• istinabe
    adli müzaheret ile karıştırılmamalıdır
  • dava açmak için gerekli harç; sorusturmanin ilerlemesi için gerekli kesif masraflari, bilirkisi ücreti gibi yargilama giderlerini karsilayamayacak olan ve görünüste hakli tarafa baro veya dernekler araciligiyla yapilan yardim.

    (bkz: pauperis)
  • avukatın vekalet ücretini karşılayamayacak durumda olanların başvurması gereken bir yol.

    istanbul'da adli yardım bürosu kadıköy, kartal, bakırköy ve taksim baroda var.

    başvurucu önce en yakınındaki adli yardım bürosuna telefon edip, randevu alır. gerekli belgeler biraraya getirildikten sonra adli yardım bürosuna gelip o sırada büroda görevli avukata meselesini anlatır. avukat bu anlatılanlardan yola çıkarak bir form doldurur. o form, başvurucu tarafından imzalandıktan sonra büroya teslim edilir. başvurucunun 10 gün içinde büroyu araması istenir. bu zaman zarfında kendisine bir avukat atanır.

    istanbul barosu, stajının ikinci 6 ayındaki stajyerlerin, adli yardım bürosunda bir nöbet günü geçirmelerini şart koşuyor. bu sayede ben de görmüş oldum zaten.

    gördüm ve içim parçalandı insanların haline.

    kadıncağızın biri geldi.evlere temizliğe giderek geçimini sağlamaya çalışıyormuş. kocası işsizmiş. kadın, kocasını yedi yaşındaki kızının üzerinde cinsel istismar suçu üstündeyken görmüş. hemen şikayet etmiş ve adam şu an hapisteymiş. adam aynı zamanda alkolikmiş. kadıncağıza karşı darp ve şiddet fiilleri de var. of allah'ım. içim parçalandı kadıncağız anlatırken.

    kadın oturdukları evin boşanmadan sonra kendisine kalıp kalmayacağını merak ediyordu en çok. o evi satıp gitmek için. kimseyi görmek istemiyormuş tanıdıklarından, komşularından, akrabalarından. ''gitmek istiyorum'' diyordu hep. gitmek.

    hani filmlerde olur ya, sevgili çiftimiz ''bizi kimsenin tanımadığı bir yere gidelim'' der. sittirin gidin, diyesi gelir insanın bu kadıncağızın halini görünce.

    neyse ki, buradaki görev sürem yarım gündü. biraz daha kalsaydım ve böyle iki kişi daha gelseydi, oturur ağlardım.
  • zaten az sayıda mezunu olan bir bölümü bitiren hava trafik kontrolorü kardeşim yeterli kadro açılmaması nedeniyle atanamadığından pilotaj eğitimi almak istedi. bunun için bu eğitimi veren bir kurumla anlaştılar ve bankadan ev ipoteği karşılığında kredi alındı. ancak bu kurumun iflas eşiğinde olduğu bankaca bilinmesine rağmen kredi verildiği daha sonra öğrenildi. burada eğitimini tamamlayamayan kardeşim bir başka yerde eğitim aldı, şu anda iş arıyor. ancak halen ilk pilotaj okulu kredi karşılığı verilen parayı geri ödemediği için ipotek duruyor, her ikisi de emekli olan annem ve babam kredileri ödemeye çalışıyor. bu nedenle açılan dava için barodan adli yardım talep ettiler ve bir avukat tayin edildi. yani adli yardım sıkıntıda olan ve ihtiyacı olan ve haklı görünenlere yapılan yardım ( tanım ).
    ancak bu avukat da kendilerinden çeşitli masraflar talep ediyor ki bunların arasında bilirkişi ücreti dışında benim pek anlamadığım kalemler ve hatta davalara giderken yol parası ödediği ifadesiyle başka masraflar da sayıyor. ailem gerçekten zor durumda, çekinerek benden yardım istiyorlar, her günlerini maddi sıkıntılar ve bunun depresyonuyla geçiriyorlar. bu durumda adli yardım, iyi bir amaca hizmet eden ancak uygulamada aksayan bir yardım gibi geliyor bana.
    ayrıca adli yardımı gerektiren süreç için (bkz: #26476089)
  • baro adli yardım büro merkez veya şubelerine başvuru sırasında istenen belgeler şunlardır;
    muhtardan alınacak fakirlik belgesi,
    muhtardan alınacak ikametgah belgesi,
    nüfus cüzdan fotokopisi,
    dava için gerekli belgelerin fotokopisi
  • avukatlık kanunu'nun 176. maddesinde "avukatlık ücretlerini ve diğer yargılama giderlerini karşılama olanağı bulunmayanlara avukatlık hizmetlerinin sağlanması" olarak tanımlanan hizmettir. uygulamada en çok:

