devotchka

• rusçada kadın kelimesi için jenşçina kullanılır.
  alex'in yaşı da düşünülürse, çıtıra uygun olan "kız" anlamındaki bu kelimeyi kullanması daha uygundur.
  ayrıca, devoşka'dan daha çok devuşka kelimesi tercih edilir, rusya'da.
• (bkz: nadsat language)
• a clockwork orange da geçer bu kelime, rus çıtırı olarak kullanılır.
  ayrıca bazı devotchka resimleri için bkz;
  http://www.geocities.com/spliquid/devotchka.html
• bu isimde bir de grup var, yada quartet. how it ends isminde de muhteş bir parçaları var. son albümlerinin adı da how it ends. diğerleri una volta, triple x tango ve supermelodrama. mp3lerini bulmaksa bir hayli zor, ben bulamadım hala mesela.
• su siralar cekilmekte olan, jonathan safran foer'in (bilenler icin) bilinen kitabindan uyarlanan "everthing is illuminated" filminin fragmaninda yer alan "how it ends" isimli sarkinin sahibi grup.
  
  latin havasina sahip ezgilerle, bazen eglenceli, bazen huzunlu ve depresif, icinize isleyen melodilere sahip sarkilara imza atmis, türkiyede bulunmasi imkansiz 3 albüm cikartmis harika grup.
  
  bu tür müziklerden hoslananlar ve tabii ki bulabilenler mutlaka bir tatmali.
• dearly departed adli sarkiyi how it ends adli albumlerinde yapmis olan gurup.
• http://www.devotchka.net/ sitesinde albümlerinin tamamını dinleyebileceğiniz amerikali enfes bir grup...d, v, ve k si büyük yazılan bu grup son 5 yılın en büyük keşfi oldu benim için. eğer bunu okuyorsanız sizin de aynı fikirde olmanız lazım...
• how it ends'i dinledigimden beri bende takinti haline gelmis, kisa zamanda little miss sunshine sayesinde daha populer olacagini dusundugum amerikali indie grubu.. yann tiersen, jeff buckley, kings of convenience'dan kivilcimlar var muziklerinde. yine de bunlardan cok farkli.
• kipir kipir bir something stupid coveri da yapmislardir.
• insana kendini her daim bir filmin icinde yasiyormus gibi hissettiren bir grup bu. ask yasiyorum bu grupla ben.
  little miss sunshine'la biraz daha bilinir hale gelmeden once bulabildigim tek sarkilari "whiskey breath" vardi. her dinledigimde "bu bir seyin soundtrack'i olmali" der dururdum. sonradan kanitladilar adamlar zaten soundtrack yapmak icin yaratilmislar. boyle yolda yururken, otobusun camindan yola bakarken falan hep calsin bunlar.
  
  not: how it ends'i dinleye dinleye bitiremeyenler, bir de you love me'ye el atsinlar.