• "them kill my mama, so i carry the coffin."
  • hakkında tek entari girilmesi ile beni şaşırtan şarkıdır. şarkının isminin hikayesi şöyledir; fela kuti'nin annesi ismini hatırlamadığım bir diktatör tarafından öldürtürülür, ki bunun amacı fela kuti'nin önderlik ettiği halk hareketine karşı bir gözdağı vermektir. daha sonrasında fela kuti intikam hırsıyla isyan veyahut benzeri bir şey yapmak yerine annesinin tabutunu alıp yoldaşları ile birlikte bu diktatör beyin evine gidip "sen de bizimle bu tabutu taşıyacaksın. senin yüzünden oldu, o halde taşımak da senin görevin" derler ve gelip taşıyıncaya kadar ayrılmazlar. daha sonrasında dikta bey aşağı inip mezarlığa kadar tabutu taşır ve cesedi birlikte defnederler. her ne kadar şarkının hiakyesi bu olsa da şarkı afrika'nın kolonileşme sürecine bir çok değinme yapar, ki fela kuti ile chinua achebe arasında afrika halkları üzerinden fena tartışma dönmektedir bunu daha sonra derinlemesine başka bir entaride anlatabilirim ancak kısaca achebe kolonizasyon sırasında pasif kaldığı için afrika'yı suçlarken (bkz: things fall apart) kuti batılıları suçlayarak anti-kolonizasyon propagandası yaparak afrika'nın özgürlüğünü savunur. şarkının açılışında ilk olarak koronun okuduğu hristiyan duası bizi karşılar daha sonrasında islâmî bir dua ile bu kısım sona erer. açıkça bu kısımda daha sonra kendisinin de şarkıda söyleyeceği gibi "one christian and the other one muslim" "we africans we had our own traditions" manevi bir yozlaşmanın, emperyalizmin afrika'daki etkilerinden bahseder ki benim oldukça desteklediğim bir savdır, bir taraftan müslümanlar diğer taraftan ise hristiyanlar sürekli misyonerlik çalışmaları yaparlar afrika'da, bugün bile insaniyet için değil islam için su kuyusu açıyoruz veyahut insanlar ülkesini kaldırsınlar diye değil hristiyanlığı öğrensinler diye okullar açıyoruz, kültürlerine tecavüzler ediyoruz, ki bana kalırsa afrika'ya yapılan herhangi bir yardım insanlığa tecavüzdür neden diye sorarsanız gelişmenin temelinde ona olan ihtiyaç yatar nasıl ki siz sokakta gördüğünüz sapasağlam dilenciye kalk çalış ne dileniyorsun diyorsan aynı şekilde bunu afrika'ya da dememiz gerekiyor. elbette ki yardım da önemli ancak bugünkü bu büyük miktarlı para yardımları hiçbir işe yaramamaktadır, siz eğer hastanede çalışacak doktor yetiştirmezseniz hastane ne işe yarayacak değil mi, tıpkı rousseau'nun dediği gibi bir ulus kendi yağında kavrulabildiği zaman özgür ulustur. şarkıya geri dönecek olursak, şarkının sonraki kısmında waka kelimesine duyarız ki yürümek demektir igbo dilinde, bir nevi kültürel bir öze dönüş de denilebilir ki kuti'nin şarkısındaki kullandığı ingilizce nijerya diyalektiğidir, yine achebe ile olan temel farklardan birisi budur achebe'nin kullandığı ingilizce british'dir ancak aralara iki üç igbo sözcüğü attırmıştır. şarkının geri kalanı genel olarak bu kültürel yozlaşmanın ve emperyalist çabaların ülkelerdeki ahlak anlayışını nasıl şekillendirdiğini ve durumu daha kötü yaptığının kısa bir özetidir aslında. bana kalırsa şarkıyı sözleri ile beraber dinlemek çok daha anlaşılır yapacaktır bu anlattığım şeyleri ve her ne kadar achebe'yi desteklemesem de durumu anlamak ve karşılaştırma yapmak için kitabını okumak da yararlı olabilir. bitişi ise şarkının en sevdiği kısmı ile yapmak isterim

    --- spoiler ---

    through mohammed our lord
    (amen, amen, amen!)
    by the grace of almighty allah
    (amen, amen, amen!)

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap