asetazolamid

• karbonik anhidraz inhibitörleri grubundan bir diüretik.
  
  karbonik anhidraz, vücuttaki karbonik asidin yapım ve yıkımında görev alan ana enzim asetazolamid, karbonik anhidraz'ın etkisini bloke ederek bikarbonat üretimini azaltıyor.
  
  bikarbonat, göz içi, kulakta labirent içi sıvıların üretiminde gerekli bir madde. bikarbonat miktarı azaldığında gözün içindeki sıvı (humor aqueous) yapımı azalarak göz içi tansiyonunun düşmesini sağlıyor. bu nedenle glokomda kullanılıyor. benzer şekilde labirent ödemini de azalttığı için labirent ödemi ile seyreden ani işitme kaybı'nda da etkili.
  
  böbreklerden bikarbonat atımını arttırıyor, bu sırada bikarbonat vücuttan su çekerek uzaklaştığı aynı zamanda zayıf diüretik etkisi yapıyor. tuvalet ziyaret sayınız artıyor.
  
  tuhaf yan etkileri var ilacın. ilk hafta hiç bir yan etkisi olmaksızın mutlu mutlu yaşayıp gidiyorsunuz. ancak ikinci haftayı devirirken tuhaf şeyler olmaya başlayabiliyor.
  
  en garip yan etki parestezi. durduk yede avuç içiniz, eliniz hatta bileğinizin üstü alev alev yanmaya, karıncalanmaya ve uyuşmaya başlıyor. biraz sonra geçiyor. tam siz unutmuşken bu defa sağ ayağınız tabandan başlayarak dizin altına doğru yanmaya ve karıncalanmaya başlıyor bu defa. gün içinde gidip gidip geliyorlar.
  
  sonra bir gözünüz bulanık görüyor gibi geliyor. birazdan geçiyor. sonra tekrar bulanıyor.. . bir sağlam bir bulanık gözünüzden bakarak kendinizi test ediyorsunuz.
  
  bahar yorgunluğu diyemeyeceğiniz bir yorgunluk çöküyor kas ve eklemlerinize grip olmadan bir gün öncesi gibi hissediyorsunuz kendinizi. hep yorgun, hep bitkin hep uykulu...
  
  sabahtan başlayan baş ağrınız akşama dek geçmiyor. bir sürü ilaç kullanıyorsanız ilaç içmeden sabrediyorsunuz. daha tahammülsüz ve daha sinirli olmanıza katlanmayı öğreniyor iş arkadaşlarınız bahane ile.
  
  yanılır da ilaç alırken güneşe çıkarsanız güneş gören yerlerinizde kaşıntılı döküntüler oluşuyor, 3-4 gün sürüyorlar. döküntü hafifliyor ama kaşıntı geldi mi gitmiyor.
  
  en tuhaf etki ise tat duyusu. kandaki potasyum seviyesini düşürdiği için sinir iletim hızlarını ve niteliğini bozuyor ilaç, karıncalanmaların da nedeni bu aslında. benzer şekilde tat duyusunu ileten sinirleri de etkiliyor ve yediklerinizin tadı değişiyor. sevdiğiniz yemekleri sevmez oluyorsunuz. en çok karbonatlı içeçeklerin tadı değişiyor. kola ve bira tüketiminiz hiç ummadığınız şekilde neredeyse sıfıra iniyor.
  
  yan etkilerin tamamı katlanılabilirlik sınırında. evet rahatsız ediciler ama ilacı kullanmanıza engel değiller. bir yandan kaşınıp bir yandan esneyip, bulanık gözlerle ilaçlarınızı içmeye devam ediyorsunuz.
  
  aspirin kullananların, böbrek ve karaciğer yetmezliği olanların bu ilacı kullanmaması gerekiyor.
• pseudotumor cerebri illetinden mucizevi şekilde kurtulmamı sağlayan kutusunu 1.91 ytl 'e aldığım diazomidin etken maddesi. hastasıyım! icat edenin sülalesinin sağlığına duacıyım.
• antibakteriyel etkinliği olmayan bir sülfonamid türevidir.
  
