• pop'ta, elektronika'da, caz'da, klasik rock'ta, hatta şu bildiğimiz klasik müzikte ya da indie'nin pop ya da folk gibi alt-türlerinde bile değil de, sadece hip hop'ta ve indie rock'ta rastlanabilecek bir kusursuzluk eşiği vardır; bu eşiğin, hiç kimsenin o güne kadar yazamadığı melodileri günyüzüne çıkarmakla, müziğin gidişatını değiştirmekle bir ilgisi yoktur, ya da (adlandırmak adına adı "aşk" konulmuş) kimi içgüdüsel heyecanlarda ortaya çıktığına (bizzat ve yalnızca) şahit olduğumuz (leon'daki küçük kızın da mükemmel bir çaresizlik teslimiyetiyle anlattığı) karın-üstü boşluk (ya da istiareciye göre "doluluk") hislerini yaratan güzellikten ibaret değildir bu eşik. aksine kişiseldir, kabullenmeyle ilgilidir (bu bağlamda benim hip hop ya da indie rock'ta bulduğum ya da uydurduğum eşiği siz de metalde ya da r&b'de bulabilirsiniz pekala); bizim de uykuyla uyanıklık arasında arka-arkaya dizdiğimiz sesler olmuştur, o seslerin vücut bulmuş, ya da kağıda dökülmüş halini belki böyle bir eşik için şart koşarız. kanye'nin, "late registration"ında ya da şu ünlü son albümünde bu eşiği aştığını gördüm, jay-z'nin "the blueprint"te, ghostface'in "supreme clientele"de, big boi'un "sir lucious left foot: the son of chico dusty"* de yapmış olduğu gibi; ya da arcade fire'ın bütün lp'lerinde gördüğüm gibi. işte bu albüm, daha doğrusu ep, girls'ün o eşiği atlamış albümü. şimdi self-titled debutlerini (self-titled derken bir albüm olarak "album", tıpkı bir müzik grubu olarak the band gibi) dinlesem, onun da anlamı değişecek, o da bu eşiği aşıp gelecek; çünkü "funeral"ı üç sene dinleye dinleye ezberlediğimizi varsaydığımızda "neon bible" çıkar gelir, onu dinleriz, sonra tekrar "funeral"ı alırız elimize, bir başka törendir artık bu; bu ikisini arada bir birarada dinleyerek üç yıl daha geçiririz, sonra "the suburbs" gelir, yeni ahit'i yazarız.

    01 “the oh so protective one”
    02 “heartbreaker”
    03 “broken dreams club”
    04 “alright”
    05 “substance”
    06 “carolina”
  • sufjan stevens'ın all delighted people'ı ile birlikte 2010'da çıkan en iyi ep'dir.*
  • ep'nin, eğer plağı baz alırsak ilk yüzünün ağır 3'lüsünün son yumruğu vuran ve albüm ismi olmayı hakeden aşırı başarılı şarkısı. değişik bir çekimi var, çok çok iyi.

    it's hard enough to be alone
    it's harder still to spend so long looking for happiness
    feeling so restless

    i know you feel like i do too
    even though i'm close to you i can't be what you need
    you're just as lost as me

    i just want to get high but everything keeps bringing me down
    if you know something i don't, come on and help me out

    but i just don't understand how the world keeps going nowhere

    there's still so many people poor
    can't get my head around this war, all of this senselessness
    feeling so hepless

    so many people live and die
    and never even question why all of their dreams are gone
    how can they carry on

    i would like some peace of mind, i've got such a heavy heart
    and you were broken down before you had a chance to start

    and i just don't understand how the world keeps going nowhere
hesabın var mı? giriş yap