniyor ve 3 saat boyunca bu ailelerin hayatta kalma mücadelelerini izliyorsunuz.
    --- spoiler ---
  • ankara'da başka sinema'da izlediğim harika filmdir. çok derin bir konuyu, teknik olarak basit; ama üslup olarak etkileyici şekilde anlatmaktadır. filmin ingilizcesi so long, my son'dır.

    çok iyi filmdir, izlemeniz şiddetle tavsiye olunur.

    --- spoiler ---

    ailenin ve hikayenin ilerleyişi ile çin'in yaşadığı evrimi eş zamanlı olarak, üstelik son derece derin kırılma noktaları ile izlemek, gerçekten derinden etkiliyor insanı.
    --- spoiler ---
  • 2019 yapımı çin filmi.

    --- spoiler ---

    yakın arkadaş olan iki ailenin birer oğulları vardır. çocuklar da beraber, kardeş gibi büyümüştür. ancak bir gün çocuklardan biri barajda boğulup hayatını kaybeder. çocuğunu kaybeden aile başka bir yere taşınır, bir çocuk evlat edinir. ancak evlat edindikleri çocukla da işler yolunda gitmez. geçmiş irdelenmeye başlanır.
    --- spoiler ---

    1980'lerden günümüze çin'de yaşanan ekonomik ve toplumsal değişim başarılı bir şekilde işlenmiş.

    tek çocuk politikasının yaralayıcı etkisi, hızlı gelişen ekonomiyle değişen insanları ve yaşamları, aile ve arkadaşlık kavramları tatmin edici şekilde gözler önüne serilmiş.

    film 3 saat sürüyor ve biraz ağır ilerliyor. ama yormuyor.

    epik bir melodram olarak nitelendirilen filmin başrol oyuncuları bu yıl berlin film festivalinde en iyi kadın ve en iyi erkek oyuncu dallarında gümüş ayı ödüllerini almışlar ayrıca.

    vaktiniz varsa izleyin derim.
  • çarpıcı bir film.yılın en iyilerinden.kaçırılmamalı.
  • xiaoshuai wang'ın hem yönettiği hem de senaryosunu mei ah ile yazdığı film; toplumun kişi üzerindeki hakimiyetini "ne ile" sağladığına dair işaretiyle tarihsel önemi haiz sanat eseri; çinsel uyanış zili.

    her hakiki sanat eserinde olduğu gibi, anlam ufku, kullandığı araçların çok ötesindedir. özellikle, hakkındaki değerlendirmelerde sıklıkla anılan, "çin'in tek çocuk politikasının yıkıcı etkileri"ne odaklanmak, denizde duran bir sandalı görüp denizi görmemekle birdir.

    oysa su yüzeyinin hemen altında bir karanlık iblis gezinmektedir: toplum, içimizden taşan hacmi ile, bizi en yakınımızdakilere hapseder; ve bize onlar aracılığıyla zarar verir!

    sürekli sesini dinlediğimiz kahrımızda, suçluluk duygumuzda ve melankolimizde tekrar eden, bir türlü çözemediğimiz delirtici ritm budur. o, kaçtığımız yerdedir. yardım eli sandığımız el de, taşıyamadığı baltasını boynumuza dayayan celladımızındır. heyhat, meğer onunla kaçmışız.

    bir çocuk neden başka bir çocuğa zarar verir? çünkü, toplum bizi sıcaklığına çağırır, ancak onun sıcaklığına yanaşmak için en yakınımızdakine zarar vermemiz gereklidir.

    öncesinde, aynısını zaten aile, aileye bunu yapmıştır. toplumdan yakınımızdakilere doğru kaçamayız. onların bizim için kurtuluş reçetesi, ancak bizi baş edemedikleri toplum basıncına tampon yapmak olabilir.

    simgesel mahiyette, bir arabanın, bir evin kapısı açılınca bizim başlatmadığımız bir melodi kesilir. çünkü mahrem olan merhem olur.

    hastaneye ulaşmak için kucağımızda çocuğumuzu da eşimizi de, yakınımızdakileri aşarak, biz taşıyabiliriz. bizi onlar taşırsa aynı hastane bir mezbaha olur.

    kierkegaard haklıdır, "hakikate kalabalık hâlinde varılamaz". bu, özgürlük için de böyledir. kalabalık hâlinde özgür olunamaz. bizim özgürlüğümüz, başkasının özgürlüğünün başladığı yerde bitemez, ancak orada başlar.
  • xiaoshuai wang yönetmenliğinde çin sinemasından çıkan bir başka efsane film.

    çin sinemasına son dönemde tek kelime ile bayılıyorum. muhteşem eserler ortaya koyuyorlar. bu film de onlardan biri. çok etkileyici.

    oyunculuklardan tutun da filmdeki her detaya kadar her şey çok iyiydi. çok gerçekçi bir filmdi. evin dizaynına kadar her şey gerçek hayata tamamen uyuyordu. konudan bağımsız çin’in tarihsel olarak yaşadığı siyasi ve toplumsal değişimi de gözler önüne seriyor yönetmen. dikkat ettiğim kadarı ile çin’den son dönemlerde çıkan dram filmleri mutlaka bu son söylediğim detayı filmlerde işliyor.

    --- spoiler ---

    çin’in tek çocuk politikası çok güzel işlenmiş ve çok güzel eleştirilmiş. siyasi atmosfer çok güzel yedirilmişti filme. dans edenlerin idam edildiğini duymak bünyemde şok etkisi yaratsa da yüzleşmek istemediğim gerçeklerle yüzleşmemi sağladı.

    hayat ne olursa olsun bir şekilde devam ediyor işte. bunu da görmüş olduk bu film sayesinde. sanırım önemli olan şey her zaman yanında tamamen güvenebileceğin ve dayanabileceğin bir insan olması.

    duygusal olarak kabullenemediğim şeyler de vardı. o adam bu kadını aldatmamalıydı. yapmamalıydı. çok sinirlendim.

    mezarlık sahnesinde mesela, kadın su içmeden önce eşine ikram ediyor. yemek yemeden önce eşine ister misin diye soruyor. şu detaylara bakar mısın?

    kadının intihar ettiği sahnede gözlerimi açamadım. öleceğinden korktum. iyi ki ölmedi.

