hesabın var mı? giriş yap

  • şarabın damakta bıraktığı yoğunluk ve kalıcılık süresidir. şaraplar gövdelerine göre tam, orta ve hafif gövdeli olarak tanımlanır.

  • dedesinin babası da osmanlı paşası çıkar yakında. ulan ne kolpa adamsın oytun.

    edit: ben espri yapmıştım ama gerçekten komutanmış adamın dedesi veya dedesinin babası, oytun koparma bizi oytun! :)

    görsel

    edit 2: tehlikenin farkında mısınız? covid-19 olmasa bu adam muteber, yeni nesil, sıradışı, uber, süper tıpçı diye ortalıkta dolanmaya devam edecekti :)

  • sobanın üstüne tükürüp "tıpıstttt" sesini duymamış bi' çocuk. yazık. evet.

  • insanoğlu bununla ciddi ciddi sınanıyor demek ki. derler ya hani, ya arkadaşını kaybedersin ya paranı. bazen ikisini de kaybediyorsun da hangisine üzüleceğini bilemiyorsun. ben borç isteyenlere: "valla bozuk yok abi üstümde." diyorum da, babam bu konuda hayır diyemiyor. kendisi kefalet konusunda da bir numara olup hali hazırda bir arkadaşının kredi borcunu da üstlenmiş aşmış bir şahsiyettir. efendim, benim bu babam yine bi gün bir arkadaşına borç verdi. yıllar geçti, adam ödemedi. geçen gün "yea bi mustafa amca vardı, ne oldu ona?" diye sorunca ben, babam sitem etti, arayıp sormuyor, telefonlara çıkmıyor, düğünümüze bile gelmedi, artık sevmeyeceğim, dedi. üzüldüm. çok iyilerdi.

    neden sonra bikaç gün önce, bi telefon gelmiş, mustafa amca babamı aramış. ankara'daymış. kalbinden ameliyat olacakmış. acaba helallik mi istiyor, dedim, şomağızlı dediler, her ameliyat olan ölüyor mu? bilmem. ölmüyor mu? babama sen nasılsın demiş, benden bir isteğin var mı demiş. babam da, canının sağlığı demiş. konseptten ayrılmamış. dur demiş hatta, hastaneye geleyim, göreyim seni bir. ayy canım ya son kez bi görmek istedi demek arkadaşını dedim, şomağızlı dediler, niye son olsun? bilmem. neden olmasın? annem, hastaneye gitmek üzere hazırlanan babamı, işte sen böylesin, çok iyisin, herkesin her şeyine koşuyorsun, saf mısın nesin diye inceden inceye doldururken; benim yüce gönüllü babam, hasta yatağındaki bunca yıllık arkadaşını müdafaa için şunları söylemiş: "gideyim ya, belki parayı verir."

  • bakınız şimdiki tespitimde tamamen nesnel yaklaşıyorum:12 mayıs 2013 fenerbahçe galatasaray maçı sonu fenerbahçe taraftarı sahaya bir şeyler atar ve herkes eğile büküle polis kalkanları altında soyunma odasına girerken, dik duruşu ve takındığı şampiyonluğa giden lebron james surat ifadesi ile tam olarak "ulan ben afrikalardan, banliyölerden, iç savaşlardan geliyorum, iki su şişesinden, bozuk paradan mı korkacam allahsız tosbağalar" diyordu. büyük topçu..

  • hayatı paylaştığı dostunu yitiren ve bu durumda bir insan nasıl davranması gerekiyorsa öyle davranan erkektir.

    dün gece kafesinin zemininde kabarık bir şekilde duruyordu kuşum. bir şeylerin ters gittiğinin farkındaydım ve bu sabah ölmüş olduğunu gördüm üzülerek.

    sabahtan beri kendime gelemedim. iş yerinde bile ağlamamak için zorluyorum kendimi.

    son 1 haftadır konuşmuyordu ve keyifsizdi ve ben buna hiç bir şey yapmadım. en büyük vicdan azabım budur. umarım beni affeder.

    huzur içinde uyu boncuğum

  • yok kol uyuşuyor, yok ağza saç giriyor, yok terliyorsun gibi serzenişleri okuyunca anladım ki kıymetini kaybedenlerle hiç bulamayanlar daha çok biliyor. sevdiğime sarılmak, aynı rüyayı yaşamak varsın ağrıtsın kolumu, ağrı geçer de yokluk geçmiyor kolay kolay.

  • en az 20 dakika ve tempolu olmazsa bir işe yaramaz. yatıp yatıp devletten beslenince kilo alıyor tabi insan.

  • ya all-star seçilecek ya da mip ödülü alacak basketbolcu. iki apoleti birden kazanması zor ama nba teamülleri gereği ikisinden birini mutlaka verirler ki büyük ihtimalle bu ödül de all-star olacak.

    dikkat edilirse alperen neredeyse her maçtan sonra rakip koçların övgüsünü alıyor. zaten maç içerisinde de yeteri kadar saygıyı ikili hatta bazen üçlü sıkıştırma getirerek de gösteriyorlar ve yine de durdurulamıyor. rakip oyuncular da neyle boğuştuklarının farkında, çoğu oyuncu alperen'e hak ettiği saygıyı duyuyor. koçlar ve oyuncuların all-star seçimlerindeki etkileri düşünüldüğünde all-star seçilmesi çok muhtemel. kontenjandaki rakipleri de alperen kadar bir takımın dominant gücü değil. bu da şansını yükseltiyor.

    bir aksilik olur ve seçilemez ise performansını ödüllendirmek için mip ödülünü verirler. genelde all-star seviyesinde performans gösterip bir şekilde seçilememiş bir oyuncuyu en azından onore etmek için bu ödül kullanılabiliyor. mesela hidayet'in mip ödülünü kazandığı sene all-star seçilememesi tepki almıştı ve bunu mip ödülünü vererek tölare etmişlerdi. 2014'te dragic yine buna benzer bir şekilde kazanmıştı. biraz dengeleme ödülü gibi kullanılıyor açıkçası.

    mip konusunda en büyük rakibi tyrese maxey fakat maxey her ne kadar büyük bir gelişme gösterse de bir takımın sürükleyicisi konumunda değil. sixers'ın bütün oyunu embiid üzerinden şekilleniyor ve maxey çok iyi bir şekilde embiid'i tamamlıyor. bir oyuncunun tırnaklarıyla kazıya kazıya bir takımın all-star seviyesinde ana sürükleyicisi olması mı yoksa olağanüstü bir gelişim göstermesine rağmen ana sürükleyicinin tamamlayıcısı olması mı sorusunun cevabı açık. tabii ki sonuçta bireysel bir ödül bu ve istatistiksel artışı yüksek olanın şansı daha yüksek oluyor ve maxey kazanırsa da hak etmediği söylenemez. maxey doğudan sakatlık yaşamazsa all-star seçilecek ve alperen seçilemezse mip'i alperen'e verip durumu dengelerler. ikisi de all-star olursa takım derecesi daha iyi olan olan maxey büyük ihtimalle ödülü kazanır.

    her koşulda alperen'in bu seneki performansı iki apoleti de hak ediyor gerçekten.

  • kırsaldan kente göçmüş lümpen proleterya’nın çocuklarının okuyunca kendilerini marjinal sanma durumları. kibar feyzo’daki o paraya öküz alınacak denilen öküz kadar aklınız kalmamış.