• kabil bolge komutanliginin konuslandigi kamp. arsa olarak almanlara aitmis ama fransizlar uzun bir sure icin kiralamis. 1-2 km uzunlugunda olan kampda yaklasik 3000 kisi bulunmaktadir. kabildeki diger kamplar; * kamp dogan. *kamp phonix *kamp invictia *kamp souter dir.
  • kabil'de kendine ait bir kampı olmayan norveç, almanya, finlandiya gibi ülkelerin barındığı kamp. türkiye ise kendine ait bir kampı olmasına rağmen komutanlığı*aldığı süre boyunca personeli bu kampa barınmak durumundadır.

    çok uluslu yaşam tarzına örnek verilebilinecek bir kamptır. her millete ait karakteristiği bir anda görmek mümkündür. italyan barında çalışan sırp hatun, essegi markette çalışan nepalli, portekiz barındaki otobüs, almanların coyote ugly'si, müslim bradır, müslim bradır diye ortada dolaşan afgan işçiler, süper futbol oynayan hırvatlar, daha niceleri. ne yazık ki bir şekilde şeçilmiş olması gereken türk askerinin uluslar arası ortamda ne kadar rezil kaldığını görülebilir bunların yanında.

    10 küsür milletin beraber yaşadığı bir kampta kendi askerine "türk olmayan askerle samimi olmama" emri verilmiştir. aşk-meşk meseleleri olur, kız alınır-kız verilir(ari türk ırkı bozulur) arazi anlaşmazlığı çıkar diye düşünürsen bu doğrudur. onun dışında türk olmayan asker türkleri yobaz, asosyal, takıntılı ve hurafe olarak görür.

    beraber çalıştığım bir fransız yüzbaşı kendisine yaptığım yardımlardan mütevellit birer içki içme jestinde bulunur.
    -valla captain gelmek isterim ama korkarım ki bu doğru olmaz..
    -neden lan, bir bira içicez mesai dışında.
    -doğru dedin de yasak be bize.
    -dinen mi?
    -yok, cebren, emirle.
    -nasıl ya?
    -şöyle ki; ben sivil hayatımda içki içen, mala vuran bir kişiyim ama burda yasakladılar böyle ahleksiz şeyleri.
    -heha dalga geçiryorsunuz or-4 hollowlife, madem emirle, ben de komutanından izin isterim.
    -tabii ki en doğal hakkınızdır.

    gider soran captain, kös kös gelir.

    -noldu captain? acaip şeyler duymuş gibisin ?!
    -he lan, adam izin vermedi senin için iyi mi, nasıl bir şey bu ya..

    bunun bir araştırmasını yapmamış, en büyük yetisi yasaklamak olan, 3000 km götürüp uluslar arası karargahta çalıştırdığı askerine güvenmeyen, bir otoritenin, kaş yaparken göz çıkardığı kamptır.

    (bkz: uluslararası platformda ünlenmiş türk tıpçıları)
    (bkz: yaktın beni isveçli camilla)
  • afganistanda 5 adet bölge komutanlığı bulunmaktadır. bunlardan rc-c (regional command capital) olan bölge komutanlığının şu an itibari ile türkiye de bulunduğu ve yönetiminin gerçekleştirildiği yer camp warehouse içerisindeki merkez karargahıdır. portekizliler, fransızlar, almanlar, amerikalılar merakla afganların neden türklere saldırmadıklarını sormaktadırlar. bu olayın müslüman kardeşliği ile alakası olmadığını keza burda bulunan fransız askerlerininde yarısının müslüman olduğunu ancak tehdit seviyesi en yüksek ülkelerden biri olduğunu ısrarla söylemektedirler. bizde kendilerine bizim burayı sömürmediğimizi barış için burda olduğumuzu dile getirmekteyiz. ama içten içe bölge komutanlıklarından birinin her ne kadar amerikan rc-e bölgesinin içerisinde de olsa türkiye ye verilmesinden rahatsızlık duymaktadırlar. özellikle portekiz ve yeni zelanda ülkelerinin komandoları kendilerini bizden çok üstün görmekteler. ama bir gerçeği unutmaktalar tabiki her türk asker doğar.
hesabın var mı? giriş yap