    - boşanma,
    - aile içi şiddet,
    - cinsel istismar,
    - iş kazası,
    - haksız yere işten çıkarılma, ücret vb alamama,
    - idare aleyhine açılacak davalar,

    gibi konular için başvurulur.
  • baronun avukat ve diğer yargılama giderlerini karşılayamayacak durumda olanlar için sunduğu hizmet. ihtiyaç sahipleri evraklarını tamamlayıp randevu alıp büroya geldikten sonra görevli avukat sorunu dinliyor ve baronun avukat atamasına gerek olup olmadığına karar veriyor.

    sanırım artık bu hizmet yeterince de biliniyor olmalı. daha nöbet başlamadan dört tane olay sıradaydı, elbette üç tanesi boşanma/kadına şiddet. ne çeşitli versiyonları var şu şiddetin, kendime gelemiyorum. hep haberlerde orada burada duyarız, var böyle elim olaylar ama kanlı canlı karşımda görmek çok kötü yaptı, gencecik kız daha 16'sında kaçmış iki çocuğu var karşımda ağlıyor ben böyle zor durumda kalmamıştım. cahillik ülkemin güzel insanlarını nasıl kurban ediyor, nasıl hayatlar heba oluyor, kimler kimler perişan oluyor ve elimizden bir şey gelmiyor. çok üzülüyorum.
  • avukat tutacak parası olmayanların başvurduğu yoldur.

    en basit tanımı yukarıdaki gibidir. bunun bir de avukat açısından neticeleri vardır ki bu işkence anlatmakla bitmez. tamam adli yardım listesine girdik, neticede amacımız para kazanmak. 2-3 sene sürecek bir dava için 2019 verilerine göre davadan davaya değişmekle birlikte sıklıkla gelen davalar açısından baktığımızda 2.750 tl'dir. bu işin maddi kısmı...

    bir de işin manevi kısmı vardır ki hiç sormayın. avukatı en çok bezdiren, istekleri bitmeyen, yardım almak istediği konu dışında avukatı sürekli rahatsız eden, azami memnuniyetsiz, sürekli avukattan şikayetçi vs. olan kişiler adli yardıma başvuran kişiler ve yahut kişilerin büyük çoğunluğudur.

    geçenlerde yaşadığımız bir olayı anlatacak olursam;

    boşanma davası konulu bir adli yardım eşime geldi. eşimle aynı ofisteyiz. eşimin olmadığı bir gün adli yardıma başvuran kişi ofise geldi. eşimin olmadığını ancak kendisini dinleyip görüşme tutanağı hazırlayacağımı eksik kalan kısımları da eşimle yani kendisine tayin edilen avukat ile tamamlayabileceğini söyledim. bunun nedeni de toplantılarımın olmasıydı.

    yaklaşık bir buçuk iki saate yakın kendisi ile görüştüm. ağladı, psikologluk yaptım; anlattı, hukuki yorum yaptım; sinirlendi, sakinleştirdim; sordu, yanıtladım...

    görüşme tutanağı bitmediği için kendisini daha sonra tekrar gelmek üzere uğurladım.

    ertesi gün eşim kendisini aramış ve ne zaman geleceğini sormuş. gelemeyeceğini, çocuğunun ameliyat olacağını söylemiş. bunun üzerine eşim '' o halde sizden öğrenmem gerekenleri size mesaj olarak yazayım bana aynı şekilde yanıtlayın, geldiğinizde de hem hazırlıklı olurum hem de sizi daha iyi ve anlayarak dinlerim '' demiş. kadın da bunun üzerine teşekkür etmiş ve kapatmışlar.

