• genc orkestra yönetmenlerinin en pariltili yildizlarindan biri. 1967 dogumlu amerikali orkestra sefi. 2000’den bu yana stockholm kraliyet filarmoni orkestrasinin sef yönetmenligini yani sira avrupa’nin hemen tüm filarmoni orkestralarinda da misafir yönetmen olarak calisiyor.

    ayrica new york filarmoni’nin lorin maazel 'den sonraki yeni müzik yönetmeni. son dört yildir araliklarla misafir sef olarak eden iliskisi 2009 den itibaren muzik yönetmeni olarak devam edecek.
    alan gilbert new york senfoninin ilk new york’lu yöneticisi ayni zamanda. cocuklugu zaten bu orkestrada gecmis, kemanci annesi yoko takebe hala orkestra üyesi, artik emekli olan babasi michael gilbert’de new york senfonin uzun yillar bir parcasiydi.
  • sureti aylarca evimin önüdeki billboardı süsledikten sonra nihayet dün gidip kendisini sahnede izleme şerefine nail olduğum new york filarmoni orkestrası'nın asyalı kılıklı*, aileden müzisyen* çiçeği burnunda şefi.

    öğrencilik ettiği okullar içinde harvard, new england conservatory of music, curtis institute of music, juilliard ve saire olup da üstüne bir de yetiştiği çevreyi düşününce** geldiği yeri pek de yadırgamıyor insan tabii.****

    asyalı kılıklı demiştim ya ondan sebep böyle bizim rıdvan dilmen'inkilere öykünen saçları var. sahnede ekstaz içinde salınıp zıplarken o saçları havada ahenkle dans ediyor notalarla birlikte. şimdiye kadar gördüğüm en hiperaktif şef kendisi. üstünde durduğu platformun arkasına monte ettikleri trabzan olmasa mazaallah seyircilerin üstüne fırlayabilir, öyle de coşuyor orkestrasını yönetirken. bir de seyirciyle iletişimi de oldukça iyi, yani orkestra şefi olmasaymış pekala stand-up yaparak da hayatını kazanabilirmiş diyor insan. orkestrasıyla daha nice yıllara diyorum burdan kendisine.

    post scriptum: bir de şumın yerine şuman diyen dillerini yemek istiyorum kendisinin, evek. (bkz: robert schumann)
  • new york filarmoninin 2013 3 turkiye konserini yonetmis sef.

    (bkz: #33868170)

    aralik 2016'da berlin'de berlin filarmoni'yle verdigi konserde bartok'un 2. keman koncertosu ile caykovski'nin 4. senfonisini yonetmistir. programda orkestranin composer in residence'i john adams'in olmasa da olur iki adet minimalist, biri caz esansli orkestra parcasi da seslendirilmistir. bu hafif parcalarin her iki ana yapitin oncesinde uvertur niyetine calinmasi, ozellikle senfoninin oldugu yarida pek ilginc oldu. bartok koncertosu esnasinda yayininin kesilmesi ve bu nedenle ikinci bolumu kacirmamizin yanisira ikinci bolumdeki caykovski temsilinin cok kotu oldugunu soyleyebilirim. o oldukca dramatik yapiti lirik bir siire cevirmeye calismis hangi akla hizmetse. sonuc komedi.
hesabın var mı? giriş yap