hesabın var mı? giriş yap

  • klasik star wars üçlemesinin kesinlikle en iyi filmi. savaş sahneleri görkemli, imparatorun sonu ve orada gelişen olaylar unutulmaz, zafer sahneleri ile luke'un babası, obi-wan ve yoda'yı huzur içinde bir arada gördüğü son sahne ise göz yaşartıcı.

  • chp seçmenine referandum süresince terörist diyen andavallar tarafından eleştirilen paylaşımdır. şahsen ben beğendim hella olsun kartal belediyesi. herkese anladığı dilden konuşacaksın

  • dolar bazında altın fiyatını belirleyen 4 temel faktör vardır.
    1. amerikan hazine bonosu faizi : faiz oranı ne kadar düşerse altının alternatif getirisi azaldığı için altın fiyatları yukarı çıkar. yükselirse tam tersi altın fiyatı olumsuz etkilenir.
    2. para arzı : altın gibi miktarı belirli bir meta amerikan doları gibi matbaada basılabilen bir ödeme aracı kanalıyla fiyatlandığı için normal şartlar altında amerikan merkez bankası (fed) para arzını artırırsa altın fiyatı da yükselir.
    3. dünya ekonomisine yönelik belirsizlik ve endişeler : dünya ekonomik sistemi düzgün işlemez, dünya ekonomisi ve finansal piyasalar için risk ve endişeler artarsa en risksiz yatırım aracı olarak altın fiyatı da artar.
    4. ekonomik sıkıntılar ve küresel fakirleşme : dünya ekonomilerinde aniden ortaya çıkan ekonomik sıkıntılar ve küresel fakirleşme altın fiyatını özellikle kısa vadede olumsuz etkiler. çünkü zaten altın doğası gereği zor zamanlarda kullanmak için biriktirilen bir meta. zor zamanlarda ülkeler ve bireyler ellerinde bulunan altını satarak yaşamlarını devam ettirmeye çalışırlar.

    günümüzde yaşananlar nedir? amerikan hazine bonosu faizleri tarihsel diplerde, para arzı arttıkça artıyor, dünya ekonomilerine yönelik ciddi belirsizlik ve endişeler mevcut. ilk üç faktör birleşerek altın fiyatının ciddi ölçüde arttırması gerekir. ancak aynı zamanda dördüncü faktör de mevcut. şu anki ekonomik zorluklardan dolayı bir sürü ülke elinde bulunan altın stoğunu satarak nakite dönüyor. ilk üç faktör kısa, orta ve uzun vadede etkiliyken, dördüncü faktör kısa vadede çok etkili, orta ve uzun vadede etkisi sınırlı. benim tahminim dördüncü faktörün etkisinin gittikçe azalmasıyla altının dolar fiyatı ivmesi gittikçe artan bir oranda yukarı çıkmaya devam edecek. geçmiş fiyatlara bakıldığında 1980 yılında günümüzdeki dolar değeriyle altının onsu 2.250 doları görmüş. aynı şekilde günümüzdeki dolar kuruyla ağustos 2011'de 2.070 dolara çıkmış. altının onsunun şu anda yaklaşık 1.780 dolar seviyelerinde olduğunu düşündüğümüzde halihazırda dünya ekonomilerinde yaşanan sıkıntıların geçmişten daha ağır, para arzındaki artışın çok daha fazla olduğunu hesaba katınca altının onsunun geçmişin zirve noktalarından daha yukarılara gitmesi hiç de şaşırtıcı değildir.

  • zamanında "adım umut değil umutinho olsa bambaşka olur" diyen futbolcu. keşke öyle olsaydı da yabancı sınırına takılsaydın amk.

  • ilk kez rus psikolog bluma zeigarnik tarafından "yarım kalmış, kesintiye uğramış işler tamamlanmışlardan daha kolay ve net hatırlanır" denilerek dillendirilen, bitmemiş ilişkilerimizi neden sürekli hatırladığımızı, yarım kalan aşklarımızı neden unutamadığımızı, üçüncü gününde eve geri dönmek zorunda kaldığımız tatillerin neden daha çekici gözüktüğünü nedenselleştirir etki.

  • ekmek arası dönerin alım satım işlemi esnasında usta tarafından müşteriye yöneltilen soru cümlesi. cevap evetse, aç arkadaşımız çok fazla dünyevi kaygılar taşımayan samimi bir soğan dostudur. hayır diyenlerin ise yakın gelecekte öpüşme ihtimali olduğunu düşünerek bu cevabı verdiğini söylemek mümkün. (kusura bakmayın, soğan sevmeyen bir insan olabileceği ihtimalini düşünmek istemiyorum) bir üçüncü yanıt ise “az olsun” dur. bu yanıt ise kişinin soğan sever bir insan olduğuna, sevgilisi olmadığına ve fellik fellik arandığına işaret eder. ha, bir de bu “az olsun”cuların oyu genelde merkez sağ partilere gider (ingiltere’de işçi partisi’ne). kısacası, soğan deyip geçmeyin...

    - soğan olsun mu??
    - bi saniye... alo nuriye... soğan olsun mu diyo usta... öpüşür müyüz bugün ona göre...hmm, tamam anladım... görüşürüz... kapattı... olsun usta, bolca koy...

    - soğan olsun mu?
    - bi an hiç sormayacaksın sandım... olmasın... öpüşelim mi??

    - soğan olsun mu?
    - yok, olmasın...
    - korunmayı unutma!!

    - soğan olsun mu?
    - az olsun...
    - üzülme aslanım, sana kız mı yok...

