• kot dedıgın ıkı beyaz kuredır
    bir de ortalarındaki luledir
    yeri dersen damın tam dibindedir
    kabak kote patlıcan fik kalkmaz mı?
  • domal dilber domal,gorunsun damcık
    asık memo seyretsin azcık
    parmakla o narin damı birazcık
    narin dama kaba barrak kalkmaz mı?
  • fikim olsa bile beygir barragı
    sıvazlarım hep yukarı aşşagı
    sallarım o'sbir cekerken daşşagı
    o'sbircinin fiki zaten havada
    sokmaz memo büzzüge de dama da...
  • memo'da bir fik var hic yere inmez
    istese de fiki bir yere girmez
    şuncacık aklı var,fikfike ermez
    anladıgı tek sey var kı:otuzbir...
  • osbir benim ezberim,
    kan agliyor gozlerim.
    ben damcugun yolunu
    sabaha dek gozlerim...
  • asık memo yine fiki dogrulttu
    bi care barragı eliyle tuttu
    otzbir cekmektem damı unuttu
    helaya attırmak kaderimmis derim
  • fik fik vakti

    gün ışığı kötten sekip göze duhul etmişse
    orda şekil olub beyne "ben bir kötüm" demişse
    beyincağız, eli mahkum barrağı dikeltmişse
    anlarım ki fikfik vakti gelmiş amma geçiyor
    ömrüm kalkan barrağımı indirmekle geçiyor

    bana nasip olmayacak dam düşünmeden durmak
    dam ve köt fikmek dışında birazcık hayal kurmak
    birgün olsun barrağımı yalnız işerken tutmak
    anladım ki fikfik vakti gelmiş amma geçiyor
    ömrüm kalkan barrağımı indirmekle geçiyor

    hayat kısa, sanat sonsuz, deneyim yanıltıcı
    fikimi inceledim de şeklen pek kanırtıcı
    hayat dururken barrağı uzatmak şaşırtıcı
    anladım ki fikfik vakti gelmiş amma geçiyor
    ömrüm kalkan barrağımı indirmekle geçiyor

    memo der şikayetçiyim hep fikfik düşünmekten
    alamıyorum kendimi lakin mastır çekmekten
    aslında üzülürüm ben, men edilsem fikfikten
    anladım ki fikfik vakti gelmiş amma geçiyor
    ömrüm inik barrağımı kaldırmakla geçiyor
  • gezinti

    kaldırımda yürürken kadınlara bakarım
    görmek için biraz köt binbir takla atarım
    uzun ise etekler onlara çok kızarım
    açık göbek, mini, tayt, çıplak bacak ararım..

    incelerim onların köt ve memelerini
    istemsiz taşlaşan şu fikimi yemelerini
    "haydi kaldır, domalt, sok, kanırt!" demelerini
    düşünerek el cepte fikimi sıvazlarım..

    görsem şöyle irice yuvarlacık bir kâse
    fikim onu gösterir o nereye yönelse
    ee, biz de gidiyoruz fik nereyi gösterse
    kendi güzergahımdan hayli uzaklaşırım..

    onlar da istiyor deli gibi fikişmek
    dam ve barrak bir olup saatlerce yiyişmek
    ordan geçen bir fiki tutup yolda tepişmek
    bunları düşündükçe için için azarım..

    kadın kısmı ister ki kendi illa naz etsin
    erkek "aç şu kötünü, fikem" diye diretsin
    memo ısrarcı değil, kadın ile ne etsin?
    yoldan eve varınca otuzbirden çatlarım..
  • otuzbir

    ortalıkta gezen damlar
    asit gibi öze damlar
    içimde kederler gamlar
    ancak abazanlar anlar

    fikişmezsem şu barrağım
    çatlarsa diye korkarım
    taşlaşınca fik, anlarım
    beni bir otuzbir paklar

    otuzbiri çeker iken
    avuçlarım sanki diken
    bir kız olsa "yok mu fiken"
    dese, derim fikim paklar

    her otuzbir sonrasında
    ibrahimin sofrasında
    yemiş gibi olurum da
    doymuşlukla kötüm kalkar

    memo der ki bundan kelli
    fikişmeyeceğim belli
    yine de var bir teselli
    dakkada bir fikim kalkar.
  • gökte yıldız parıldar
    açım karnım guruldar
    barrağım kedi gibi
    mırıl mırıl mırıldar..
hesabın var mı? giriş yap