• soğuk savaşın stratejik özeti olarak değerlendirilebilinir. nükleer silahların varlığı ve bunların kullanıldığı takdirde dünyayı yok edecek olması gerçeğinin bilinmesi, her iki tarafında sıcak çatışmadan kaçınması sonucunu doğuruyordu. böylece bir şekilde denge kurulmuş, sıcak çatışma çıkmadan geçinmenin bir yolunu bulmuştur bloklar. hatta nükleer silahların varlığını, soğuk savaş esnasında bir barış(=savaşın yokluğu) unsuru olarak değerlendiren yazarlar da vardır.
  • bir zamanlar abd- sovyetler birliği arasında olan dengenin ( soğuk savaşın diğer adı) adıdır.

    ama insana bir şiir ismini ya da bir film ismini anımsatmaktadır hatta bir şarkı ismi bile olabilir.
  • akp'nin gözü dönmüşlüğü karşısında dehşete düştüğümüz halde o başkalarına inat hala dengesizce davranmamamıza yol açan dengeye denir öğretmenim.
  • karşılıklı kesin mahvolma da denilen, abd ve sscb için iki ucu boklu bir değneğe benzetilen ve soğuk savaş döneminin büyük bir kısmına egemen olan rekabet.

    ayrıca uluslararası literatürde mutually assured destruction şeklinde de kullanılır.

    (bkz: mad)
  • zamanında abd başkanı kennedy'e "sovyetler birliğini iki kere yok edecek kadar nükleer füzeye sahibiz." dedirten,
    karşılığında da kruşçev'in "bizde abd'yi bir kere yok edecek kadar nükleer füze var, bizler kana susamış insanlar değiliz" dedirten dengedir.
  • ing. balance of terror olan nükleer güçlerden herbirinin karşisindakinin de kendisini yok edebilecek güce sahip olmasindan çekinerek nükleer güç kullanmaktan kaçinmasi durumundaki denge anlayişi.
  • bir zamanlar tüm dünyayı nasıl korkudan üç buçuk attıran bir tehdit olduğunu anlamak için 1964 yapımı fail safefilminin örnek olarak izlenmesi gereken olay.
  • soğuk savaşın sıcak savaşa dönüşmesini engelleyerek milyonlarca insanın hayatını yok olmaktan kurtaran dengedir.

    soğuk savaş sürecinde taraflar arasında açığa çıkan nükleer silahlanma çılgınlığının yegane olumlu yönü, mutually assured destruction adı verilen karşılıklı yok olma ihtimali sebebiyle tarafların tetiğe basma konusunda çekingenlik sergilemesiydi. karşılıklı nükleer silahlanmanın ve bu silahlarla dünyanın çeşitli noktalarından düşmanı vurma kabiliyetinin yarattığı caydırıcılık etkisi, üçüncü dünya savaşının çıkmasını engellemiş yegane sebeptir aynı zamanda. çünkü nükleer silahların yaratacağı karşılıklı yıkım durumunun var olmadığı bir olasılıkta, abd ile sscb'nin müttefikleri de içine alacak biçimde bir savaşa tutuşma ihtimali oldukça yüksekti.

    bu açıdan dehşet dengesi, nükleer silahların kullanılarak yüz milyonlarca insanın cayır cayır yandığı bir olasılığı engellediği gibi sonucunda nükleer çatışmaya dönüşme olasılığına sahip olan taraflar arasında patlayabilecek bir konvansiyonel çatışmayı da engellenmiştir. nükleer bombaların sahip olduğu yıkım gücü her iki ülke yetkililerini de ürküterek topyekün bir savaş halinin yaşanmasına engel olmuştur. bu sebepten dolayı taraflar, soğuk savaş dönemi boyunca doğrudan sıcak temasa girmekten sürekli olarak çekinmiş ve çatışma unsuru olarak dolaylı yöntemleri ve vekil unsurları kullanmışlardır.

    dehşet dengesi neticesinde nükleer silahların varlığı ironik olarak nükleer bir savaşın çıkmasına engel olmuştur.
  • soguk savas'in diger ismi.
hesabın var mı? giriş yap