şehzade bayezid

• (bkz: şehzade bayezit)
• “tarih, senin için şöyle yazacak baba: büyük adamdı ama bahtsız adamdı. ülkesini viyana kapılarına kadar genişletti ama arkasında bir tek hayırlı halef bırakmadı.
  
  devletini çok severdi, oğlunu feda edecek kadar çok… devlete en büyük kötülüğü de bu oldu. keşke devletini daha az sevseydi, keşke oğlunu daha çok sevseydi…”
  
  ağabeyi şehzade mustafa'nın, kanuni tarafından boğdurulması üzerine bunları söyleyen şehzade bayezit de, 8 yıl sonra 1561 yılında, taht kavgasında sarı selim'i kayıran babası tarafından, 5 oğlu ile birlikte boğduruldu. türbesi sivas'tadır.
• kanuni gibi osmanlının en kudretli padişahın oğludur. sari selim ile girdiği taht mücadelesini kendisine yapilan ihanetler sonucu kaybeden, soluğu ıran şahının kucağında bulan bahtsız şehzade, ne yazıkki bogdurulmus ve taht sarı selim gibi bir sarhoşa kalmıştır.
  
  tarihçiler kanuniye kadar olan kısmı iştahla anlatırlar ama sari selim den sonrasını anlatmaya cekinirler. sari selimden sonra osmanlı sanki baska bir devlet olmuştur. bunların müsebbibi kanunidir. osmanliyi zirveye çıkarıp aşağı atmistir. mekanj cennet olsun asi şehzade
• bugün muhteşem yüzyıl dizisinde şehzade beyazid'in sahnesini izledim:
  
  https://m.youtube.com/watch?v=57msrpi3dby
  
  bu dünyada kime huzur nasip olmuş? kimseye... bu acılar diyarında huzur aramak boşuna. padişahsın, şehzadesin, sultansın, sıradan halktan bir vatandaşsın yine de illaki bir derdin oluyor. dünyanın sağladığı bu çünkü. burası cennet değil...
  
  bu acılar yurdundan elbet bir gün gideceğiz. iyiyle kötünün bir arada olduğu, güzel şeylerin tecellisinin zor olduğu, savaş ve mücadele yurdundan, gözyaşı diyarından elbet bir gün gideceğiz.
  
  o gittiğimiz gün inşaallah imanla, peygamber efendimize bağlı olarak can vermek nasip olur da, kabir hayatında rahat ederiz. bir gün bile artık 5-6 saat gibi gelmeye başladı. o bir günde manevi olarak iman için ne yapıyorsak bizim yararımıza olacaktır elbette.
  
  bir günde ne ekersek, kabir hayatımıza ve ahiret hayatımıza onu ekiyoruz aslında. o gün gelince tarla kupkuru, cehennem yeri olabilir (allah korusun) ya da denizlerin olduğu, çiçeklerin, meyvelerin olduğu bir yer olabilir. ne ekersek bu kısa dünya hayatında onu biçeceğiz.