• hollandaca'da konser binasi (salonu) anlamina gelen kelime.

    ayrica amsterdam krallik concertgebouw orkestrasi'na ev sahipligi yapan, yapimi 1888 yilinda tamamlanmis konser binasinin adidir. akustiginin mükemmelligiyle ün salmistir.
  • koltuklari oldukca eski ve son derece rahatsizdir, kiciniza basiniza batar, aralari da cok dardir; dolayisiyla salonun akustiginin guzelligini pek fark edemeden azap icinde dinlersiniz konseri. ama konser programlari haysiyetlidir, aylik programina bakarken apisip kalirsiniz, her allahin gunu en az iki konser, konserlerin onemli bir kisminda da taninmis orkestra ve icracilar vardir, helal olsun dersiniz.
  • cocuklugunda sikca radyo trt 3 dinlemis bazi kisiler, dünyadaki tek orkestranin amsterdam concertgebouw, tek orkestra sefinin de bernard haitink oldugu intibagina kapilmislardir. phillips firmasi icin haitink'in yetmisli yillarda bu salonda yaptigi konser kayitlari, trt radyosunda* defalarca calinmistir ve calinmaktadir. dogrusu pek de sikayetci degiliz: "bugünkü sabah konserinde bernard haitink yönetimindeki amsterdam concertgebouw orkestrasindan johannes brahms'in 1. piyano koncertosunu dinleyeceksiniz, solist claudio arrau..."
  • ''amanin fiyatlari bir yerimde patlayacak'' derken sadece 7.50 euroya konser izleme sansini sunmus* muhtesem konser binasi. disini gorup buyulenenlerin bir de ana salonu gormelerini tavsiye ediyorum fakat bu sirada konserin baslamamamis olmasina ozen gosteriniz cunku aksi takdirde konserin ilk 5-6 dakikasi heba oluyor, salona asik olurken muzigi dinleyemiyorsunuz. sozum ayni anda sakiz cigneyip yuruyemeyenlere tabi.
  • gerek disi gerek ici cok sik ve guzel olan,ayni zamanda cok makul fiyatlara bilet bulunabilen amsterdamin konser salonu.
  • restoraninin ascilarindan biri turk'tur ve hatta kayserili'dir.
  • amsterdam gibi sulak bir mekana dikildiği için hafifçe çökmektedir. tarihi boyunca defalarca tadilattan geçirilmiştir. gördüğü son tadilatta binanın temeli tamamen yenilenmiş ve çökmesi durdurulmuştur.

    günde en az iki konser verilmektedir. ortadaki oturaklar kaldırıldığında daha farklı etkinlikler için de kullanılabiliyormuş. amsterdam'a giderseniz buraya uğrayıp programa bakmakta fayda var. sadece binanın içini görmek için bile konsere gidilir.
  • çok paramı yemiştir, yemektedir.helal hoş olsun.

    gittiğim konser salonları içerisinde akustik bakımından en şahane olanı, o yüzden genelde 29euro civarında satılan ve salonun izbe köşelerine denk gelen yerlerden çekinmeden bilet alabilirsiniz, belki sahneyi rahat göremezsiniz ama ses bu salonda bir sosyalist gibi davranır.
    favori yerim podyumun her iki kanadından bir tanesi; böylece konser arasından podyuma hazırlanmaya gelen orkestra üyelerinin yanına gidip, bir el sıkıp "yeğen, iyi çalıyorsun ha kerata" deme şansınız var.ya da trumpetçiye yanaşıp "sen beni 19 mayısta bunu çalarken görecektin" diye hava atabilirsiniz.

    belli bir kıyafet uygulaması yok konser salonunda ama çok spor giyinmeyin derim, "pilaza" cuma günlerinin vazgeçilmezi "kejul" giyinseniz yeter, ancak ben orkestraya saygımdan işyerinde giymediğim takım elbiseyi konserde giyerim.

    tüm biletere konser öncesi ve konser arasında verilen sıcak-soğuk içecekler ve şarap dahil. ayrıca konsere 2 saat kala ve konserden 2 saat sonra, konser bileti ile toplu taşımayı bedava kullanabilirsiniz.
    cuma-ctesi konserlerine denk gelirseniz, salonda çok fazla ingiliz görürsünüz, pek çok ingiliz akın eder eğer royal orkestra çalacak ise.
    bazı ctesi ve pazar günleri gündüz konserleri de olur, biletleri de nispeten daha ucuz olur.

    hasılı, benim gözümde müzik dini için kabe'dir burası.
  • bugune kadar bulundugum konser salonlarindan sonra bu muhtesem salonda ilk notayi duyar duymaz bir daha baska yerlerden ayni keyfi alamayacagimi anladim. alkis sesi bile farkli geliyor yahu!
hesabın var mı? giriş yap