• ermeni sorunu ilk kez burada söz konusu olmuştur.
  • kaynaklarda osmanlı topraklarını rusya tehdidi ve hâkimiyetinden kurtardığı belirtilen ama aslında osmanlıya büyük zararlar veren kongre.

    bu kongrede toprak ve idare gibi konulardaki görüşmeler ve önerilerde osmanlı adeta devre dışı bırakılmış, osmanlı temsilcilerinin itiraz hakları ve teşebbüsleri engellenmiştir. berlin kongresi protokollerinde geçen ifadelere bakıldığında görüşmelerin tamamına yakını osmanlıdan bir şeyler koparma adına diğer ülkelerin menfaatleri ve sınırları ile alakalıdır.

    berlin kongresinde dikkate değer birkaç husus vardır:

    1- ingiltere, berlin antlaşması arifesinde osmanlı temsilcilerine vadettiği yardım karşılığında kıbrıs’ı kısmen tehditle almıştır.
    2- sınır düzeltmesi adı altında kotur şehri iran’a verilmiştir.
    3-kongrede dikkat çeken bir başka konu da ermeni sorunu’nu ortaya çıkarmış olmasıdır.
  • 13 haziran-13 temmuz 1878 tarihleri arasında, alman imparatorluğu'nun başkenti berlin'deki şansölye binası reichskanzler'de toplanan ve 3 mart 1878 tarihli ayastefanos antlaşması'nın bazı hükümlerini ilga eden uluslararası antlaşmadır.

    93 harbi olarak da bilinen 1877-1878 osmanlı rus savaşı'nın sonucunda, osmanlı devleti rusya karşısında ciddi bir yenilgi almıştı. bu yenilginin bir sonucu olarak imzalanan ayastefanos antlaşması'nın hükümleri de osmanlı imparatorluğu için oldukça ağırdı. ancak batıda bulgaristan, batı trakya ile doğuda kars ve bayezid yerleşimlerinin rusya'nın eline geçmesi, çarlık rusyası'nın batıda akdeniz ve doğuda bağdat'a kolayca ulaşabilmesi anlamını taşımaktaydı. bu durum avrupanın büyük güçleri nezdinde olumlu karşılanmadı. özellikle britanya, yeni kurulacak olan ve ege denizi'ne kıyısı olan büyük bulgaristan üzerinden sıcak denizlere ulaşabilecek bir rusya'nın, londra'ya bağlı sömürgeler ile kurulmuş deniz ikmal yollarını kolayca kontrol edebileceğini öngörmekteydi. diğer yandan alman şansölyesi bismarck ve avusturya macaristan imparatoru da sırbistan ve karadağ'ın görünüşte bağımsız ancak gerçekte rusya'nın kontrolüne geçmiş birer devlet haline gelmesi ve balkanların tamamen rus kontrolüne geçmesi durumunu kendi stratejik güvenliği açısından endişe verici bulmaktaydı.

    böylece avrupalı büyük devletler ayastefanos antlaşması'nı onaylamadılar. pek çok kişinin aklına, rusya istanbul'un kapılarına kadar dayanmışken, avrupalı büyük devletlerin ayastefanos antlaşması'nı onaylamamasının yeni bir antlaşmanın yapılması için neden yeterli sebep olduğu sorusu gelebilir. ancak ayastefanos antlaşması'nın 29'uncu maddesi, bunun bir ön antlaşma olduğunu ve 1856 paris antlaşması'na imza atan diğer devletler tarafından onaylanması gerektiğini belirtir. rusya ayastefanos'u imzalarken osmanlı'dan bu kadar çok toprak koparmasının uluslararası hukuk temelinde kabul edilmesi gerektiğini bilmekteydi ve hem rusya'nın artık durması için bölgeye savaş gemileri yollayan ingiltere'nin tutumundan ötürü, hem de osmanlı topraklarındaki işgallerini meşrulaştırmak için böyle bir madde konulmasına razı gelmişti. zira 1856 paris antlaşması osmanlı devleti'nin toprak bütünlüğünü teminat altına almakta olduğundan uluslararası hukuka uygunluk açısından da bu önemliydi. böylece hem bu nedenle, hem de ingiltere'nin ayastefanos'un özellikle büyük bulgaristan'ın kurulmasına yol açan hükümlerine karşı çıkması sonucunda şansölye bismarck'ın başkanlığında berlin kongresi toplanmıştır. kongre sırasında zaman zaman avrupalı devletlerin temsilcileri gizli oturumlar yapmış ve bunlarda osmanlı delegeleri içeri alınmamıştır. osmanlı delgelerinin katıldığı toplantılarda da, bismarck onların sık sık sözünü yarıda kesmiştir. öyle ki, gururu incinen delegelerin üzüntülü halini gören rus temsilcilerden birinin yanlarına gelerek arkalarında savaşta can veren insanlar olduğunu, bu nedenle onları düşünerek dik durmalarını tavsiye ettiği söylenir.

    berlin kongresi'nin katılımcılarını gösteren 1883 yılına ait bir gravür:
    görsel

    esasında ikinci abdülhamid'in oturduğu yerden yönetmeye çalıştığı 93 harbi'ni gazi ahmet muhtar paşa ve gazi osman nuri paşa gibi kumandanların başarılarına rağmen ağır şekilde kaybettiği çok açıktı. bu nedenle berlin antlaşması da ayastefanos'ta kaybedilenlerin çoğunu osmanlı'ya geri getiremeyecekti. ama yine de rusya'nın fazla güçlenmesini önleme kaygısıyla oluşturulan yeni maddeler, osmanlı için ayastefanos'taki kayıpları bir nebze olsun telafi etmekteydi.