    çin’deki kuşak çatışmasını da bir nevi sahiplendikleri çocuk üzerinden gördük aslında.

    --- spoiler ---

    çok yönlü ve çok başarılı bir filmdi. mutlaka izleyin.
  • ilk izlediğim çinli yönetmen wong kar wai’ydı ve sanatıyla muhatabında duygu yaratma konusunda en az onun kadar güçlü başka çinli yönetmen yoktur heralde diyordum ki bu filmi izleyene kadar.

    yer yer spoiler ama çok değil

    3 saatimi ve 14 liramı, saniyesine ve kuruşuna kadar hakeden çin yapımı über film. çin yapımı dediğime bakmayın anlatılan hikaye sadece çin'e özgü değil. bir kere bunun aksini iddia etmek filme yapılmış büyük haksızlık olur. evet komünist parti'nin tek çocuk politikası, evet çinin 30 yılda neoliberal ekonomiye evrilme sürecinde değişen yapılar, ilişkiler falan... ama bence bunlara takılınca asıl hikaye kaçıyor. yani analiz kasacağım diye öyle büyük resmi görme kursunda öğrendiklerinizi 3 saatliğine kenara bırakın ve anlatılan hikayenin insanlığın ortak evrensel acılarından biri olduğunu hissedin.

    neyse... o diğer aile mesela, gerçeklerden belli bir süreliğine kaçabilse de yıllar sonra hem anne hem oğul dayanamayıp vicdanlarına yakalanıyor. ölüm döşeğinde hala "artık paramız var ikinci çocuğu yapabilirsin" diyor arkadaşına... ve bütün bu olayların içine atılan karakterleri ve duyguları ince ince işliyor film. zaten bu yüzden anlatılan hikayeyle bir yakınlık kurup etkileniyoruz.

    film 3 saat . başta bi yabancılaşma hissediyorsun ama hikaye akıp karakterlerle yakınlık kurdukça filmle veya belki her iki aileyle aranızda, camus’nün ziyaretçi’de kabaca anlattığı şuna benzer bir durum oluyor;
    aralarındaki dil, kültür, ideoloji farkına hatta düşmanlıklara rağmen, aynı havayı belli bir süre birlikte soluyan insanlar, bir süre sonra aralarındaki bütün başkalıkları unutup insanlığın o eski yaşamında yeniden bir araya gelirler...

    insanlığın o eski yaşamı... yani başkalıklarınızdan sıyrılıp, elin çinlisiyle sizi ortak bir duyguda birleştiren, insan olmanın bizi içine düşürdüğü duygu durumlar, acılar vs. sinemayı veya genel olarak sanatı büyülü kılan, belki biraz da böyle bir şey... 3 saat karanlık bir salonda oturup bir hikaye izliyorsunuz ve belki sadece sultanahmet'te, istiklal'de falan gördüğünüz insanların hayatlarına, yaşayışlarına, geçmişlerine dair bir duygu geçiyor size.

    eklemeden geçemeyeceğim; arkadaşlar mezarlık sahnesi, bugüne kadar izlediklerim arasında, inanın bütün o basit ve sadeliğiyle, ölüm duygusunu ve yakınını kaybetmenin acısını karşı tarafa geçirebilmiş en güçlü sahnelerden biriydi.

    yer yer spoiler ama çok değil

    filmin bende hissetirdikleri bunlar. belki saçma ama böyle işte sayın sinema otoriteleri, kızmazsınız umarım.

    not: hayır pirinç sevdalısı bir maocu değilim.
  • sinematografisi gayet başarılı. geri dönüşler kurgu gayet iyi. hele ki makyaj... oyuncuların zamansal değişimi ancak bu kadar gerçekçi olabilirdi. çocuklarını kaybetmiş bir çiftin geri dönüşlerle anlatılan 30 yillik hikayesi film kısaca. aslinda bir yandan sucluluk ve unutamama diğer yandan da affetme ve vicdan filmi olarak da pek tabi ozetlenebilir. hatta bu türün en nadide orneklerinden biri oldugunu da rahatlikla soyleyebilirim. hikayenin arka planinda ise komünist çin'in zorunlu kurtaj politikaları, politik ve toplumsal değişimleri ve de siyasi yelpazeye ışık tutan bir çok ayrıntı. gerçekten begendim. ama daha çok beğenebilirdim. son sahneleri sevmedim. sanki zorlama bir sonla bitti film. bu kadar dramatik bir hikâyeyi gelen bir telefonla gülümsemeyle bitirmeyi tercih etmis yönetmen ama bu durum akışa hic de uygun olmamış. bu son sahne olmasaydı film uzakdoğu filmleri içerisinde en iyilerimden biri olabilirdi şimdi son kareyi hazmetmem gerek!
  • izledikten sonra telefona sarılıp aileyi arama isteği uyandıran film. çin'in 30 yıllık dönemini arka plana alıp, çocuklarını kaybeden bir çiftin yaşadıklarını 3 saate sığdıran, oldukça hüzünlü bir film olmuş.
    --- spoiler ---
    geçmişte intihar girişiminde bulunmuş kadın ve kocasının uçak türbülansa girdiğinde korkup el ele tutuşması, sonra da kendi hallerine gülmesi ne güzel bir ayrıntıdır.

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap