bekke

• kur'anı kerim'de mekkenin adı. gözyaşı vadisi anlamına geldiği rivayet edilir.
• kur'ân-ı kerim'de âl-i imrân sûresi'nin 96. ayetinde geçer. arapça'sında bekke yazmasına rağmen mealinde mekke olarak yer alır.
  
  http://quran.al-islam.com/…&ntype=1&nsora=3&naya=96
• mekke ile aynı yer olup olmadığı tartışmalı.
• (bkz: petra)
• https://m.youtube.com/watch?v=5-4wiamnxis
• meal okurken farkına vardığım kelime. ufak bir araştırma yaptım ve kudüs olması kuvvetle muhtemel şehir. kudüs'ü görmüş ama mekke ve medine'yi henüz görmemiş birisiyim. mekke, kudüs'e göre çocuk sayılacak bir şehir.eski kudüs'e vardığınızda ise neredeyse insanlık tarihi ile karşı karşıya kalacağınızı göreceksiniz. dinlerin buradan dünyaya yayılmış olması o nedenle tesadüfi değil. hz. muhammed, hz isa, hz. davut, hz. süleyman, hz. ibrahim ve daha nicelerinin kesişim noktası.
  
  anlatılanlar ışığında insanın aklına bu yahudilerin bir oyunu mu diye bir komplo teorisi getiriyor. adamların aklı fikri kudüs'de. artık müslümanlar kudüs'e hac ziyareti için neredeyse uğramıyorlar. direkt olarak mekke - medine sonra memlekete dönüş. bir şekilde hristiyanları ve müslümanları buradan uzak tutmaları lazım. müslümanlar konusunda başarılı olunmuş. ama kafile kafile otobüslerle kudüs'e hristiyan hacıları hala geliyor. o zeytin dağı'ndan kutsal kabir kilisesi'ne olan çile yolu'ndaki hac yürüyüşlerini yapmaya devam ediyorlar(bu yürüyüş sırasında cehennem vadisi üzerinde sürekli ring helikopter uçuşlarıyla bu yürüyüşü yukarıdan çok sıkı takip ediyor israil) ve onları da bir şekilde uzak tutabilseler çok çok mutlu olacaklar.
  
  edip yüksel'in sitesindeki link te anlatılan şeyler mantıklı ve sorgulanabilir bence.
• babamın ilginç bir teorisi olan yer. bunu yazmak da benim boynum borcudur.
  
  al-i imran suresi 96. ayet der ki:
  
  insanlar için kurulan ilk ev, bekke’de olandır. bereketli ve herkese doğru yönü göstersin diye kurulmuştur. [1]
  
  peki, kuranda başka yerlerde mekke denmesine rağmen neden burada böyle kullanılmamıştır?
  
  bekke’nin kelime anlamı rivayetlere göre, gözyaşı vadisidir. aklımızda bulunsun.
  
  97. ayet de şöyle devam eder:
  
  orada apaçık göstergeler, ibrahim’in durduğu yerler vardır. oraya kim girerse güvende olur. bir yolunu bulup gidebilenlerin o beyt’te, ka’be’de hac yapması, allah’ın insanlar üzerindeki hakkıdır. bunu göz ardı edenler bilsinler ki allah’ın kimseye ihtiyacı yoktur.
  
  ibrahim’in bulunduğu yer neresidir? şanlıurfa. peygamberler şehri; ateşe düştüğü yer.
  peki, urfa’nın özelliği nedir? göbeklitepe’nin burada bulunması. insanlığın bilinen ilk tapınağı. 96. ayette geçen herkesi doğru yönü gösteren ilk ev, göbeklitepe’de bulunan taşlar da apaçık göstergeler olabilir mi? daha da ilginci, şanlıurfa’nın bulunduğu yer; dicle ve fırat nehirlerinin arasında, gözyaşı vadisi.
  
  eğer böyle ise, şanlıurfa = bekke’dir ve her müslüman’ın burayı ve kab’e’yi hac etmesi farzdır. peki bu kimin işine gelmez? 97. ayette bunu gözardı eden kişiler kimlerdir? araplar? :)
  
  bu da burada dursun.
  
  kaynakça:
  
  1
• bilinenin aksine kâbe mekke'de değil bekke'de yer alır.
  fetih suresi 24. ayette mekke'nin fethedildiği belirtilir. ancak bir sonraki ayette kâbe'nin bulunduğu şehrin hâlen kafirler tarafından tutulduğu anlaşılır. ayetin devamında ise mekke fethinin yakın bir fetih olduğunu dolayısıyla gerçek fethe yani kâbe'nin bulunduğu şehrin yakın bir zamanda fethedileceğini müjdeler. işte bu şehrin adı bekke'dir.
  bekke, 2 bin yıllık bir tevrat'ta geçmektedir. adem nebi'nin inşa ettiği ilk mescidin bulunduğu bu şehrin nesiller boyu terk edilmesinden sonra ibrahim nebi tarafından tekrar ayağa kaldırıldığı ifade edilir. ismail oğlu nebati tarafından korunan bu şehrin ağlama yeri anlamına geldiğini de belirtmek gerekir.
  
  bekke nerede? ismailoğulları'nın yani nebatilerin başkenti tevrat'ta belirtildiği üzere tüm arabistan'ın anası olan petra'dır. 600-700 yılında inşa edilmiş tüm mescitler de istisnasız petra'ya bakmaktadır. 690 yılında haccac'ın kutsal şehri yakıp yıkması ve kudüs'ün kıble ilan edilmesiyle bu hakikat unutulmuştur.
  
  elbette müslümanlar bu hakikati umursamayacaktır. ibrahim nebi'nin hiç gitmediği, hiçbir peygamberin adının geçmediği, hiçbir arkeolojik delilin bulunmadığı günümüz mekke'sini kıble edinmeye devam edeceklerdir. çünkü onlar da atalarının yolunu takip ederler, allah'ın yolunu değil.