  endikasyonlari :
  
  glokom
  
  epilepsi
  
  akut dag hastaligi
  
  yan etkileri:
  
  iştahsızlık, kilo kaybı, güçsüzlük, libido kaybı ve impotens
• ayni zamanda yükseklik hastaliginin tedavisinde kullanilan ilac.
• düzenli kullanıldığında serebral venöz tromboza eşlik eden papil ödemi itinayla gideren ilacın etken maddesi. sayesinde artık başım ağrımıyor. bol su tüketmek gerek yanında.
• normal dozu 4*1 olmasına rağmen idiopatik intrakranial hipertansiyon hastası olarak 3*2 olarak kullandığım ilaç. dozun yüksek olması sebebiyle elde ayakta uyuşma ve dudak çatlaması yapıyor ama faydası zararında büyük. yapacak bir şey yok. yanında günde bir adet kalinor kullanılırsa vücuttaki potasyum dengesini sağlıyor.
• sıkça kola içen biri olarak, ilacı kullanmaya başladığım gün, coca cola'nın tüm ocak üretimli serisinin tadı bozuk diye hemen coca cola'ya bir mail yazdım. aklım başıma 2 saat sonra geldi...
  
  uzuvlarda karıncalanma olayı da bazen çekilmez bir hal alıyor. özellikle topuk karıncalandığında uykulardan uyandırıyor. çok acaip.
• nalet olasıca ilaç. ne seninle ne de sensiz olmuyor diazomid.
  
  ağır geçirilen bir üveit atağının tedavisi için doktor tarafından her iki göze de enjekte edilen kortizon sonrası hastada oluşan steroid induced glaucomayı göz damlaları^* kontrol altına alamayınca başvurulan, günde 3 tane hüpletince göz tansiyonunu 45ten 20ye hemen düşüren, ancak hastayı zombiye döndüren şifa kaynağı. kalinor etkilerini nispeten azaltsa da bu ilaçla hayata olağan haliyle devam etmek imkansıza yakındır. yatırır.
• dün içtiğim aspirinin ardından zor durumda bırakan, deşarj sistemini yakıp kavuran, bu maddeyi kullananlara sakın aspirin içmeyin dedirten, mide bulandıran, tuvalete alıştıran, ayak ve dudak çevresini zaman zaman uyuşturan, muz yenmesi gerektirendir.
• kendisiyle seviyeli bir ilişkimin bulunduğu ilacım. aramızdaki durum, tam anlamıyla aşk ve nefret ilişkisidir. öyle ki, ondan nefret ediyorum ama ona çok fena ihtiyacım var.
  
  efendim kendisiyle ilk olarak 2013 yılının mart ayında tanıştık. ilacı yaklaşık yedi ay boyunca kullandım. sonra tedavim iyiye gittiği için bıraktım. derken hastalık nüksetti ve ben bir kaç ay sonra tekrar başlamak zorunda kaldım ve yedi sekiz ay daha kullandım. bu kadar uzun süreli kullanınca da sağ olsun her türlü yan etkisini de gördüm.
  
  en belirgini el ve ayakların uyuşması tabi. ilacı alır almaz başlıyor ve bırakana kadar da gitmiyor. uyuşma dediysemde uyuşma karıncalanma karışımı bir şey aslında. hatta kısa süreli dudağımda ve burnumda bile hissettim kendisini. yine ilk başlarda kendini gösteren diğer bir yan etki, ağız tadı değişikliği o da ne hikmetse sadece kola içerken oluyor. bunu bilmeden kola içtiğimde kendi kendime 'alla alla demek kola da sonunda kendini bozdu' diyip duruyordum. jeton anca düştü.
  
  ha bir de ben de mallık yapıyor, ilaç. nasıl yani dediğinizi duyar gibiyim. evet evet mallık yapıyor. uzun süre kullandığım zamanlarda bazen düşüncelerimi toparlayamıyor karşımdakine ne söyleyeceğimi unutuyorum. ciddi bir şey değil ama böyle naif bir mallık hali işte.
  
  ama her şeye rağmen hastalığımı tedavi ettiği için ona ihtiyacım var ve minnet duyuyorum. olmasa ne yapardım? ha ama yine de nefret ediyorum. şimdi söylesene sözlük aşk ve nefret derken haksız mıyım?