    - soğan olsun mu??
    - olsun olsun...
    - peki ya öpüşecek olsanız bugün biriyle??
    - sana ne yarraam!!!
    - gerçekten de yukarıda yazdığı gibi samimi bi insansınız...
    - ne sandın amck kafalı!!!

    - soğan olsun mu??
    - olsun...
    - akbaba olsun mu??
    - akbaba olmasın... hmmm, güzel şarkı sözü olur bundan...

  • bilgisayar oyunlari acisindan adventure ("macera oyunu" demek bunun tam karsiligi olmuyor bence) turunun gelisimi asagi yukari soyledir;

    text adventure
    "dil dile degmeden dil ogrenilmez" in yegane istisnasi ilk donem adventure turleri. yabanci dil gelistirmesinin yaninda en fazla zeka kullanmaya yonelik turdur ayrica. cunku "ikonu gezdireyim nasilsa bir obje bulurum" mantigi yoktur, tamamiyla kisinin oyuna adapte olup arastirmasini gerektirir. text adventure denilince akla infocom gelir istisnasiz. daha sonra grafik destekli ama yine de komutlarla calisan bir ust versiyonlari cikmistir (mesela larryserisinin ilk oyunu gibi). esi benzeri yoktur.

    durumu: bazi fanatiklerin kendi yapimlari haric buyuk firmalar bu turu terkedeli binyillar oluyor.

    icon adventure
    ilk ciktiginda azili text adventure hayranlarinin "boyle oyun mu olur lan?" dedigi ve basini sierra ile lucasarts in cektigi tur. cogunlukla ikonu ekranda gezdirip tesadufen birseyler bulmaya sebebiyet verdigi (bkz: piksel avi) icin ilk zamanlar pek hos karsilanmamistir. senaryonun gidisatindan ziyade obje bulmaya ve kullanmaya dayali oldugu icin atasi text adventure kadar basarili degildir kanimca. yine de bugun bakildiginda "gelen gideni aratir" mantigiyla "keske olsa da oynasak" dedirtecek kadar iyidir. bugun efsane olmus cogu oyun bu turdendir.

    durumu: buyuk firmalar bu sistemi de terketti caglar once, abandonware siteleri arsinliyoruz bu yuzden.

    interactive movie
    kanimca en basarisiz tur butun adventure'lar icinde. bir klik, arkasindan bir video, bir baska sahne, bir video daha seklinde ilerleyip en "zor"u birkac saat icinde bitirilebilecek kadar gereksizdir. phantasmagoria gibi ornekler verilebilir. 50-60 cd kaplayip doganin dengesini bozmaktan baska ise yaramamistir. ayrica bu oyunlara adventure diyeni infocom tas yapiyormus, oyle duydum.

    durumu: ender ornekler disinda terkedildi bu sistem de, iyiki de terkedildi.

    action adventure
    gunumuzdeki cogu (aslinda tamami) adventure bu ture girer. hopla zipla, dovus, onu ittir bunu cek, anahtar bul, arada yalandan iki bulmaca coz seklinde tanimlanabilir. icon adventure zamaninda baslayan oyuna aksiyon katma sevdasi daha sonra turun butun oyunlarina hakip olup piyasayi ele gecirmistir. ne insani ceken senaryo vardir ne de cidden zorlayici bulmacalar. bu son iki tur yuzunden cogu basarisiz eski oyun bile gozumuzde tuter oldu.

    durumu: ne yazik ki artik yeni neslin bu turun en guzel orneklerinden bihaber olmasina neden olacak kadar yaygin kullaniliyor. text adventure'lar geri gelsin diye icon adventure'lara savas actigimiz icin pisman olmamiza bile sebep oldu daha ne diyeyim. tomb raider oynayip "ben adventure oynuyorum" diyen var.

    sonuc olarak strateji turuyle birlikte oyun gecmisimin tamamini kaplamistir adventure. ama gercek adventure oynamak isterseniz en yenisi 10 yillik bir oyun bulmaniz yani abandonware sitelerinde kaybolmaniz sarttir. bulunuz oynayiniz, belki de hic bilmediginiz hazineler yatiyor tozlu tarihte (yeni nesil oyunculara soyluyorum) ve birkac yuz kb lik oyunlarda.

  • caydırıcılığı olmayan genelge.

    taksi yolcuyu kabul etmeyecek bu durum tespit edilecek, sonra taksiciye yolcuyu alması söylenecek ancak ve ancak taksi şöförü almamakta ısrar ederse yasal işlem yapılacak.

    günlük hayatta uygulaması şöyle olur tüm taksiciler aynen istemediği yolcuyu almamaya devam eder, arada bir yolcu çok merkezi ve polis'e kolay ulaşabileceği bir yerdeyse şikayet eder, taksici yolcuyu alır, kameralara bizde ekmek parası için uğraşıyoruz napalım günlük yevmiyem zor çıkıyor diye ajitasyon röportaj verir, baktılar polis çok sık durdurup zorla yolcu bildiriyor arkadan taksiciler lobisi polisi bağlar kontrolleri azaltın der olur biter.

    caydırıcılık böyle yapılmaz, taksici yolcuyu almadı mı, taaak 7 gün bağla arabayı, bir daha mı almadı taaak 30 gün daha, 3. de tamamen trafikten men et bak bakalım bir daha almamazlık yapabiliyorlarmı...

    taksi plakası sahibinin ne suçu var derseniz(ki bu sistemde en büyük suçlu onlar ama neyse...) o da yolcu kabul etmeyen şöförü çalıştırmaya ısrarla devam etmesin...

    edit : imla

  • - noldu be mükremin, ne güzel yaşıyoz işte.
    - tırbişon sen azcık türkçe bilseydin, buna yaşamak demezdin.