hesabın var mı? giriş yap

  • çok iyi yapan çalışandır. adı üstünde mesai saati ve bitmiş, ne yapsın gitmeyip. ben mesela her gün 16.59'a alarm kuruyorum ki dalgınlığıma gelip de fazladan oturmayayım.

  • bence 1. sıradan zion willimson seçilir. şutu olan ve içerden dışardan oynayan acayip güçlü bir eleman. olağan dışı bir sakatlık yaşamaz ise ilk çaylak yılında 20 sayı ortalamasını rahat tutturur. ilk sene nba'de zach randolph etkisi yaratır. sonraki seneler için ise dış şutunu ne kadar iyi yapacağına göre karar verebiliriz.

    2. sıra rj. barrett : ayakları çok hızlı ve atletik. oyun zekası da çok iyi. size olarak çok ince duruyor ama şutu iyi. nba'de biraz güçlenir ise lige çok iyi bir skorer katılmış olur.

    3. sıra manute bol's : çok ince ama çok uzun bir oyuncu. dış şut tehlikesi de mevcut. yalnız çok zayıf ve ince olması sanki ağır bir sakatlık yaşama ihtimalini artırıyor. şu anda 3. sırada ama bence daha alt sıralarda seçilebilir. üst sıralar için çok lüks duruyor.

    4. sıra rui hachimura : japon asıllı siyahi oyuncu. direk bunu görünce naomi osaka aklıma geliyor. atletik ve hızlı bir oyuncu. bana göre şu anki hali ile 9-10 gibi sıralarda seçilir. izlediğim kadarı ile 4. sıra için ultra lüks. ancak içinden bir giannis antentekoumpo çıkmayacağının bir garantisi yok.

    5. sıra cameron reddish : bana göre draftın yıldızlarından biri olacak. yaşına göre hem oyunu olgun hem de gerçekten iyi bir skorer. ilk 3'den seçilir ise şaşırmayacağım.

    6. sıra nassir little : sıralama olarak bence daha aşağıdan seçilir. ancak kötü bir oyuncu olmayacak. sadece takımı tek başına sırtlamaz ama iyi bir takımda eksik olan her yeri tamamlar. sırtı dönük oyunu var ve mücadeleyi seviyor.

  • ilk entryde verilen örnekte durumun biraz yanlış anlaşıldığını düşündüğüm kuram.

    hızınız yükseldiğinde atom altı parçacıklarınızın hareketi de yavaşlar, ışık hızında ise durağan hale gelir. yani zaman sadece sizin için durur. ya da ışık hızına yakın hızlarda seyahat ederseniz zaman sizin perspektfinizde yavaşlar. ancak size göre zamanın akış hızı aynıdır. yani, siz bu değişimi pek hissedemezsiniz. bir varış noktası olarak ayı düşündüğünüzde kafanız karışır.

    varış noktası olmaksızın bir f1 aracı ve bir ışık hızında gidebilen aracı "dünyada durağan halde duran bir gözlemcinin saati" ne göre harekete geçirelim ve 1 yıl boyunca amaçsızca uzayda dönsünler.

    dünyada geçen 1 yılın arından f1 aracındaki saatin henüz 360 gün kadar zaman saydığını, uzay mekiğindeki saatin ise henüz bir kaç dakika bile saymadığını görürüz. yani bu sırada zaman her gözlemci için farklı akar ancak hiç bir gözlemci kendi çerçevesindeki değişikliği hissetmez. uzay mekiğinde bulunan kişi gerçekten bir kaç dakika yaşlanmıştır çünkü onun atomları bozunma-eskime sürecini diğerlerine göre yavaşlatmıştır. aynı şey gravitasyon ile de gerçekleşir;

    eğer saturn'e gidip yerleşirseniz sizin kolunuzdaki saat 1 saat ilerlediğinde bizim dünyadaki saatlerimiz çoktan bir kaç saati tamamlamış olur. yani algı herkes için yereldir. bu iki gözlemci birbirine baktığında birbirlerinin normalden yavaş/hızlı hareket ettiğini görebilir mi sorusu ise tam bir muamma. çünkü şu şekilde hayvan gibi bir paradoks vardır.

    eğer ışık hızında giderken uzay mekiğinin farlarını yakarsanız uzay mekiğinden çıkan ışık yine ışık hızında hareket eder hem de hem durağan hem hareketki gözlemci için.

    yani siz farları yaktığınızda ışığın sizi ışık hızı kadar fark atıp geçtiğini görürsünüz ama kenardan bakan gözlemci farınızı ve sizi aynı hızda görür.

    yani hızınız ne olursa olsun ışık hızı daima ama daima sabit hızda gözlemlenir.

    ekleme: kütlesi olan hiç bir şey ışık hızında seyahat edemez.

    daha önce bu konuda çok daha detaylı bir yazı yazmışım efendim buyrunuz link

    db editleri:

    otizmli çocuklara öğretmen kampanyası

    (bkz: ekşi sözlük'teki sansür)

    ekleme:db eklemelerine açığım arkadaşlar varsa istek yeşillendirin

  • hastalıktan ziyade boş boş dikilmeyi sevmeyen adamın durumudur. onun yerine açar kitabımı okurum en azından o metrodaki 65 yıldır duş almayan insanlardan bir nebze olsa uzaklaşırım diye düşünmektedir. daha müsait zamanı yoktur büyük ihtimalle. işten gelir 7-8 gibi ve dinlen, yemek ye, işinle ilgili bakman gereken şeyleri kontrol et derken zaten saat akşam 11 falan olur. o saatten sonra anca 1 saat yatağına uzanıp kitap okur ama yetmez. akşam yatarken yarım bıraktığı dünyaya o boktan metroda devam eder

    bence kitap okuyan yerine okumayıp ağzındaki soğanla kavrulmuş kıyma ve koltuk altından leş gibi ter kokan ayıyı tartışmalıyız.

  • konu senelerdir konuşulmasına rağmen galatasaray 4. yıldızı taktıktan 4 gün sonra yapılıyorsa, fenerbahçe yönetiminin acizliğini, vizyonsuzluğunu ve galatasaray kompleksini gösterir.

  • ekmek herkese yetecekti aslında...
    tarlaya karga dadandı,
    ambara fare,
    fırına hırsız,
    memlekete harami...

    neyzen tevfik(1879-1953)

    70 senede bir arpa boy gidememiş ülke kültürü olarak.

  • ''steve jobs ile nejat işler'in bir akrabalık ilişkisi var mı yoksa sadece soyad benzerliği mi ?''

    önce 2-3 sn anlamsızca bakmaca, ardından yarılmaca.

  • çığır açması beklenen ve teorik olarak mümkün olan bir buluş. henüz yolun başında olsalar da daha önlerine daha uzun bir süre olduğunu düşünüyorum. özellikle bu araştırmalar petrol hammade sıkıntsı yaşandığında, yani insanoğlu bir enerji dar boğazına girdiğin de hız ve ivme kazanabilir.