başkaldırı

• cok genc yada yasini basini almaya yakin vakitte insanoglunu tarafindan devreye sokulan, genellikle sokuldugunda ya hep ya hic mantiginin direk olarak devreye girmesine kaynak olan ve hayatin alakali bolumu ile ilgili yapilmasi iyi olabilecek seyleri bir ac/kapa dugmesi kararliliginda iptal ettiren sosyal isyan/bunalim baslangici.
  (bkz: isyan)
• (bkz: ayaklanma)
• başını kaldırmakla olmaz.
• tıpkı ilk randevusuna yetişmeden önce makyaj yapan bir kadın gibi, dünya da doğduğumuz anda bize doğru gelirken makyajını çoktan yapmış, maskesini takmıştır. üstelik ona aldananlar da yalnızca konformistler olmayacaktır; her şeye ve herkese karşı çıkmaya doyamayan asi varlıklar kendilerin de ne kadar itaatkar olduğunun farkında değildirler. onlar ancak, daha önceden başkaldırmaya değer oldukları şeklinde yorumlanmış şeylere karşı başkaldıracaklardır.
• bir başkaldırma ancak saçlarından tutulur
• (bkz: beton çatlağından fışkıran ot)
• kişin kendi hayatına ve toplumsal hayata dair "bu böyle olmamalı" dediği yerde başlayan karardır. evet, başkaldırmak karar vermektir, çünkü kararsızlık hareketsizleştirir, uyutur, pasifize eder. geçici de olsa bir şeylerden emin olmanız gerekir; bu yaşadığımız hayatın hiç de katlanılır olmadığından şüphe duymamak gerekir örneğin. bir kere gerçekten emin olundu mu gerisi gelir, artık asla esikisi gibi olamazsınız, asla uymazsınız ve hareket edersiniz...
• '' her değer başkaldırıyı getirmez, ama her başkaldırı bir değeri çağırır sessizce.''
  
  albert camus
• yasamin en buyuk anlamlarindandir. cocukluktan itibaren ve yasanilan sure boyunca her alanda dayatilan dusuncelere kisinin baskaldirmasi ise kutsaldir, benligine karsi isledigi sevaptir.
• “başkaldırma birlik ister, tarihsel devrim ise tümlük. birincisi bir evet’e dayanan hayır’dan yola çıkar, ikincisi salt yoksamaktan yola çıkarak çağların sonuna atılmış bir evet’i yaratabilmek için bütün kölelikleri bağrına basar. biri yaratıcıdır, öteki yoksayıcı. birincisi gittikçe daha çok varolmak için yaratmaya adanmıştır, ikincisi gittikçe daha iyi yoksamak için üretmek zorundadır”
  
  "devrimin içinde her şeye izin vardır, öldürme bir ilke olabilir"
  
  (bkz: albert camus)