    eşim gündüz vakti mesaj yolu ile soruları gönderdikten sonra gecenin bir yarısı '' siz ne biçim avukatsınız, beni dinlemiyorsunuz, ilk kez geldiğimde her şeyi soracaktınız, böyle iş olmaz... '' bla bla hakarete varan mesajları eşime yağdırmış. kimi mesajlar da '' silindi '' şeklinde uygulamada görülüyor ki orada neler yazdı kim bilir.

    bunun akabinde eşime bir şey yazma dedim. yazmadı. arkasından adli yardımcı kadın eşimin sorduğu soruları yanıtlamış. evet bu ne dengesizlik...

    görevi iade ettik tabi ki de. böyle bir kadınla, böyle bir müvekkille bir çok avukat devam etmek istemez, isterse adli yardım olmasın 50 bin tl avukatlık ücreti versin, ciddi anlamda psikolojinizi bozacak bir tip.

    demem o ki; adli yardımdan gelen müvekkiller avukatı en çok yoran müvekkillerdir. bir çok konuda gecenin bir vakti bile arayıp danışmaya yeltenen, beni savunmak zorundasın modunda, köle satın aldığını zanneden, cahil cühela sınıfına mensup kişilerden oluşmaktadır.

    avukatın maddi-manevi işkencesi cmk ve adli yardımdan gelen müvekkillerdir. daha detaylı yazardım ancak okunabilecek seviyede yazmak birilerinin* de aynı kaderi yaşadığının farkına varılmasında daha kestirme yoldur.

    hem avukat tutacak paran yok hem de ne bu artislik ulen! madem paran yok eziklen ama yok arkadaş parası olmayanın cesaretine hayranım... sanırsın aylık 10 bin tl verip maaşa bağlamış avukatı, her dakika her saniye ulaşmak istiyor.

    evet, küfür etmeden bitirdim entryi. ama bizlerle aynı kaderi paylaşan meslektaşlarım beni çok iyi anlamıştır eminim...
  • bugün adli yardım nöbeti tuttum. (bkz: cmk)nın hukuk versiyonu olan adli yardım; devletin maddi durumu yerinde olmayan vatandaşlara sağladığı bir haktır. biz bugün 2 avukat nöbet tuttuk mesela.sırf ben toplamda 9 dosyaya baktım. işleyiş ise şöyle; saat 10 civarı adli yardım bürosuna gittim, başvurucu geldi önümdeki formu doldurdum. genelde boşanma davası talepli geldi dosyalar. başvurucunun bilgileri, neden dava açmak istediği, maddi durumu vs forma yazdım, kendi hukuki görüşümü ve hangi davanın açılması gerektiğini, maddi durumu uyarınca adli yardıma gerek olup olmadığını yazdım. buna göre de adli yardım bürosunca kişinin adli yardımdan faydalanması gerektiği düşünülürse kişi ücret vermeksizin tarafına bir avukat atanabilecek. bu nöbet olayını çok sevdiğimden sık sık nöbet tutmayı düşünüyorum :) bu sayede mesleğin başında bir avukat olarak hem durum tespini hem de müvekkil ile görüşmemi geliştirmiş olacak hem de devletin bu imkanından faydalanan vatandaşlara bir yararım olacağı kanaatindeyim. bu sayede bugün mesleğimi bir kez daha çok sevdim.
  • adli yardım, mali durumu elverişli olmayan özel hukuk kişileri ile kamuya yararlı vakıf ve derneklerin, mahkemeye erişim hakkından yaralanmaları için masraflardan muafiyetini ve avukat temin imkanını kapsar. adli yardım kararından dolayı ertelenen tüm yargılama giderleri ile devletçe ödenen avanslar dava veya takip sonunda haksız çıkan kişiden tahsil olunur.

    başvuru için gerekli belgeler,
    -muhtardan alınan fakirlik belgesi
    -vukuatlı aile nüfus kaydı
    -nüfus fotokopisi
    -geliri varsa; gelirini gösteren bir belge
    -kredi borcu varsa; kredi ödeme belgesi
    -kirada oturuyorsa kira kontratı
    -bakmakla yükümlü çocuğu varsa öğrenim belgesi
    -açılmış bir dava varsa;
    hukuk davasında: dava dilekçesi ve son zabıt fotokopisi
    ceza davasında: iddianame ve son zabıt fotokopisi
    icra takibinde: ödeme emri ve takip talep örneği, son zabıt tutanağı
hesabın var mı? giriş yap