• daha 4-5 gün önce rastgele ubisoft'un sitesini yeni ammo yok mu diye ziyaret ettikten 1 gün sonra duyurulmuş, önce geç kalınmış bir 1 nisan şakası sandığım, futuristik bir setting'de geçicek olan yeni anno oyunu.

    http://anno.uk.ubi.com/anno-2070/
  • her ne kadar anno atmosferiyle çok alakalı olmasa da güzel olabilme potansiyeli yüksek oyun. başka bir ad konulabilirmiş.
  • sadece gelecekte geçmek değil, sanırım geleceği şekillendirmek gibi de bir özelliğinin olduğu görülüyor. bundan kasıt, enerji kaynaklarının sınırlı olduğu yeni dünyada hala petrol kuyularının dibini kazıyarak gri, fosil yakıt tüketen bir şehir ya da yenilenebilir enerjiyle yürüyen yemyeşil bir şehir kurabiliyoruz sanırım. videoları şuradan takip edilebilir.
    http://anno.uk.ubi.com/anno-2070/index.php
  • cok uzun zamandir scene tarafindan release edilmesi bu kadar uzun suren bir oyuna denk gelmemistim ki hala da tam olarak release edebilmis degiller. dvd backup'lar mevcut, bir tane de steam backup mevcut. protection olarak ne kullandiklarini merak ettim.
  • futuristik tarzıyla anno oyunlarından kopmuş ama mantalitesiyle devam eden. production chainleri eski anno kadar basit olmayan olmayan yeni oyun. bu gelecekte geçiyor sevmedim ben bunu diye söylenmişliğim vardır.
  • 1 haftadır deliler gibi oynadığım oyun, cities xl falan oynamıştım ama onda şehiri sürekli batırıyordum. bunu gayet iyi çözdüm saatlerce oynuyorum. fakat oyunda bir bug var,trade ekranında hiçbir geminizi göremiyorsunuz ve bunu yüzünden malları adalardan adalara otomatik olarak taşıyamıyorsunuz,her şeyi manuel olarak yapmak gerekiyor ki bir süre sonra çok fazla mal olduğu için yetişemiyosunuz. bu yüzden çoğu görevde yapılamıyor.

    edit:update yapınca düzeldi.
  • settlers, simcity tadı da alınabilen fütüristik oyun. bölüm tasarımları iyi, gameplay'de ufak tefek sıkıntılar var ama geneli kurtarıyor. konu da iyi. strateji geliştimenize müsait senaryo akışı var. ama bilmiyorum... yaşın ilerlemiş olduğundan mıdır nedir, simcity'ye, settlers'a kaptırdığım gibi kaptıramadım kendimi. belki de oyunda benim farkedemediğim birşeylerin eksikliğindendir.
  • anno'nun tum serisini oynamis ve bu tur oyunlari seven birisi olarak biraz yavan buldum. yavanlik derken burada campaign modundan bahsediyorum. genelde zaten bu oyunu skirmish tarzi oynamak daha mantiklidir ama en basinda missionlara bakarak uyum saglamak iyi oluyor.

    lakin oyun oldukca uzun ve bir o kadar da karisik geliyor ilk basta. cok fazla bina cesidi var. cok bok pusur istiyorlar. olabildigince gereksiz hareketlerden kacinip ekonomiyi surekli ayakta tutacak sekilde ilerlemek gerekiyor. onemli noktalardan birisi ticaret. ara urunleri satmak yerine urumi zor ama satista iyi kar birakacak urunleri satmaya gayret etmek gerek. ornegin heavy weapons ve sushimsi halt (gicik sey) oldukca guzel rakamlara gidiyor. yine ha keza celik vs. elektronik aletleri de guzel kakalayabiliyorsunuz.

    ilk basladiginda surada su var seklinde bir tutoriali olmadigindan honk diye kaldim en basinda. sonra ha, hu gibi garip sesler cikararak cozmeye calistim. soldaki bildirim cok siktir boktan onu soylemek gerek. harita ustunde gosterimler de ha keza ayni boktanligi iceriyor. neyi nerede nasil derken en az 15 dakika harciyor insan.
    sonrasinda anlasiliyor ki ilk chapter tam getir gotur ofis boy oldugunuz bolummus. oyle hissediyorsunuz. bunu buradan buraya gotur. oldu babanin usagi vardi pezevenk. neyse, goturuyorsun bunu da buraya falan derken bolum bitiyor.
    chapter 2 biraz daha komplike hale geliyor. yalniz senaryonun ne kadar sikko oldugunu goruyoruz bu bolumde (3. chapter daha facia). bina cesitliligi ve istekler arttigindan vakit almaya basliyor. dedigim gibi olabildigince gereksiz islerden kacinin.

