hesabın var mı? giriş yap

  • bence seni siksin. ama insan sikmiş olur mu bilmiyorum.

    edit 0 :bir tıfılın sorusudur. tıfıl soruyu sorup ortalıktan kaybolmuştur. tıfıl, arkadaşının kendisine bu soruyu sorduğunu ve evrim hakkında bir şey bilmediğinden cevaplayamadığını söylemişti. soranlar olduğu için açıklama gereği hissettim.

    edit 1 : imla. uyaran herkese bol şükelalı günler diliyorum

  • binaları ayakta tutan tuğlalar değil, temel ve kirişlerdir. ne kadar hafif olurlarsa o kadar sağlam olurlar. yalıtım ise duvarın dışına yapılır.
    hobisi kepçe ve inşaat izlemek olan ülkenin vatandaşı böyle sorular sormamalıdır.
    çocukluğu inşaatın 2. katından kum tepesine atlamak, aylarca bekleyen rutubetli su varillerinden kurbağa yakalamak olan bir varoş çocuğu olarak biraz kassam ev yaparım.
    he bugüne kadar ne inşa ettin dersen sadece köpek ve güvercin kulübesi..
    bir de yetişkinliğimde yaptığım bir kuş kafesi var ki ustalık eserim olarak londra'da sergileniyor. bu londra işi ciddi bu arada.

  • başlık: beyin göcünde araya kaynadim amk simdi nasadayim

    entry: lise terk halimle beyin göçü yapan tayfaya katıldım. nasa'da büyük bir ekrandan giriyom sözlüğe.
    müdür geliyor, uzayı açıyorum.

  • başörtüsü nasıl serbest oldu ise sakalın da kesinlikle serbest bırakılması gerekmektedir , koskoca enerji bakanı hacı sakalı bırakınca bişi yok gariban memur ,bankacı sakal bırakınca oouuvv!!!

  • öeeh.
    ulan ne deseler akp oyları yükseliyor zaten.
    bare içinde kalmasın.
    yardırmıştır.

  • kafa yormayan, sırf gülüp eğlenme amaçlı bir içki oyunu. 3 ya da daha çok kişiyle oynanır (6 makbul sayıdır). herkes için bir adet teneke kutu bira ayarlanır. oyunculardan biri birasını delicesine çalkalar. sonra çalkalayan dışındaki oyuncular biralarını masaya koyup arkalarını dönerler, önü dönük oyuncu biraların yerlerini değiştirir ve arkasını döner. bu defa solundaki oyuncu önünü dönerek o da biraların yerlerini değiştirir, bu şekilde bütün oyuncuların karıştırması bittikten sonra herkes önünü döner ve oyuncular önlerindeki birayı -tercihen yüzlerine yakın tutarak- aynı anda açar. sonuçta çalkalanmış olan birine patlar, diğerlerine de kahkahalar eşliğinde biralarını hüpletmek kalır.

  • alıntıdır:

    sık bakalım, sık bakalım ..
    ümükleri sık bakalım ..
    ceketi çıkar, bıyığı incelt..
    yakışıklı başbakanım <3

    utangaç edit : birden en beğenilen entrylerim arasına girdi, tweet sahibine dm atamıyorum, atar ve onay alırsam eser sahibini de ifşa edeceğim... :)

  • dedem bana kontör yollamaya çalışırken mesajı turkcell yerine benim numarama atar:

    "0537**** kontur 50"

    bir şeylerin yanlış olduğunu farkeder ve 5 dakika sonra ikinci mesajı atar:

    "0537*** kontur yollama 50"

  • komutanlar kendi aralarında tartışıyorlar. konu: biz haftada iki ya da üç karıları düzüyoruz. bu görev midir angarya mı? yarısı görevdir yarısı angaryadır diyor ve sonuçta bir yere varamıyorlar. hal böyle olunca hırs da yapmış vatandaşlar münazarayı sonlandırmak adına başkana çıkıyorlar: paşam bir maruzatımız vardır, biz işin içinden çıkamadık. yardım edin lütfen!
    buyrun diyor paşa. durumu anlatıyolar. paşa kızarıp bozarıyor ve sonunda "ben bilmem, yanlış adama sordunuz. halktan birine sormak lazım bunu, objektif bakar " diyor. kışlada halka en yakın kişi olarak paşa emirerini çağırıyor. giriyor selam verip asker. oğlum sana bişey soracağım, iyi düşün ve fikrini söyle, diyor. emredersiniz komutanım!. paşa soruyu soruyor. soru biter bitmez asker yapıştırıyor cevabı
    - görevdir komutanım
    - ama oğlum hiç düşünmedin. nasıl vardın bu fikre?
    - angarya olsa bize yaptırırdınız komutanım!

  • bugün ekmek fiyatlarına gelen zamdan sonra aklıma gelendir. çakırın ölümünden sonra ekibi toplayan polat alemdar kendi ekibini kurarken seçici davranmıştır. adamlarına tek tek bazı sorular sorarak bazıları ile yollarını ayırmıştır bunlardan biri de yakuptur. neden bizimle birliktesin sorusuna yakup ekmek parası diye cevap verir. polat alemdar ise memati’ye yakup’a 30 yıllık ekmek parasını hesaplayarak göndermesini söyler. ve yakup ile yollar ayrılır. şimdi olayın mağduriyet boyutuna gelecek olursak; söz konusu toplantı 9 nisan 2004 yılında gerçekleşmiştir. o günün ekmek fiyatı 300.000 türk lirasıdır ( 6 sıfır atılmış hali 30 kuruştur ) yakup’un 3 öğünde toplam 3 ekmek yediğini farz edelim günde 3 ekmek yapar. yakup o dönemde günlük 90 kuruş iaşe parası almıştır. 18 yıl sonra 1 adet ekmek fiyatı 5 lira olmuştur. yani yakup bugünün şartlarında verilen günlük iaşe parası ile 1 ekmek bile alamamaktadır. polat gün gelecek bölüşecek ekmeğimiz olmaz yakup’a mahçup oluruz diyerek göndermiş, fakat kendisi bolluk içinde yaşarken adamı yakup mağdur edilmiştir. ve önümüzde yakup’a ödenen 30 yıllık sürenin tamamlanmasına 12 yıl gibi uzun bir süre kalmıştır. bu durum mağduriyeti daha da arttıracaktır.
    edit: olayı bilmeyenler için kaynak https://youtu.be/3duznvphlr0 ilgili sahne 42. saniyede başlamaktadır.
    edit: çok fazla dolar cinsinden hesap mesajı aldım. ilgili paranın dolar olarak verdiğine dair haklı emareler var ama kesin net bir bilgi yok, ayrıca dolar olarak verilmiş olsa bile yakup kafası çalışmayan mafya değnekçisidir, parayı alır almaz dövizciye gitmiştir. parayı tl cinsine dönüştürmüş ve ilk gördüğü pavyona gidip her yakup abi diyene para sıkıştırmıştır. o para zaten çarçur olmuştur.
    edit: 2004 yılı ekmek fiyatı anlamında kaynağımda hata olduğunu ( ekmeğin kilo fiyatını baz aldığımı ) fark ettim ilgili düzeltme yapılmıştır. fakat eski hesaplamamız çok iyimsermiş yakup’un mağduriyeti korkunç seviyelerde olduğunu tespit etmiş olduk.
    sevgili yazarlar (bkz: tombo degil tombow) ve (bkz: leave me alone)’a uyarılarından dolayı teşekkür ederim.