kulyaz

• taraf gazetesini sevmeyen yazarlardan biridir. (bkz: #28347136)
  
  gelin taraf'ı şeytanlaştırmayı eleştirelim ve bunu "kulyaz tarzı"yla irdeleyelim...
  
  taraf, darbeciliği, militarizmi, tektipleştirici statükoculuğunu eleştirip kendi asli görevlerini yapan bir ordu istediği için, darbeciler, statükocular ve militaristler onu sevmez; kulyaz gibi... ama onun da bir gün bu gerçeği keşfedeceğine inancımızı koruyoruz.
  
  ki taraf, pkk'nın militarist, tektipleştirici, şiddette ısrar eden çizgisine eleştiri getirdiği için onlar tarafından da sevilmez; kulyaz gibi... ama onun da bir gün...
  
  ki taraf, eski tarz (kemalist, stalinist) "sol"u; özgürlükçü olmadıkları, demokratik mücadeleyi ihmal ettikleri, şiddete tapmaya devam ettikleri; laiklik konusuna, askerlerin ve atatürkçü statükonun onlara sunduğu yanlış çerçeve içinden bakmayı sürdürdükleri için toplumda başarılı olma şanslarını azalttıkları çizgisinden eleştirir, bu yüzden onlar tarafından da pek sevilmez; kulyaz gibi... ama bir gün...
  
  ki taraf, chp'nin statükoculuğunu, militarist hayranlığını, elitist demokrasi anlayışını, sahte "sol"culuğunu da eleştiriyor ama büyük ölçüde de ona yol gösteriyor; özgürlükçü olmadıkları, demokratik mücadeleyi ihmal ettikleri, ergenekoncuların darbeciliğine, şiddet taraftarlığına göz yumup onları şiddetle savundukları; laiklik konusuna, askerlerin ve atatürkçü statükonun onlara sunduğu yanlış çerçeve içinden bakmayı sürdürdükleri için toplumda başarılı olma şanslarını azalttıkları çizgisinden eleştiri getirdiği için de, chp'li laikçiler tarafından da pek sevilmiyor taraf gazetesi; kulyaz'ın sevmemesi gibi... ama bir gün kulyaz gibi belki onlar da gerçek laikliği savunmaya başlayarak akp'nin aşil topuğunu keşfedecekler...
  
  ki taraf, akp'nin giderek içine girdiği statükoculuğunu; yeni osmanlıcılık etiketiyle paketlenmiş derinlerindeki devlet ve militarizm hayranlığını; popülist, çoğunlukçu (çoğulcu değil) demokrasi anlayışını; iki yüzlü "din"ciliğini; laiklik konusunda söz olarak doğruları söyleyip uygulamadaki duraksamalarını eleştiriyor taraf;
  
  sözler için bakınız rte mısır konuşması: "laiklik; din ve devlet işlerinin ayrılması ve devletin dinler, mezhepler arasında hakem olarak hepsine eşit mesafede durması demektir";
  
  uygulama için bakınız: eskiden diyanet'i yerden yere vururken bugün ona toz kondurmamak:
  
  laikçilerin stratejik ve taktik yanlışları dolayısıyla (laik olmayan sistemi laik diye adlandırıp, yanlış yol ve yöntemlerle savunmak; küresel anadolu sermayesinin partisi olan akp'yi şeriatçı parti diye damgalayıp, hedef şaşırtmak, kafa bulanıklığı yaratmak) akp'lilere altın tepside hediye edilmiş devletçi laikçiliğin kurumlarını (camileri ve imamları kontrol eden, dindar olmayanların da vergisiyle finanse edilen diyanet ve ihl) elinde tutmanın ahlak bozucu güç sarhoşluğunun yarattığı duraksamayı da taraf eleştirebiliyor ama büyük ölçüde de aslında akp'ye yol göstermiş oluyor;
  
  yani laiklik konusuna, askerlerin ve atatürkçü statükonun onlara sunduğu yanlış çerçeve içinden bakmayı az biraz değiştirip sürdürdükleri için taraf'tan eleştiri alıyor akp ve bu nedenle de taraf'ı mahkemelerde süründürüyorlar; kulyaz'ın sevmemesi de bu gibi sebeplerden mi acaba?
  
  akp'yi özgürlükçülük konusundaki tutarsızlıkları, demokratik mücadeleyi çoğunlukçuluğun küstahlığına indirgedikleri; ergenekoncuların darbeciliğini, şiddet taraftarlığını maske gibi kullanıp, kürt halkına karşı şiddeti çözüm yollarından biri olarak görmeye devam ettikleri için eleştiriyor taraf; bu noktaları kurcaladığı için taraf, akp'lilerin bir kısmı tarafından da pek sevilmiyor; kulyaz'ın sevmemesi de gibi bu sebeplerden mi?
  
  özetle statükocular, ergenekoncular; statükocu, ergenekoncu chp'liler; statükocu eski solcular; kürt-statükocusu pkk'liler ve yeni-statükocu akp'liler tarafından pek sevilmeyen taraf kulyaz tarafından da sevilmiyor...
  
  bunun altında ne var?
  
  başına bir şey gelirse, tamam, hepimiz kulyaz'ız!
  
  ama daha önemlisi, acaba kimilerimiz kulyaz mı?
  
  mesajla gelen, hak yememe editi: kulyaz kardeşimin hakkını yemek istemem; "taraf'a bir şey dediğim yok efem... fikir ve düşünce özgürlüğü her şeyin önündedir benim için" demiş, katılıyorum, kendisini üzdüysem özür diliyorum. taraf'ınkine karşı çıkarken fark etmeden kulyaz'ın şeytanlaştırılmasını istemem.