    oyun chapter 3 ile birlikte bir miktar sikmaya basliyor. cunku missionlar tek yoldan gidilebilir hale geliyor. yani bir madde istiyor (ornegin carbon) bunu disaridan alamiyorsun. alabilsem kolayca halledecegim ama yok ibne agir sanayi hamlesi yaptiriyor bana. e bu da ekonomiyi sikertiyor. ekonomiyi duzelteyim derken gemi karaya oturuyor adadaki uretim yarragi yiyor falan fesmekan. bildigin boka sardirip zorlastirmak icin piclik yapmislar. bu piclik iyi yonde yansimamis oyuna. dedigim gibi tek duze cozumsuz ve yaraticiliktan uzak ilerletiyor insani.
    yani ne bileyim ben farkli yollardan ayni halti yapmak istiyorum ama yok. illa sunu da yapacaksin.

    oyunun mission asamasinda en eksik seylerinden birisi savas namina en ufak aksiyon olmamasi. var birkac bir sey ama cok yavan. anno'nun onceki oyunlarinda daha fazla savasiyorduk diye animsiyorum yoksa aradan zaman gecti diye mi oyle geliyor bana tam emin olamadim.

    her neyse, oyunu oynamaya dun basladim. gece boyu ve gunduz oynadim. lakin henuz bitiremedim. az evvel sikerim boyle aski diyerek kapadim (gotune kodugumunun f.a.t.h.e.r'i).
    sanirim araliksiz 15 saat oynandiginda rahatlikla biter. benim bu oyunu hic oynamamis olanlara tavsiyem ilk chapterin bir iki missionini youtube'dan falan walktrough izledikten sonra oynamalari. bu sayede hem kisayollari ogrenirsiniz hem de kolay seyleri.

    anno serisi kendine has orijinal bir seri. grafikler oncekileri (ozellikle daglar, taslar ve su) cok andiriyor olmasina ragmen oynatiyor kendisini. ben sevdim ama biraz yavan demekten de kendimi alamiyorum.
  • stratejiden ziyade city builder tarzında bir oyun. biraz hantal bir yapısı var. neyin nerede olduğu belli değil. ilk öğrenme aşaması sıkıcı. grafikler güzel olmasına rağmen oyun motoru verimli değil. battlefield 3 'ün full grafik ayarlarıyla su gibi aktığı bir pc'de böyle bir oyun daha yüksek fps vermeliydi en azından.

    edit: yeni nesil grafik kartlarına ve crossfire'a destek vermemesinden ötürü performans sıkıntısı olmaktaymış.

    edit ii: oyunda üç sosyal grup var. bunlar eco, tycoon ve tech'ler. eco'lar ekolojik dengeye önem veren ve genel olarak üretimin dolayısıyla ekonominin de büyük kısmını üstlenen sosyal grup. tycoon'lar lüks sınıf eğlence sektörünü elinde bulunduran lüks tüketim grubu. tech'ler de "araştırmalarım iyi gidiyor kim sosyal hayat ister ki ?" düsturunu benimsemiş mühendis tayfasından oluşuyor. ar-ge kısmını bunlar üstleniyor ve bu üç grubu da bir denge içerisinde idare etmeniz gerekiyor.

    su altında kalmış verimli adacıklar mevcut haritalarınızda. oraya su altı tesisleri kurarak elmastan, metale kadar pek çok sanayi türü ham maddeyi temin edebiliyoruz. bunları su üstüne taşıyıp gemilerle karaya çıkarıyoruz. su altı tesisleri için gereken enerjiyi de adacık yakınlarındaki lav akıntılarından veya su altı türbinlerinden elde edebiliyoruz.

    su altında denizaltıyla gezerken su altı araştırma merkezleri bulabiliyoruz. buraların sahipleriyle anlaşıp yeni teknolojiler satın alabiliyoruz.

    su üzerinde de ark adı verilen bir tanesine de bizim sahip olduğumuz çok gelişmiş yapay zekalı falan yüzer platformlar bulunuyor. bunların sahipleriyle de anlaşıp ticaret vs. yapabiliyoruz. karada şehirler varsa yine şehirlerle karlı ortaklıklar yapmak mümkün.
  • steam de 12.49$ a kadar düşmüş oyundur kendisi
hesabın var mı? giriş yap