hesabın var mı? giriş yap

  • "gerilim filmi projem: kasiyer aldıklarımı okutmayı ben poşetlemeye başlamadan bitiriyor. sıra var. poşetler açılmıyor, yalnız, çaresizim..."

  • bu halkın alacağı kararlara bu kadar çok mu güveniyorsunuz ulan siz? bu halkın kararları yüzünden bugün bu konuları konuşmuyor muyuz biz? halkoylaması yapılırsa sokakta öpüşen çift idam edilir, 5 yaşındaki çocuğa tecavüz eden herif idam edilmez. araplaşmış bir toplumdan da bir bok olmaz.

  • hayatimda gordugum en sacma icat.
    bir kere ben sucugu nerede kullanirsam kullanayim ince daire seklinde severim.

    hadi beni gectim reklamdan yuruyeyim; yahu kuru fasulye yapmaya usenmemisim de sucugunu dogramaya mi usenecegim ?
    fasulyeyi islamisim, duduklude haslamisim vs tum eziyetini cekmisim de sucuklarimi kup haline getiremeyecegim ?

    hayret bir sey.

  • ulan yine geldiniz mi? her cumartesi her cumartesi, kucuk cocuklarin zili calip kacmalari gibi, yeter ulan, tamam ezigiz, looser iz, olm bi rahat birakin mina koym bari...

  • uçakta önce maskeyi kendiniz takın denme sebebi son derece basit bir mantıkla açıklanır. 38 bin feet yükseklikte kabin basıncı düşerse uçağın acilen alçalıp 8 bin civarına inmesi lazım. bu esnada hipoksi oluşup bayılmamak için kısıtlı zaman var. çocuğunun maskesini takacağım diye uğraşırken hipoksi oluşması veya basınç oynaklığı sebebiyle sersemlik sonucu kordinasyon kaybı oluşabilir, acil iniş için hazırlık yapan uçakta maskesi takılı çocuğunuzun size bir faydası olmayacağı için önce kendi maskenizi takmalısınız. malum erişkin bireyler çocukları bayılsa dahi durumu en azından idare edebilir. ama bu tarz bir durumda çocuğa maskeyi takıp kendisini bayıltan veya hareketsiz kılan bir ebeveyne çocuk ne kadar emanet edilebilir, o kısımı siz düşünün.

    uçakta maskeyi önce kendinize takın, ardından çocuk.

  • markete girdim.
    canım ne istiyorsa aldım, hem de ikişer tane.
    muzlu sütler, çikolatalar, krakerler, pahalı sakızlar falan...

    -9.75 kardeşim...

    cebimden çıkarıp bakmadan adama uzattığım şey, benim sandığım gibi 'yeşil bir yirmilik' değil; sadece 'mor bir beşlik' imiş.
    para üstü beklerken, para eklemem gerektiğini anlamam uzun zaman almadı.
    montun cebi, pantolonun cebi, arka cep falan detaylı taradım. 3 tane 1 lira ve işe yaramaz 10 kuruşlar buldum.
    ''param var'' sanırdım, yanılmışım...

    hala eksik olduğunu anlayınca;

    tekrar cebimi kurcaladım...
    elime anahtar geldi, para sanıp heyecanlandım...
    kurcalamaya devam ettim...
    elime yine anahtar denk geldi, yine para sanıp heyecanlandım....

    pantolonumun bir şalvarbank olmadığını kabullenince, cüzdanımdan daha işlevli bir bankanın kartını çıkarıp adama uzattım.

    +al abi, buradan çek
    - pos yok kardeşim ya
    +hayda...

    elimi tekrar cebime attım refleksle...
    yine anahtara denk geldi ama hiç heyecanlanmadım...

    "cebinde darphane yok amk, birinden birini bırak." dedi içimden bir ses alaylıca...

    +sakız kaç para?
    -2.50
    + o kalsın, o zaman...

    para yetmediği için alınamayan şey?
    (bkz: sakız)

    başlıktaki herkese eksi verecem amk.