aclu *
-
liberal'dirler, ancak amerika'da liberalizm kelimesi sol goruse yakistirilmis bir isim oldugundan rahatlikla "solcu" da denebilir.
-
hiçbir ayrım yapmadan, her türlü anayasal* sivil özgürlüğü korumaya gayret gösteren bağımsız kuruluş.
kendileri 1950lerde okullardaki ayrımcılığa karşı destek vermek (brown v the board of education davasi) ve günümüz patriot act'ine karşı aktif rol almakla beraber, çeşitli ırkçı örgütlerin de (nspa, ku klux klan) düşünce ve ifade özgürlüğünü korumak için mahkemelerde ter dökmüştür. -
-
abd'nin michigan eyaletinde kadınların güvenli kürtaja erişimini engelleyen bir yasanın görüşülecek olması üzerine haziran ayında geniş kapsamlı bir dikkat çekme hareketi başlatan sivil toplum örgütü. birkaç hafta önce türkiye'de de hararetle tartışılan kürtaj yasağı ile aynı döneme gelmesi itibariyle, bu konudaki şu harikulade sloganlarını paylaşmak isterim:
vagina.
can't say it?
don't legislate it.
http://www.aclu.org/…ts/michigans-war-women-numbers -
abd'deki işkenceler ile ilgili bm tarafından yayınlanan rapor üzerine görüşlerini açıklamışlar, çevirisi için: link
-
homeland security'nin havaalanlarında gizlice yürüttüğü yüz tanıma programına karşı dava açan sivil toplum örgütü.
-
ks. american civil liberties union
amerikan sivil özgürlükler birliği -
para karşılığı yalan makaleler yazan bir birlik/sendika.
(bkz: amber heard'in makalesini sendikaya yazdırması) -
senelerce en aktif çalışan üyelerinden biri olan, bünyesinde "kadın hakları projesi" (women's rights project) ile abd'deki kadınların hukuksal kazanımlarına yoğun emeği geçmiş kadın justice ruth bader ginsburg'ın, 1993'te yüksek mahkeme için adaylık oturumlarındaki meşhur,
"the decision whether or not to bear a child is central to a woman's life, to her well-being and dignity . (...) when government controls that decision for her , she is being treated as less than a fully adult human responsible for her own choices." (s. 207)
sözlerini,
"the decision whether or not to bear a child is central to a [person's] life, to [their] well-being and dignity...
when government controls that decision for [people], [they are] being treated as less than a fully adult human responsible for [their] choices." (tweet)
olarak tahrif ederek kadın (hakları) düşmanlığını bir kez daha gösterdiği gibi, arşa çıkarmış organizasyon.
amacınız bu değilse de, "kapsayıcılık" ya da "kesişimsellik" gibi ilkeleri kullanmak istemiş olabilirsiniz. ancak bu doublespeak uğraşları hakkaten trajik: vefat etmiş kadın üyenin, kadın hakları, kadın onuru ve kadınların beden otonomisi üzerine ikonik sözlerini, ne idüğü belirsiz "they/them" mevzuatına uydurma itkisiyle,hiçbir işaret koymadan anlamı tamamen veya kısmen değiştirecek biçimde tahrif etme hakkınız yoktur. bu hak, sadece ve sadece rbg'ye aitti ve merhum rbg'nin sağlığında bu izni tanıdığına dair herhangi emare de yoktur. toplumsal cinsiyet kimliği ideolojisi üzerine, sizinle paralel düşünüp düşünmemesi hiç yeterli değildir, ayrıca.
tüm eleştirilere rağmen, ismindeki gibi amerikan sivil haklar hareketi için mühim yere sahip aclu'nun chase strangio gibi kariyerist ve şovmen hukukçuların getirdiği nokta bir sınıf olarak kadınlara ve bizzat "kadın" ismine savaş açmak olmamalıydı. çok çok yazık. -
tam bir social justice warrior kurumuna dönüsen yapi.
transseksüel sporcuların kadın sporunu mahvetmesi konusunda cis-kadinlarin safini tutacagi yere apacik haksiz olan translari destekliyorlar.
liberal oldugunu iddia eden, isminde “civil liberties” olan bir kurum nasil olur da pozitif ayrımcılıki savunabilir? ne kadar hormonlarla ve ameliyatlarla kadina dönüsmeye cabalarsa cabalasin güclü kaslara, güclü kemiklere, güclü akcigere, güclü kan dolasimina sahip olan trans kadınlarin cis-kadinlarla ayni kulvarlarda yarismasini nasil mantikli bulabilir?
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap