• bir balıkçı şehridir. küçücüktür ama kanal boyunda romantizm yaşamak isteyen erasmus öğrencilerinin tercih edebileceği sakin bir portekiz şehridir. kanallar dışında tuz üretilen bir bölgesi de varmış. 2-3 tane de kilisesi var. 6 saatte rahat rahat her yeri görülebilecek bir şehir.
  • portekiz'in büyük sayılan şehirleri arasında yer almamakla birlikte, oldukça sakin, huzur verici bir batı şehri.

    kıyı boyunca uzanan kum yığınları kıyı gölünün okyanusa bağlanan açıklığını kapatana dek yani 16. yüzyılın sonlarına kadar kent önemli bir liman olarak kullanılmaktaymış. 1808 de sahil kordonu patlayıcılarla ihlal edilmiş*. sonrasında, tüm geleneksel sanayiler kordonu eski haline getirmeye çalışsalar da, kıyı şeridi bir türlü düzeltilememiş.

    tren istasyonunun mozaik dış yapısı gibi farklı yapıdaki binaları görülmeye değer. birbirine bağlanan 3 kanalı ve rengarenk boyalı kayıklarıyla eskiden zenginliği balıkçılık olan bu kentte, şehir merkezinden epey uzakta olan okyanus kıyısına gitmek için saatli otobüsleri yakalamanız gerekiyor. palmiyelerin sizi karşıladığı sahil kıyısına da costa nova adı veriliyormuş. boyuna yeşil, mavi, kırmızı çizgili küçük evleri de sahil boyunca görmek mümkün.
  • porto lizbon arasinda rengarenk, guzel seramik fabrikali, renkli gondollu, dar sokakli portekiz sehri. wikitravel'in yalancisi oldugum uzere dunyanin ucuncu buyuk deniz feneri de barra plaji denilen aveiro'ya 10 km uzaktadir. 1 hafta yasadigim ve gordugum kadariyla, ekonomisi ne hayvancilik ne balikcilik, bildigin erasmusa baglidir efendim. mercado negro tam merkezde guzel mekanlarindan biridir. gidip, gorulesi, nisan ayinda guneslenilesi, sevilesi sehir.
  • portekizin ortasında* kalmıs, venedik misali kayıklarıyla, ve içi çiğ yumurta kremasi ile dolu tatlısıyla ünlü şehir.
  • tarihte burası bir balıkçı kentidir. aveiro'da yalnız bir balıkçı yaşar. rıhtımlarda çoğu zaman elinde kovayla görülen yaşlı bir adamdır balıkçı joao. elleri yaşlı adam elidir, saçları yaşlı adam saçı; ağzı, burnu en çok da gözleri yaşlıdır. türünün son örneği olan joao, aslında üç binden daha uzun yıl yaşamış, gümüş bir ejderhadan başka bir şey değildir. insan kalabalıkları arasında şekil değiştirip yürür; sokaklarda tıpkı iki ayaklılar gibi gezinir durur. kadim ejderhaların insanlar arasına karışabilmek için şekil değiştirme sırlarını buldukları günlere kadar gider joao'nun anıları. teker teker ölen soydaşlarının hatıralarıysa, hala yad edilebilecek kadar canlıdır. farklı bir türün yüzyıllar boyunca kendini göstermeden de olsa insanlarla birlikte yaşayabileceğinin en iyi örneğidir. gümüş kanatlarını açıp ay ışığı altında uçtuğunu gören en son kişi, en az üç kuşak önce averio'dan ve dünyadan ayrılmıştır bile.

    peki averio'lu ejderha joao'yu insanlar arasında insan gibi yaşamaya iten şey nedir? onu tanısalar kimileri sinsi derdi kuşkusuz; kimileriyse aşk yüzündendir diye acırlardı. "ejderhalara mahsus davranışlar vardır" diye ahkam kesenler bile çıkabilirdi. oysa gerçek bunların hiçbiri değildir. işin asla joao, çok eskiden beri yaşlı bir balıkçıydı ve bundan sonra da öyle kalacaktır. joao, daha averio yokken, gümüş kanatlarının pulları ay ışığında parlarken bile balıkçıydı, anlatılan bu hikaye unutulduğunda da balık tutmayı sürdürecek.
  • birkaç saat gezmeme rağmen aşık olduğum bir şehir oldu burası. nehir kenarından merkeze doğru inen sokakta küçük küçük pasta, ekmek dükkanları ve aralarında dar sokaklarda bulunan kitapçılar. sahilin karşısındaki cafe,barlarda da okyanusa karşı bira içmek haz vericiydi.

    rivayete ve gözümle gördüğüme göre ispanyollar buraya günübirlik gidip gelerek kitap ve malum otlardan getirirler.

    ayrıca başka bir rivayete göre cristiano ronaldo'nun babasının memleketiymiş. her yerde atkısı var oğlunun, lizbon'da bile o kadar yoktu.
  • ilginc bir * habere mekan olmus kucuk, sirin mi sirin, bence guzel mi guzel portekiz sehri. porto ile coimbra arasinda kalir.
  • aveiro ya gittiyseniz mutlaka bir pastahaneye uğrayıp yabanmersinli muffin alın,
    zaten yapacak başka birşey yok.

    tüm portekizdeki en sıkıcı yer olabilir.
  • portekiz'in centro bölgesinde yer alan porto'ya trenle 1 saat kadar uzaklıkta sakin, küçük, sevimli bir liman kasabasıdır. merkezindeki kanalda rengarenk kayıklar vardır. kayıkların üzerinde çeşitli desenler, boyamalar, figürler vardır. görmezseniz fazla bir şey kaybetmezsiniz. kanallar harici görülecek fazla bir yeri yoktur. ancak lizbon ve porto'nun keşmekeşinden sıyrılıp kafa dinlemek istiyorsanız tercih edebilirsiniz.
hesabın var mı? giriş yap