*

  • astımlı hastaların uğrak yeri olan bu mağara, içel ilimize 30km uzaklıktadır. hemen yanı başında cennet ve cehennem mağaralarını da görme imkanınız vardır. *
  • astıma iyi geldiği söylenen ama külliyen yalan bir bilgi olduuna inandıım mağara. indikten sonra krizini geçirip dışarı çıkarabilmek için annemi 2 saat beklediimizi hatırlarım.
    adı cennet cehennemle birlikte anılır.*
  • kızkalesini silifke istikametine doğru giderken geçtikten sonra sağa sapıp 2-3 km gidildiğinde cennet-cehennemin az yukarısında bulunabilecek, yerin 15 m 20 m altında döner merdivenlerle aşağıya inilebilen, yaklaşık birbirine bağlantılı, yaklaşık 200 m lik yürüyüş parkuru ile tamamen doğal sarkıt, dikit ve sütünların gözlemlenebileceği mağaradır.

    giriş ücretlidir. müzekart sahiplerine ve 18 yaş altı öğrencilere ücretsiz, kalan herkese 3tl'dir.

    hangi mevsimde olursanız olun daha merdivenlerle aşağı inerken mağaranın yüksek nem oranı nefesinize ve teninize yapışmaya başlamaktadır. mağara içi yeterli derecede aydınlatılmıştır. nem oranı yazın %85, kışın %95'e ulaşan bu mağaranın astım hastalığına iyi geldiği söylenir, inanılır. ayrıca; ejder tifon'un meskeni olduğu, 78 demir meridven basamağıyla inildiği silifke kaymakamlığınca girişteki bir tabelada vurgulanmıştır.

    mağara çıkışında kan revan yorgunluğun üzerine; kızkalesi, masmavi akdeniz sularını kucaklamış bakir koylar ve develerin eşliğinde güzel bir ayran içilmesi tavsiye olunur.
  • 200 metre uzunlukta 16 metre derinlikte üç galeriden oluşan, mersin ili silifke ilçesinde yer alan mağara.
  • iğrenç bir nem kokusu barındıran mağara.

    gelmeyin, burası çok sıcak. ben inmedim bile aşağı, bak develerle oynuyorum.
  • bu tip mağaraların astıma iyi geldiği kanıtlanmamıştır. bu ve diğer astıma iyi geldiği söylenen mağaralar havasının temiz olması, toz, polen, kimyasal kirlilik vs. içermemesinden dolayı astım hastalarının rahat nefes almalarına yol açmaktadır.
    her mağara gibi bu astım mağarası da görülüp gezilmesi gereken bir yerdir.
  • genellikle küçümsenerek inilmeye başlanan, bir galeriden diğerine geçile geçile sizi şaşırtan, bir kereliğine inilmesi hoş olabilecek, astımla tedaviyle ilgisi olmayan turistik merkez. bu coğrafi oluşumun içinde duvarlara çamur atıp, tutarsa dileğim olacak diye dilek tutan yurdum insanı mağaranın tavanının içine sıçmıştır. bir komplo teorisine göre bu, belki de cennet türkiye'mizin turizm gelirlerini baltalamak isteyen dış güçlerin hain planıdır (yok yok öyle bişey, eğitimsizlik, görgüsüzlük, değer bilmezlik, kısaca odunsuluktur).
    astım mağarasının güzel taraflarından biri ise yorgun argın çıktıktan sonra verilen molada yörük bir aile tarafından işletilen astım kafeteryada ayran ve tantuni ya da saç kavurma yemenizdir. çadır köşklerden birinde yer sofrasını öneririm. mağaranın arkasındadır, normal otoparkın 10 mt. yukarısında: 36.44980° kuzey, 34,10287° doğu.
  • sponge bob dönemi mimariye sahip bir başka doğal zenginliğimiz. gri beton zemin, parlak metal tutacaklar. neyse ki sarkıt ve dikitlere alçı sıva badana yapmayı unutmuşlar isabet olmuş.
  • içine sıçıp üstünü kapatmayı unutmuşlar. medeniyet yoksunluğu sıralamasında arap ülkeleriyle bir farkımız yok, hepimiz aynı bokun içinde yaşıyoruz. lan kapatak gidek bu ülkeyi ya.

    20 sene sonra geçen hafta tekrar gittim, durumu içler acısıydı, tüm duvarları, sakıt ve dikitleri ziyaretçilerin yerden alıp fırlattığı çamur tabakasıyla kaplanmıştı. insanlar elinin uzanabildiği yerleri ya kopartmışlar ya da yazılar yazmışlardı. insan eliyle yapılan tahribatın yanı sıra (uzman değilim yanlış olabilir) havalandırma sorunları nedeniyle sarkıt ve dikitlerin renklerinde bozulmalar meydana geldiğini gördüm.
  • herhangi bir bakım yapılmadığı gibi, insanların neredeyse tuvalet çukuru gibi kullandığı yer. kültürsüz insanlar örneğinin mekanı olmuş.
hesabın var mı? giriş yap