*

  • baden powell in de savaştığı ve izciliği keşfettigi savaş.
  • savas tarihinin son asillerin savasi olarak nitelenen savasidir. ama meydan savasini inglizler kazaninca boerler geri cekilmis ve ingilizler de asillerin savasindan vazgecerek boerleri alt etmislerdir.
  • ayni zamanda 1880de büyük britanya'nin baskici yönetimine karsi baslayan ve boerlarin 1881'de özgürlüklerini elde etmeleri ile sonuçlanan isyani anlatmak için de kullanilan terim.. (bkz: majuba tepesi)
  • gerçekte iki boer savaşı vardır. birincisi benjamin disraeli'nin 1877 de önce afrikalı yerliler daha sonrada boerlerin çoğunlukta olduğu transvaal ve orange cumhuriyetlerinin britanyaya ilhakını açıklamasıyla başlamış ve 1882'ye kadar sürmüştür. boerler ilhakı geçersiz kılmak için savaşmış ve bahsedilen eyaletlerdeki sınırlı yönetim haklarını korumuşlardır. transvaal'de elmas bulunmasından sonra iştahı kabaran ingilizler ve boerler arasında artan gerilim ingilizlere oranla daha zayıf olan boerlerin gerilla yöntemlerine başvurmasına yol açmıştır.
    1899 da boerlerin cape kolonisi ve natal'e saldırmasıyla başlayan ikinci savaş ise ancak 1902 yılında imzalanan vereenigning barış antlaşması ile sona ermiştir.
  • ingilizlerin "napoleon savaşları" ile "birinci dünya savaşı" arasında girmiş olduğu en büyük ve en pahalı savaştır.

    ingiltere ile güney afrika cumhuriyeti ve orange bağımsız devleti arasında 11 ekim 1899'de başlayıp 31 mayıs 1902'de vereeniging barışı ile sona ermiştir.
  • wilbur smith'in fırtına* kitabında anlatılan savaş.
  • transvaal'da bulunan zengin altın yatakları nedeniyle girişilmiş savaşlardır. ilk boer savaşının bozgunundan sonra 1902 yılındaki ikinci savaş boer halkına çoluk çocuk demeden büyük bir yıkım getirmiştir. ingilizler tarafından gerilla yöntemiyle savaşan boerleri yıldırmak için evleri ve çiftlikleri yakılan yerel halk insanlık tarihinin ilk toplama kamplarına götürülmüşlerdir. zaman zaman kötü ve yetersiz bakım nedeniyle ölüm oranının yüzde 40'ları bulduğu kamplarda yöneticiler tarafından sabun bile lüks mal sayılarak kamplara sokulmamıştır. savaş sonrası ingiltere iç siyasetini de etkileyen bu olaylar dizisi "hümanist" liberallerin mevcut yönetimi anti-emperyal söylemlerle yıpratıp sonrasında da iktidarı ele geçirmelerine ön ayak olmuştur.

    not: berlin'de 1930'larda britanya büyükelçisi olan sir neville henderson, anılarında nazi toplama kamplarının acımasızlığı konusunda goering'e sitem ettiğinde, onun kitaplığının raflarındanbir alman ansiklopedisinin ciltlerinden birini çıkardığını aktarır: konzentrationslager maddesinin bulunduğu sayfayı açtı ve yüksek sesle okudu; "...önce ingilizlerce güney afrika savaşında kullanılmıştır." kaynak: niall ferguson - empire: how britain made the modern world

    son olarak; (bkz: cecil rhodes)
  • ilki ingiltere'nin 1877'de transvaal 'i boerler'den ilhak etmesiyle 1880-1881'de gerçekleşmiş savaşlardır. 1880'de patlak vermesinin öncesinde bir süre için iki tarafın da zulularla mücadelesini de kapsayan bu savaşlarda en sonunda boerler ingiliz güçlerini mağlup etmiş ve transvaal tekrar (1898'de çıkacak ikinci savaşa kadar) bağımsız bir boer devleti konumuna gelmiştir

    ikincisi ise 1899-1902 yılları arasında ingiltere ile güney afrika'da hakim olan (hollanda kökenli) boerler arasında güney afrika hakimiyeti için yapılan savaşlardır. ingiltere'nin yarım milyona yakın asker getirdiği ve çok uğraştığı savaşları en sonunda ingiltere kazanmış ve boer devletlerini tasfiye ederek güney afrika'yı kendi sömürgesi haline getirmiştir. o dönemin padişahı 2. abdülhamid savaştaki galibiyeti için ingiltere'ye kutlama yazısı yollamıştır.

    (bkz: boer)
    (bkz: boerler)
  • ikinci boer savaşında winston churchill esir alınmış ve bir esir kampına götürülmüştür. kendisi daha sonra kamptan kaçıp ingiltere'de kahraman ilan edilmiştir. tabi çanakkale'de kahramanlık unvanı atalarımız tarafından geri alınmıştır.
  • john coleman "300 ler komitesi" isimli kitabında sıkça bahsettiği bu savaşı şöyle anlatmıştır:
    anglo-boer savaşı’nda gösterilen vahşet ve binlerce masum boer kadın ve çocuğunun katledilmeleri aslında dünyayı sarsmalıydı. neden ingiliz imparatorluğu bu tarım toplumuna savaş açmıştır? bunun yanıtı basittir ve 300’ler komitesi tarafından saklanmamıştır.
    savaşın nedeni transvaal cumhuriyeti ve özgür portakal nehri devleti topraklarının altında bulunan değerli madenler, altın ve elmasların kontrolünü ele geçirme isteğidir. ancak bu amaç birkaç basın organı dışında tüm medya tarafından dünyadaki insanlardan gizlenmiştir. bu davranışla 300’ler komitesi’nin işlediği büyük suçun üstü örtülmüştür ve halen komite’nin işlediği suçlar medya tarafından kapatılmaktadırlar.
hesabın var mı? giriş yap