ırlamak
-
türkü söylemek.
-
akdeniz bölgesinde sallanmak için de kullanılır. salıncakta sallanmak değil ama. şu sopayı ırlama derler mesela.
-
ege bölgesinde de "sallamak" için kullanılır. sopayı sallamak değil ama. "şu salıncağı ırla" derler mesela.
-
kökeni ırgalamak imiş. yalnız en azından akdeniz'de, yörede ikisinin anlamı hafifçe ayrılmaya başlamıştır ırgalamanın anlamı ırlamaya kalmış, ırgalamanın yükü daha çok önemsemeye, soyut sallamaya dönmüştür. kırsalda artık türkü söyleme için kullanımı kaldığını sanmıyorum, eski sözlüklerde kalmış olacak. doğrudan ırlamak denebileceği gibi ırılamak da denebilir.
bazı ağaçların meyvesi çırpmayla hasat edilir. ilk aklıma gelenler zeytin, iğde. ceviz, fındık çırpılır. elma, armut çırpılmaz, toplanır; kıhlaz armut çırpılır, sırıkla. dut çırpılmaz, altına bez serilerek ırlanır.
ırlamak beşiği veya salıncağı sallamak ya, ırmakın ıraklaştırma anlamı da sanki içinde örtülü olarak mevcut.
(bkz: ırlanmak)
(bkz: kürtmek)
(bkz: çırkmak)
(bkz: silkelemek), silkmek -
güney ege'de ağacın yemişlerini yere dökmek için kullanılan terimdir.
(bkz: zeytin ırlamak)
(bkz: ceviz ırlamak) -
-çişin mi geldi niye ırlanıyon?
der çekilirim.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap