hesabın var mı? giriş yap

  • ajdar alır.

    hülya avşar’la şöyle bir diyalog yaşamış insandan bahsediyoruz.

    hülya avşar: ajdarcığım, aynaya baktığında ben popstarım diyebiliyor musun?

    ajdar: aynaya bakmaya gerek yok, size bakıyorum ve "ben popstarım galiba" diyorum...

  • başlık: nihayet bugün ben de otobüste ayar verdim

    bugün sabahtan akşama kadar sandalyede oturmuş olmanın verdiği yorgunlukla otobüsle eve giderken, yayıla yayıla oturduğum koltuğa bir teyze geldi. baktı, baktı bir daha baktı. ben de ona baktıktan sonra camdan dışarı çevirdim başımı. teyze:

    -bu yaşa gelmişsin, yaşlılara yer vermeyi öğrenmelisin artık, dedi.

    -bu yaşa gelmişsin, kendi ayakların üzerinde durmayı öğrenmelisin artık, dedim.

    otobüste 2 saniye sessizlikten sonra bir kahkaha koptu. sonra da ilk durakta beni dışarı attılar. bu da böyle bir anımdır.

  • bekarlık videosunun son sahnesinde geçen " ya ben size bir şey itiraf edeyim; ben aslında öyle bir adam değilim. yani ben 3 dil biliyorum, onlarca ülke gezdim, iki tane üniversite bitirdim, bazen böyle gece bakıyorum attığım storylere, kendimden tiksiniyorum. ben de biliyorum kadınlara öyle davranılmayacağını, ben de biliyorum öyle kaba olunmayacağını ama yapacak bir şey yok. mecburen ben bunu yapıyorum çünkü bizim türk kızları barzo seviyor." kısmına bayıldım, maalesef.
    youtube link

  • tatlı hayat'ın orijinali olan "the jeffersons" dizisiyle tatlı hayat arasındaki benzerlikleri ve farkları anlatayım.

    -tatlı hayat'ta fakir mahallesinden çıkıp varlıklı hale gelen ihsan yıldırım'ın hikayesi anlatılıyor. the jeffersons'da zenci mahallesinden çıkıp new york'ta zengin bir semte taşınan george jefferson'un hikayesi anlatılıyor.

    -hem ihsan hem de george kuru temizleme işindeler. her iki karakter de sürekli "ben buralardan en alttan tırnağımla kazıyarak geldim" diyerek başarı hikayesiyle övünmektedir.

    -iki aile de yüksek bir apartmanda lüks bir dairede yaşamaktadır. the jeffersons amerika'da geçmesine rağmen aile müstakil evde oturmak yerine lüks bir rezidansı tercih etmiştir.

    -ihsan yıldırım ilk dükkanını bankadan zar zor aldığı krediyle açmıştır. george jefferson ilk dükkanını yaptığı trafik kazası sonucu sigorta şirketinden gelen parayla açmıştır. ikisinin de dizinin başında 5 dükkanı varken sonradan 2 dükkan daha açarak 7 dükkana ulaşırlar.

    -yıldırım ailesinin komşuları ve en yakın dostları yorgo ve feraye'dir. yorgo yunan'dır ve ihsan bununla sürekli dalga geçer. jefferson ailesinin de en yakın dostu tom ve helen'dir. bunlardan tom beyaz, helen zencidir. george da sürekli beyaz komşusuna aynı ihsan'ın yunan komşusuna takıldığı gibi takılır. george biri zenci biri beyaz olan bu evli çifte "zebra ailesi" lakabını takar. ihsan yorgo ile feraye evliliğine "türk yunan ortak yapımı" der.

    -tom aynı yorgo gibi bir yayınevinde yöneticidir ve yine yorgo gibi obur ve şişmandır.

    -tom'un kızı ve george'un oğlu sevgilidir, sonradan evlenecektir. aynı şekilde yorgo'nun kızıyla ihsan'ın oğlu da sevgilidir ve sonradan evlenir. hem george hem de ihsan oğullarının melez biriyle evlenmesinden dolayı sürekli laf sokar.

    -ihsan'ın hizmetçisi sürekli ihsan'a laf sokan, hiçbir lafının altında kalmayan ve ihsan'ın tam bir baş belası olan menekşe'dir. george'un hizmetçisi de aynı şekilde sivri dilli ve sürekli laf sokan florence. hatta bir ara florence karakteri çok tutunca ona ayrı bir dizi yapılır (spin off) ama bu dizi pek tutmayınca aileye geri döner. florence ile menekşe arasında bir fark var. florence aynı zamanda çok keskin batıl inançlara sahip olan aşırı derecede dindar bir katoliktir, menekşe'nin dinle pek alakası yoktur.

    -menekşe ihsan'ın kısa boylu olmasıyla dalga geçtiği gibi florence de george'un kısa boylu ve kel olmasıyla dalga geçer.

    -tatlı hayat'taki irfan'ın jeffersons'daki karşılığı harry bentley karakteridir. kendisi birleşmiş milletlerde tercüman olarak çalışan bir ingilizdir. george sürekli aynı ihsan'ın irfan'a yaptığı gibi harry'nin suratına kapıyı çarpmaktadır. harry aynı irfan gibi aşırı derece sıcakkanlı, saf, naif ve iyi niyetlidir. harry'nin sırtı ağrıdığında george onun sırtına çıkıp yürür ve iyi hissetmesini sağlar. aynısını ihsan da irfan'a yapar. harry birleşmiş milletler'de çalışırken irfan'ın "konsoloslukta" çalıştığı söylenir ama hangi ülkenin konsolosluğunda olduğu söylenmez.

    -ihsan'ın annesi sürekli evi ziyaret edip sevinç'e laf sokar. aynı şekilde george'un annesi de sürekli evi ziyaret edip george'un karısına laf sokar. iki karakter de ikinci sezondan sonra sessiz sedasız ortadan kaybolmuştur.

    -aynı tatlı hayat'ta olduğu gibi jeffersons'da da açgözlü ve sürekli bahşiş isteyen bir kapıcı tiplemesi var. bu kapıcının adı da ralph hart.

    -ihsan'ın canı içki istediğinde apartmanın alt katındaki cemal'in barına gider ve orada dertleşir. george efkarlanınca yine evinin alt katındaki charlie'nin barına gidip efkarını dağıtır.

    -george'un karısı louise aynı sevinç yıldırım gibi ev hanımıdır ama ilerleyen bölümlerde aynı sevinç gibi hayır kurumlarında gönüllü olarak çalışmaya başlar.

    -tom'un kızının yanında bir de oğlu vardı (allan) ama dizide nadiren gözüküyordu. yorgo ve feraye'nin pelin dışında bir çocuğu yoktu.

    -george dizinin ilerleyen sezonlarında komşusu tom'un beyaz olmasıyla dalga geçmeyi bırakır ve sadece şişman olmasıyla dalga geçmeye başlar çünkü o sırada abd'de ırkçılık ve ırklar arasındaki ilişkiler epeyce hassas bir konu halini almıştır. ihsan yorgo'yla ilk bölümden son bölüme kadar yunan olduğu için dalga geçmekten çekinmez.

    -george'un yaşadığı ve dükkanının olduğu binanın zengin sahibi "mr. whittendale" isminde yaşlı bir adamdır ve george sürekli bu adamı etkileyip yanına yaklaşmaya çalışır. ihsan da bankacı ve iş adamı nevzat uzuner'le tanışıp onu etkileyebilmek için 3 sezon boyunca yırtınır.

    -tatlı hayat istanbul'da, jeffersons new york'ta geçer.

    -tatlı hayat 3 sezon devam ederken the jeffersons 11 sezon devam etti.

    -the jeffersons aslinda "all in the family" dizisindeki yan karakterlere ayrı bir dizi yapılması sonucu ortaya çıkmıştı. tatlı hayat direkt kendi dizisi olarak ortaya çıktı.

    -the jeffersons her biri 20 dakikalık 253 bölüme sahiptir. tatlı hayat her biri 50 dakikalık 106 bölüme sahiptir. aslında tatlı hayat'ın bölümlerinin daha uzun olduğunu düşünürsek toplam uzunluk olarak iki dizi arasında o kadar da fark yoktur.

    bölümler bile birebir aynıdır.

    -bir bölümde ihsan soyunun halifelere dayandığını söyler ama sonunda soyunun halifelerin karşısındaki isyancılara dayandığı ortaya çıkar. george bir gün "benim soyum eski krallara dayanıyor" der ama soyunun bambaşka yerlere dayandığı ortaya çıkar.

    -sevinç bir bölümde evde oturmaktan sıkılınca kendine iş bakar ve rakip kuru temizleme dükkanında gizlice çalışmaya başlar. aynısını george'un karısı da yapar.

    -başar bir bölümde kendini partilere verir ve okulu bırakıp hayata atılacağını söyler. aynısını george'un oğlu da yapar ve sonunda okula dönmeye ikna edilir.

    -ihsan komşulara hava atmak için evine dev bir piyano alır ama nereye koyacağını bilemez. george da aynısını yapmıştır.

    -george'un da ihsan'ın da eski arkadaşları gelip "bana para vermezsen karına eski sırlarını anlatırım" diye tehdit eder.

    -hem george hem de ihsan fazla çalışmaktan ülser olur, sonra da ikisi de "bu zenginlerin hastalığı" diye hava atar.

    -ihsan ve george iş stresini atmak için eşleriyle beraber tekne turuna gitmeye karar verir. ikisinin de annesi bu tura kendilerini de dahil ettirmeye çalışır.

    -bir bölümde george aynı eski abd başkanı thomas jefferson gibi giyinip soyunun jefferson'a uzandığını söyler. ihsan yıldırım da bir bölümde yıldırım beyazid'in torunu olduğunu söylerek padişah kıyafetiyle dolaşır.

    -iki karakter de kendi heykellerini yaptırıp evinin ortasına koyar.

  • dizi bugun itibari ile dorduncu sezonuna girdi. 4 senede dunyada bircok degisti. turkiye'de bircok degisti. dizide cok fazla degisti. benim hayatimda bircok sey degisti. her sey degisti. ancak bazi seyler hic degismiyor.

    1- dizi 4 senedir cogunlukla diyalog uzerinden ilerlemis/ilerliyorken, istisnasiz her bolumden sonra ''bu bolumde de hicbir sey olmadi.'' diyenler.

    2- yine her bolumden sonra solugu bu baslikta alip ''ben kitabi okudum, bu bolum kitapta yoktu. ben kitabi okudum. kitabi okudum ama ben. ben kitabi okudum arkadaslar. kesin okudum. normal oyle boyle okumadim.'' diyenler.

    artik umudu da kestim ben. su iki izleyici tipinden kurtulmamiz mumkun degil.

  • burada yapılan futbol muhabbetinin, 5 yaşındaki çocuğun yaptığı futbol muhabbetinden çok da farklı olmadığını belgelemesi açısından iyi bir örnek teşkil eden afacan cümlesi.

  • sedat peker’in iddialarıyla çalkalanması gereken bir içişleri bakanlığı varken gülşen’i hukuksuzca tutuklayan yargıya rağmen “yok kılıçdar aday olursa oy vermem, yok imamoğlu oyumu alamaz” gibi şımarıklıklarıyla artık yoran muhalif güruhtur.

    siyasal islamdan kurtulmak için, şeriat düzeninden önce son çıkışta bu şımarıklığı artık saçma bulmamız lazım.

    her gün yeni bir rezalet, her gün yeni zamlar, her gün yeni hukuksuzluklar gırla önümüze düşerken şuna oy vermem, o çıkarsa oyum reise demek; bu zehir altında eriyip gitmenin size müstehak olmasıdır.

  • "benim naçiz bedenim elbet bir gün toprak olacaktır" diyen birini mumyalamak,
    "beni görmek demek yüzümü görmek demek değildir" diyen birinin resimlerini her yere asmaktır.