    toplantıya başkanlık eden alman şansölyesi otto von bismarck'ın üzerinde durduğu ana konular balkanlar'ı istikrara kavuşturmak ve ingiltere, rusya ve avusturya-macaristan'ın farklı çıkarlarını dengelemeyi taahhüt etmek üzerinde yoğunlaşmaktaydı. böylece rusya'nın bölgedeki kazanımları makul düzeyde tutulacaktı. yine de osmanlı imparatorluğu avrupa'daki topraklarının önemli bir bölümünü kesin bir şekilde kaybetmiş oldu. bulgaristan, teselya ve romanya kaybedildi. doğu rumeli yani güney bulgaristan özel bir idare altında olmak kaydıyla osmanlı imparatorluğu'na geri verildi. ayrıca batı trakya da osmanlı devleti'ne geri verildi, böylece rusya'nın ege denizine ulaşmasının önüne geçildi. keza, makedonya bölgesi de ıslahat yapılması kaydıyla osmanlı imparatorluğu'na iade edildi.

    romanya bağımsızlığına kavuştu, ancak besarabya'nın bir kısmını da rusya'ya devretmek zorunda kaldı. sırbistan ve karadağ resmen bağımsız devletler haline geldiler ancak bosna-hersek, ve raşka (sancak) avusturya-macaristan imparatorluğu'nun idaresi altına girdi. böylece rusya'nın adriyatik denizi'ne ulaşmasının önüne geçildiği gibi, balkanların da tamamen rus hegemonyasına girmesinin önüne geçilmiş oldu. ingiltere ise osmanlı devleti'ni kongrede destekleme şartıyla kıbrıs'ı devraldı.

    doğuda tıpkı ayastefanos antlaşması'nda olduğu gibi kars, ardahan ve batum'un rusya tarafından işgali tescillendi. ancak önceki antlaşmadan farklı olarak bayezid ve eleşkirt osmanlı'ya iade edildi. büyük ağrı dağı kuzey yamacı rusya'da, güney batı yamacı osmanlı'da ve güney doğu yamacı ise iran'da kalacak şekilde üç eşit parçaya bölündü; dağın zirvesi üç devletin sınırlarının kesişim noktası oldu. böylece bayezid şehri ve kalesi, bunun yanında ishakpaşa sarayı ve serdar bulak geçidi osmanlı imparatorluğu'nda kaldı, ancak daha güneyde yer alan kotur iran'a verildi. böylece rusya'nın mezopotamya havzası ve basra körfezine ulaşan güzergahlara ulaşımı da engellenmiş oldu.

    söz konusu kongre ayrıca ermeni meselesinin uluslararası bir hal almasına da vesile olmuştur. berlin antlaşması ile osmanlı devleti ermenilerin çoğunlukta olduğu vilayetlerde ıslahat yapılması sözünü vermiştir. ancak sonradan bu illerde ermenilerin çoğunlukta olmadıkları gerekçe gösterilerek ıslahat yapılmamış, bunun bir sonucu olarak da bu hükmü zorla kabul ettirmek adına ermeni komitacıları çeşitli tedhiş eylemlerine başvurmuşlardır. böylece doğu anadolu'nun çeşitli yerlerinde isyanlar çıkmış ve xix. yüzyıl sonuna doğru bu olaylar kanla bastırılmıştır.

    berlin kongresi, 1856 yılından beri avrupa merkezli uluslararası hukuka hakim olan temel paradigmada bir kırılmanın yaşandığı döneme denk gelmiştir. özellikle ingiltere'de lord palmer'ın başını çektiği "avrupa barışı'nın korunması osmanlı devleti'nin toprak bütünlüğünün korunması ile mümkündür" düşüncesi artık geçerliliğini yitirmişti. bu durum zar zor ayakta durabilen osmanlı'nın o zamana kadar avrupa'daki güç dengelerini kullanarak ömrünü bir süre daha uzattığı zamanların sonuna gelindiği anlamına da gelmekteydi. paradigmayı değiştiren faktörlerden biri de, almanya'nın siyasi birliğini sağlayarak yavaş yavaş ingiltere karşısında bir güç unsuru haline gelmesi olacaktı; burada ironik olan almanya'nın büyük bir güç olarak ortaya çıkmasının, bir yandan osmanlı devleti'nin yarım asır boyunca dayandığı denge politikasının sacayaklarını sarsarak onun çöküşünü hızlandırırken, diğer yandan zamanla onun için vazgeçilmez bir müttefik haline de gelecek olmasıydı. ancak 1878 yılı bu olguların anlaşılması için henüz erken bir dönemdi. yine de berlin kongresi'nde osmanlı'nın müttefik olarak gördüğü lord salisbury'nin osmanlı'ya verdiği sözleri yeterince tutmadığı osmanlı yetkilileri tarafından görülmüş ve bu da osmanlı'nın kendine gerçek bir müttefik olarak başka bir güce yönelmesinin önünü açmıştır.

    (solda) ayastefanos ve (sağda) berlin antlaşmaları'na göre osmanlı devleti'nin avrupa sınırları

    berlin antlaşması sonrasındaki dönemde,
    1899 yılında osmanlı devleti'nin batı sınırları:
    görsel

    1899 yılında osmanlı devleti'nin doğu sınırları:
    görsel

    (bkz: plevne savunması/#151195779)
hesabın var mı? giriş yap