• güleryüzlü, çalışkan, hissiyatlı bir kemankeş. türk okçuluğunun sevdalılarıyla birlikte derin manalar içeren işlere imza atıyor.
    (bkz: #23468577)
  • geleneksel türk okçuluğunu canlandırmaya çalışan bir ekibin değerli üyelerinden birisidir adnan mehel. adnan bey yalnız ok atmaz. evinin balkonundaki küçük köşesinde bütün mahalleyi yanmış boynuz kokusu sardırmak pahasına zihgir yapar. onunla da yetinmez her bir santimiyle tek tek uğraşarak örme zırh yapar. ok uçları ve ok yapar. üstelik bunları yaparken olabildiğinde işin aslına sadık kalmaya gayret eder. gidip danışacakları merci bulamadıkları için belli çalışmaları deneme yanılma yöntemiyle yapan bir ekibin üyesidir. adnan bey rusça bildiği için ve rus araştırmacılarla temasta olduğu için daha ziyade islam öncesi türk okçuluğu alanında donanımlıdır.
    son olarak boş zamanlarında avukatlık yapar.
  • adını sol frame'de görünce şaşırdığım kemankeş. inanılmaz bir adamdır kendisi. geçen sene ankara'ya geldiğinde görüştük. elinde bir poşet, poşetin içinde de ağırca bir şey.

    - abi nedir o?
    - aç bak.

    açılır, bakılır, ankara hayvanat bahçesindeki filin (rahmetli olmuştur kendisi) dişi vardır poşette. zihgir yapacakmış adnan abi.
  • yeniçeri üniformalarıyla ok meydanında ok atma geleneğine yeniden baş koyan kemankeşlerimizdendir. vakti zamanında tiyatro oyunumuz için bir hayli kostümü ve materyali bizlere göndermişliği vardır, hızır gibi yetişmiştir. çok konuşur, boş konuşmaz, tarihinin kıymetini bilenlerdendir.
  • okçuluğun piri bir zat-ı muhterem.
  • son derece mütevazi, okçuluk konusunda çok yardımcı olan, kendisine ulaşan insanlara değer veren, onları müşteri olarak değil, bir arkadaş gibi gören müthiş insan, müthiş okçu.

    bu burda dursun şöyle: https://fbcdn-sphotos-f-a.akamaihd.net/…f815ac217cd
  • pek kibar bi zat.
  • an itibariyle tarihin arka odası programı'nda yer almaktadır. konusuna ve tarihe hakim birisi. faideli bilgiler vermektedir.
  • kendini çok iyi geliştirmiş ve aynı zamanda tane tane konuşarak kendine fena halde bağlamış kibar okçu.
  • geçen konuk olduğu tarihin arka odası programında okçuluk mevzusundan bahsederken kendisinin manda boynuzundan bir zihgire sahip olduğunu söyledi.

    ben kendisiyle bire bir görüştüğümde ise ''gümüş zihgir üretiyorum sadece, gümüş en iyisi. boynuz, ahşap gibi maddelerden yapılan zihgirler bir müddet sonra ya kırılıyor, ya da parmağa ciddi zarar veriyor'' dedi. kelimesi kelimesine yazamasam da böyle bir ifade kullandı.

    e şimdi adama derler; sen kendin bile manda boynuzundan zihgir kullanıyorsun, bana niye gümüş tavsiye ediyorsun? satmak için mi?

    ki zaten bu işin ustası olan diğer kemankeşlerin birçoğu manda boynuzu önerir. gümüş zihgir çileye zarar verir, atış için uygun değildir, bir müddet sonra çileyi keser ve ya parmağa zarar verir. ancak boynuzdan yapılan bir zihgir ne parmağa, ne çileye zarar verir. + dayanaklı ve sağlamdır da. genel kanı bu yönde.

    adnan mehel'in bu çelişkili tutumu bana çok tuhaf geldi.
hesabın var mı? giriş yap