beraat etmek

• yargi kurumlari tarafindan suclu bulunmamak
• necmettin erbakan'ın uzunca bir dönem kullandığı yüklem.
  (bkz: biiiiiz beraat ettik)
• (bkz: aklanmak)
• michael jackson şarkıcısının yenice başına gelen kutlu şey.
  (bkz: michael jackson in taciz davasi)
  (bkz: michael jackson un hapiste yatma ihtimali)
• iki yıldır verdiğim emek sonucunda ulaştığım durumdur. beraat ettim. çok mutluyum.
  
  evet beraat etmek çok büyük mutlulukmuş. hele benim gibi otuz yaşına kadar adliye yüzü görmemiş bir insan için, ağır ceza mahkemesinde yargılanmak nasıl bir travmadır tahmin bile edemezsiniz. ve bütün bunları tek başına, kimseyle paylaşmadan yaşamak ne kadar zordur bilemezsiniz. adliyeye gittiğim ilk gün, iki adet cinayete tanık olmam da cabası. hala dün gibi hatırlarım.
  
  haksız yere suçlanmayı, bunu ispat etmeye çalışmayı, insanlar tarafından yanlış nitelendirilmeyi allah kimseye göstermesin. kötü niyetli insanlardan da korusun. bugün hayat bir başka güzel geliyor gözüme.
• her türlü yargılanan için güzeldir de, özellikle ağır ceza mahkemesinde yargılanan için bir başka güzeldir.
  
  (bkz: beraat ediniz, ettiriniz)
• benim için eşeğini önce kaybedip sonra bulmak gibi bir şeydir.
  
  kendisi de aslında bir suç içermeyen saçma sapan bir duruma tanıdığım bir kimseyi kıramadığım ve üstelik taraflara iyilik ettiğimi düşünerek dahil olup, öncelikle dört ay boyunca adli kontrole tabi olduğum, yaklaşık iki yıldır da stresinden ne yediğim ne içtiğimden bir şey anlamadığım ve ağır ceza mahkemesinde yargılandığım davadan tek celsede beraat ettim.
  
  üzerimden tonlarca yük kalktı.
• bugün itibariyle ağır ceza mahkemesinde hiçbir suçum olmamasina rağmen hakkımda açılan bir davadan beraat ettim.
  bir dakikanın bir ömür gibi geldiği anlarım oldu ve yine bir ömür gibi gelen bir dakika sonunda mahkeme heyeti tarafından beraatime karar verildi.
  t, suçsuzluğunun ispat edilmesi.
  edit, bugün itibariyle de hakkımda verilen beraat kararı kesinleşti.