hesabın var mı? giriş yap

  • resmen beyninizi kurtarır.
    mesela bir yerle iş görüşmesi mi var? evet işte bunu kimseye söyleme! bir iş mi düşünüyorsun işte bunu söyleme!
    hele sürekli didik didik eden bir annen varsa asla ve asla söyleme. ulan iki günde bir sorar, yorum yapar aman tanrım kabus.
    20 yaşımdan sonra bunu öğrendim ve işe başlayacağım gün girdiğimi, bir şeyi aldığım gün aldığımı vs. şeklinde bir politika ile devam ettiriyorum.

    öneririm.

  • kayserili dede artık ölüm döşeğindedir, tüm ailesi yanındadır ve olay gelişir;

    + oğlum burda mı?
    - burdayım baba.
    + karım burda mı?
    - burdayım hayatım.
    + torunum burda mı?
    - burdayım dede.
    + hepiniz burdasınız, dükkana kim bakıyo lan !?!?

  • istanbul'un merkezi olmasını istemediğim ilçe. çünkü taksim'in merkez olduğu zamanlardan şimdiye nasıl geldiğini hepimiz biliyoruz. kadıköy'ün de öyle olmasını istemiyorum.

  • psikanalize göre cezalandırılma, dönemsel olarak üzerimize binen, altından kalkabileceğimiz fakat yine de kaygılandığımız bir konudaki cezalandırılma korkusu ile özdeşleştirilir.

    çocukluk ve ergenlikte okul ve sınav kavramları bir tür otorite, buna bağlı aile cezalandırması ile bilinçaltında eşleştirilir.

    yetişkinlikte bu tür otorite kalmadığından artık çok muhtemel ki profesyonel yaşamda işleri yetiştirme, terfi öncesi değerlendirme vb dönemsel kaygıların oluştuğu sırada bu tip rüyalar ortaya çıkıyor.

    freud ve arkadaşları bu rüyaların sadece o "sınav ya da testi" geçen (ilgili konuda başarılı olan) kişiler tarafından görüldüğünü, yani rüyada görülen sınavı/okulu geçemeyenlerin bu rüyayı görmediğini ortaya koymuş.

    rüya sırasında "e ben zaten öss'yi kazandım, ben zaten bu sınavı geçtim" dediğimizde de, aslında bizim önümüzde kaygı yaratan sorumluluğu başarabileceğimizi kendimize telkin ediyoruz.

    işte bunlar hep freud.

  • thy'den konuyla ilgili ilk resmi açıklama geldi: senin ananı bacını o uçağa hostes yapsalar, zoruna gitmez mi?